"öğretmenlerinden" - Translation from Turkish to Arabic

• المعلمين
• أساتذة
• معلمات
• معلميهم
• مدرسيك
• معلميها

- Çocukların, öğretmenlerinden daha güçlü olmasını istemedikleri için herhalde.
ربما لأنهم لا يريدون الاطفال لديهم أكثر السلطة من المعلمين

Bulgulara dayalı bilimsel gerçekleri anlattıkları için bu bilim öğretmenlerinden korkulmamalı.
على هؤلاء المعلمين ألا يخشوا من إظهار الحقيقة العلمية المشتقة من الأدلة،

Ve bu ders öğretmenlerinden bazıları ünlü öğretmenlere dönüşebiliyor.
ولقد أصبح بعض هؤلاء الأساتذة المؤهلين، أساتذة مشهورين.

Mesela profesör Lupin, Harry Potter'ın en iyi öğretmenlerinden biriydi.
الأستاذ "لوبن" واحد من أفضل "أساتذة "هاري بوتر

Bu konuştuğum Martin Broussard'ın ilkokul öğretmenlerinden biriydi.
كانت هذه إحدى معلمات (مارتن بروزارد) في المدرسة الإبتدائية

Jake'in öğretmenlerinden biriyle, sınıf annesiyle, karate eğitmeniyle, bale hocasıyla ve teyzesiyle yattın!
مارست الجنس مع واحدة (من معلمات (جايك قائدة الكشافة مدربة الكارتية معلمه الباليه وعمته

Hala öğretmenlerinden birşey almadım.
-حَسناً، لـم أستلم أي شيء مِنْ معلميهم

Buradasın çünkü öğretmenlerinden bazıları... senin şey olduğunu düşünüyorlar, şey...
أنـت هـنا بسبب أنّ بعض مدرسيك" يظنون أنك.. أنـت تعلمُ ماذا

Dünyada hiçbir sistem ya da ülkede hiçbir okul yoktur ki bünyesindeki öğretmenlerinden daha iyi olsun.
لا يوجد نظام في العالم أو أي مدرسة في البلد أفضل من معلميها.

öğretmenlerinden ikisi seni bir daha sınıflarında görmek bile istemiyor.
اثنان من المعلمين الخاص حتى لا أريد منك مرة أخرى في فئتها،

Belki Shaun White birden üniversitemizin öğretmenlerinden biri olur.
ربما يجد (شون وايت) طريقاً للوصول إلى قائمة المعلمين وهو يحب الإحتفال

Siz Finn'in öğretmenlerinden miydiniz?
هل أنت أحد أساتذة فين؟ كلا

Hala öğretmenlerinden birşey almadım.
مِنْ معلميهم

Geceyi öğretmenlerinden biriyle yatakta geçirdiğini ve kahvaltı yaptığını söylüyorlardı.
قلنّ بأنك قضيتِ الليلة في "بيد آند بريكفست" مع أحد مدرسيك

Eğer öğretmenlerinden biri bunu benden saklasa bu kötü olurdu.
لو أن أحد معلميها أخفى ذلك النوع من المعلومات عني...