"ödül olarak" - Translation from Turkish to Arabic

    • كمكافأة
        
    • كجائزة
        
    • يطالب بأجر المكتشف
        
    • وكمنحة إضافية
        
    • كمكافئة
        
    Ya da iyi bir davranış için ödül olarak besleyici bir yiyecek yerine şekerlemeyi tercih ettiğimizde. TED أو عندما نختار تقديم الحلوى، بدلًا من الطعام المفيد، كمكافأة للسلوك الجيد.
    Rita seni bana üstün hizmetlerimden dolayı ödül olarak verdi. Open Subtitles لكن ريتا أعطتنى إياك كمكافأة على إخلاصى لها
    ödül olarak, sana leziz bir yemek hazırlıyorum Open Subtitles كمكافأة على ما تبذلونه من الجهود، سوف تعامل لك على وجبة لذيذة.
    Artı, köpek eğiticileri ödül olarak, kurutulmuş boğa penisi kullanır. Open Subtitles بالإضافة لذلك، إستخدم مدرّبي الكلاب قضبان الثيران المجففة بالتبريد كجائزة
    Bu parayı, senin başın için ödül olarak koyuyorum. Open Subtitles وعوضاً عن ذلك، انا أقدم هذه النقود كجائزة علي رأسك
    Tüm kamuoyu tarafından kahraman ilan edileceğiz ve ben bütün paramı ödül olarak geri alacağım. Open Subtitles وسنكون أبطال وسط المجتمع وسأستعيد.. كل مالي كمكافأة
    Sana ödül olarak göreceğini umduğumuz bir teklifimiz var. Open Subtitles رائع ، لقد قررنا أن نعرض عليكَ شيئاً نأمل أن تراه كمكافأة و تحدي
    Ve ödül olarak seks yapmana gerek yok. Open Subtitles عندما لم يكن لديك لاستخدام الجنس كمكافأة.
    Hadi gidin ve ödül olarak canınız ne çekiyorsa güpletin. Open Subtitles اذهبوا واحصلوا على أي شيء تريدون كمكافأة
    ödül olarak onunla ilgili bir şeyler anlatayım sana. Open Subtitles هذهِ المرة سأعطيكِ المعلومات عنهُ كمكافأة لكِ
    Olumlu bir sonuç bekliyordu ve ödül olarak şimdiki ve sonraki görev için bir hediye gönderdi. Open Subtitles لقد توقع نتيجة إيجابية وأرسل هدية كمكافأة لهذه المهمة والمهمة التالية
    Bilgisayar programları çözmek için programlanmış ve her iyi iş yaptığında ödül olarak biri düğmesine basıyor. Open Subtitles ولقد بُرمج الحاسوب لحل المشكلات وفي كل مرة يقوم بحل المشاكل كمكافأة يضغط أحدهم على الزر الأحمر
    Yeri geldiğinde arkadaşlarına hava atabileceğin bir ödül olarak? Open Subtitles كجائزة يمكنك أن تتفاخر بها أمام أصدقائك عندما يناسبك هذا؟
    Küçük kafesler, yem için küçük hayvanlar ise kazananlara ödül olarak, kullanılır. Open Subtitles الأقفاص الصغيرة وسيلة إغراء للحيوانات الصغيرة التي تستخدم كجائزة للفائزين
    İspanya tarafından sömürgeleştirilmiş ve 1898'de kaliteli bir ödül olarak bize verilmiş. Open Subtitles تم إستعمارها من إسبانيا وأُعطيت لنا كجائزة تبجيل في عام
    Lütfen savaşçılarımızdan birini ödül olarak kabul edin Open Subtitles من فضلكم تقبلوا واحد من محاربينا كجائزة على نصركم
    Büyük zaferin için sana ödül olarak onu gemilere yollamıyoruz. Open Subtitles كجائزة لك .... على نصرك العظيم لن نعيدة مرة آخرى ...
    Son kakaolu keki buradaki en üzgün insana ödül olarak vereceğim. Open Subtitles سأعطيك الحورية الأخيرة كجائزة أمر محزن
    Bu yüzden ödül olarak cezanı erteleyeceğim. Open Subtitles وكمنحة إضافية سأعطيك الفرصة
    Ufak bir ödül olarak, destek kısmına tutkal sürebilirsin. Open Subtitles كمكافئة بسيطة، سأتيح لك وضع بعض الصمغ على هذه القوائم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more