ölü kız odada mıydı... - Yoksa onu buraya sen mi getirdin? | Open Subtitles | هل أتت الفتاة الميتة مع الغرفة أم أحضرتها لهنا بنفسك ؟ |
Şu gördüğümüz ölü kız hakkında başka bir şey duydun mu? | Open Subtitles | سمعت أي شيء أكثر عن هذه الفتاة الميتة رأينا؟ |
İzlemek, görmek demek değildir, ölü kız. | Open Subtitles | المراقبة ليست رؤية أيتها الفتاة الميتة. |
Bizi yedi yıldır bir arada ölü kız tuttu. | Open Subtitles | نحن تربطنا معاً فتاة ميتة منذو سبعة أعوام نحن تربطنا معاً فتاة ميتة منذو سبعة أعوام |
Ayrıca tek bir ölü kız, hepsi bu. | Open Subtitles | بجانب , أعني إنها فتاة ميتة واحدة |
Şu ölü kız... Filmdeki kızın ta kendisiydi, değil mi? | Open Subtitles | الفتاة الميته, هل هي نفس الموجودة في الفيلم؟ |
- ölü kız, bizi mezarına çağırıyordu. | Open Subtitles | تلك الفتاة الميتة تنادينا من قبرها |
Hard Copy'i izliyordum, ve beni buldukları zaman sonsuza kadar kötü tv programları izleyen ölü kız olarak kalacağımı sandım. | Open Subtitles | كنت أشاهد نسخة ورقية، وظللت أفكر عندما وجدوا لي... ... وأود أن يكون إلى الأبد الفتاة الميتة الذين يشاهدون التلفزيون سيئة. |
Oradaki ölü kız için onu tutuklamanız gerek. | Open Subtitles | الفتاة الميتة هناك |
Bildiğimiz ölü kız mı? | Open Subtitles | هذه هي الفتاة الميتة |
ölü kız dışarıda! | Open Subtitles | تلك الفتاة الميتة بالخارج! |
Şu ölü kız... | Open Subtitles | الفتاة الميتة |
Oh, Hayır... ölü kız yürüyor! | Open Subtitles | لا ، فتاة ميتة تسير |
"Araba bagajındaki ölü kız"! | Open Subtitles | ! "فتاة ميتة في صندوق سيارة" |
ölü kız için mi buradasınız? | Open Subtitles | أنتم هنا بسبب الفتاة الميته, صح؟ هذا رائع. |