| Artık öldüğüne göre, onu azarlama fırsatım hiç olmayacak. | Open Subtitles | والأن هو ميت, ولن تتاح لي الفرصة لتوبيخه. |
| Artık öldüğüne göre artık kendi işlerine bakarlar. | Open Subtitles | هو ميت الآن، سيمضون قدمًا في نهاية المطاف |
| Ve artık Tezsler öldüğüne göre ben de yeminime bağlı kalacağım. | TED | والان هو ميت لذا أنا متمسك بتعهدي |
| Dinle, iki adamın öldüğüne göre botunda yer açılmış olmalı. | Open Subtitles | اسمع، بعد موت شخصين، سيكون هناك مكان على متن القارب |
| Prens Suhyeon öldüğüne göre, kralımız kim olabilir ki? | Open Subtitles | بعد موت الأميرِ ساهيون من يستطيع أن يصبح ملكَنا ؟ |
| Satış işlemlerini sonuçlandırıyorduk şimdi öldüğüne göre her şey askıda kaldı. | Open Subtitles | كنا ننهي تفاصيل البيع ، لكن الأن وهو ميت كل شيء في مهب الريح |
| Davis öldüğüne göre haberler onu etkileyemez. | Open Subtitles | لن تضرّ عناوين الأخبار (ديفيس) وهو ميت. |
| Ailem öldüğüne göre, bu ev bana ait. | Open Subtitles | أرجو أن تدركا، أنه برحيل والدي فإن هذا المنزل يؤول لي |
| Örümcek-Adam da öldüğüne göre kimse beni durduramaz. | Open Subtitles | لا أحد يستطيع إيقافي الآن " بعد موت " الرجل العنكبوت |
| Büyük Efendi öldüğüne göre, Inui mutlaka bu kaleye saldıracaktır. | Open Subtitles | سينقلب (إينوي) بكل تأكيد ضد هذه القلعة بعد موت السيد العظيم |
| Teach öldüğüne göre artık kaptan sensin öyle mi? | Open Subtitles | أنت القبطان الآن بعد موت (تيتش)، أليس كذلك؟ |
| McCormick öldüğüne göre altı kişi kaldı. | Open Subtitles | (حسناً لقد أصبحوا ستة الآن برحيل د. (مكورميك |
| Simon da öldüğüne göre, bizim için burada bir şey kalmadı. | Open Subtitles | برحيل (سايمون) لم يبق شيء لنا هنا |