| Orada burada bir kaç sivrisineği öldürmenin bir manası yok. | TED | ليس هناك فائدة من مجرد قتل بعوضة مفردة هنا وهناك. |
| İnsanları öldürmenin oraya ulaşmanın en iyi yolu olmadığını biliyoruz. | Open Subtitles | رغم ذلك نعرف أن قتل الأشخاص ليس أفضل طريق لذلك |
| Aileleri öldürmenin kıyameti getireceğini ve bu şekilde Tanrı'nın cennetten aşağı geleceğini düşünüyordu. | Open Subtitles | يعتقد قتل العائلات قد يأتي بنهايه العالم و أنّ الرب يأتي من الجنان |
| öldürmenin doğru olduğunu düşünmelerini engelleyecek sözleri duymaya ihtiyaçları var. | Open Subtitles | بحاجة لهذه الأفكار الآن لتغير فكرة أن القتل هو الصواب |
| Şimdi onu avlayıp öldürmenin bir yolunu bulmalıyız. | Open Subtitles | نحن يجب الآن أن نطارده ونجد طريقا لقتله. |
| Onu öldürmenin en merhametli yolu bir bıçakla saldırmaktır. | Open Subtitles | إن الطريقة الرحيمة للقتل هى التوجه بسرعة و بقوة بسكين |
| Ellie, Derek'i öldürmenin, bir cinayet değil adalet olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قالت أيلي أن قتل ديريك لم يكن قتل، كان للعدالة. |
| Hâlâ insan öldürmemiz gerekecek ama seni öldürmenin güzel bir yolunu bulmam gerekmeyecek | Open Subtitles | ما زال علينا قتل الناس لكنني لن أضطر إلى إيجاد طريقة جميلة لقتلك |
| Bilirsiniz, küçük bir çocuğu öldürmenin kahramanlıkla hiç bir ilgisi yoktur. | TED | كما تعلمون، قتل الأطفال الصغار لايحمل أي صفة بطولية. |
| İkinci olarak, ki çok sık söylenir eğer bir milleti öldürmek istiyorsanız bir milleti öldürmenin tek yolu, onun dilini öldürmektir. | TED | ثانيًا، يقال بأنه إذا أردت قتل شعب، الطريقة الوحيدة لقتل شعب، هي بأن تقتل لغته. |
| İnsanlara, insanları öldürmenin yanlış olduğunu öğretmek için adam öldüren insanları öldüren bir dünyada yaşıyorum. | TED | أعيش في عالم يقتل القاتل ليعطي الآخرين درسا بأن قتل الناس خطأ. |
| Seni avucumun içine almamı sağlayan ve bir an evvel Kanada'ya gitmek isteyen bir kadını öldürmenin ne faydası var? | Open Subtitles | ما نفع قتل امرأة وضعتك بين يدي وكانت تخطط للسفر إلى كندا قريبا؟ |
| Ama bülbül öldürmenin günah olduğunu unutmamamı söyledi. | Open Subtitles | ولكن تذكر أن قتل الطائر المغرد يعتبر خطية |
| Ama bülbül öldürmenin günah olduğunu unutmamamı söyledi. | Open Subtitles | ولكن تذكر أن قتل الطائر المغرد يعتبر خطية |
| Bir insanı öldürmenin beni üzebileceğini... düşünmemiştim. | Open Subtitles | لم يكُن سبب إستيائي أنني .كنتعلىوشك قتل شخص ما. |
| Özlediği şey, bir bakıma öldürmenin zıttıydı. | TED | هو يفتقد، في بعض الأحيان، ما هو عكس القتل. |
| öldürmenin bir suç olmadığını kendime anlatmakta güçlük çekiyorum galiba. | Open Subtitles | أفترض أن أجد صعوبة لأضحك على نفسى بأن القتل ليس جريمة |
| Suikasta uğrayacağı zaman, bunu gerçekleştirecekler onu öldürmenin neredeyse imkansız olduğunu gördüler. | Open Subtitles | وعندما همّ المتآمرين لقتله أكتشفوا أنه من المستحيل أن يفعلو ذلك |
| Kendini öldürmenin çocuklara bir faydası olmayacak. | Open Subtitles | تعريض نفسك للقتل لن يساعد الأطفال مطلقاً |
| Zamanda nereye gidersen git, seni öldürmenin bir yolunu bulacağım. | Open Subtitles | و مهمـا كان الزمن الذي تذهبين إليه سأجد طريقة لقتلك |
| Zanlı onları öldürmenin en iyi yolunu biliyormuş ama yine de öfkesini dindirmek için öldürdükten sonra defalarca onları bçaklamış. | Open Subtitles | اذن الجاني عرف الطريقة الامثل لقتلهم لكنه طعنهم عدة مرات بعدها |
| Adam öldürmenin en hafif yolu onu yere serip bu şekilde tekmelemektir. Gördünüz mü? | Open Subtitles | لتقتل عدوك بسلاسه عليك بأن تطرحه أرضاً و تركله فى ظهره |
| Bu kadını güvende tutmanın en iyi yolu onu öldürmenin bir yolunu bulmak. | Open Subtitles | لا,أفضل طريقة للحمايتها هو أن نجد ماهي أفضل طريقة لقتلها. |
| Büyüyüp erkek olunca, öldürmenin zevkini öğrettim ona. | Open Subtitles | وهو فى طريقة ليصبح رجلاً . علمتة كيف يستمتع بالقتل |
| Evet ama tahtadan olmalı. Seni öldürmenin değişik yollarını bana anlatırken kendinden çok emin görünüyorsun. | Open Subtitles | أنتَ مُعتدٌ بنفسكَ كثيراً، لتخبرني طرقاً مختلفة من شأنها قتلكَ. |
| Onları öldürmenin yolu şu şekilde. | Open Subtitles | "هكذا تقتل أنواعهم". |