Ben şimdilik ölmedim sen diyorsun ki bir daha ki sefere ölebilirsin. | Open Subtitles | لم أمت في تلك الحادثة مع أصدقائي و أنت أخبرتني أنني التالية |
Bebeğim, kalp krizinden 3 gün sonra seks yaptım ve ölmedim! | Open Subtitles | صغيرتي، لقد مارست الجنس لثلاثة أيام بعد النوبة القلبية ولم أمت |
Beni hapiste vurdular Keje. ölmedim. | Open Subtitles | لقد ضُربت بالرصاص في السجن يا كاجا، ولكنني لم أمت |
- Ölmüş olman gerekirdi. - ölmedim mi? | Open Subtitles | أنت المفترض أن تكون ميتاً - ألست ميتاً بالفعل؟ |
Kutlama yapıyorum. Öleceğimi sanıyordum. ölmedim. | Open Subtitles | إنّي أحتفل، فقد ظننت أنّي سأموت، لكنّي لم أمُت. |
Ben günde iki defa düşüyorum, daha ölmedim. | Open Subtitles | حَسناً، انا أَقِعُ على الأرض حولي مرّتين في اليوم. ولم امت لحد الآن. |
Ama ölmedim. Yaşadım. Seni bir kez daha görebilmek için yaşadım. | Open Subtitles | لكنني لم أمت بقيتُ حياً حتى أراكِ مرةً أخرى |
Ben daha ölmedim, şu lanet telefonu kapatalım artık. | Open Subtitles | أنا لم أمت حتى الان، لذا دعنا نتخلص من الهاتف. |
Ve bir gün o uzaklara gitti. Öleceğimi sandım ama ölmedim. | Open Subtitles | ثم رحل في يوم ما، ظننتني سأموت ولكن لم أمت |
Daha ölmedim, ama... Anladığım kadarıyla şu an pek yi görünmüyor. | Open Subtitles | لكني لم أمت بعد, لكن لكن أخمن أني لا أبدو جيدا الآن |
Hayır, daha ölmedim ama bir kez, 1992'de Motorhead konserinde düşünce kalbim durmuştu. | Open Subtitles | لا لم أمت بعد ولكن قلبي كاد أن يتوقف بالعودة إلى سنة 1992 في حفلة موترهيد الموسيقية |
İkinci Dünya savaşında ölmedim ben, burada ilaçlar sayesinde mi öleceğim? Savaşacağım! | Open Subtitles | لم أمت في الحرب العالمية الثانية ، حتى تتحكم بي فاجرة تكدس الأدوية ، سأقاوم هذا الشيء |
Oyunda ölmedim bebek. | Open Subtitles | سنأتي حالاً هذا صحيح أنا لم أمت في اللعبة |
Bir batakta ölmüş olmalıydım ama ölmedim. | Open Subtitles | أنا كان ينبغي أن أموت في زريبة. لكني لم أمت |
Ve birgün çekip gitti, öleceğimi sandım, ama ölmedim. | Open Subtitles | وبعدها رحل ذات يومٍ وظننت أنني سأموت ، لكني لم أمت |
Endişelenme, ben ölmedim ve sen de ölmedin. | Open Subtitles | أنت لست ميتاً ولست أنا كذلك |
Ben ölmedim. | Open Subtitles | أنا لستُ ميتاً. |
- Varis ölmüştü. - Ama ölmedim, değil mi? | Open Subtitles | الوريث قد مات ولكني لم أمُت هل انا ميته؟ |
Ama ölmedim ve şimdi bu şekilde yaşamak zorundayım. | Open Subtitles | لكنني لم امت وينبغي عليه العيش معها ماذا؟ |
Tamam sadede geliyorum. ölmedim, geri döndüm, sürpriz, neyse. | Open Subtitles | حسنا , بداية لست ميته , مفاجأة ضخمة , لا تهتموا |
En Kutsal Yer'e girdim ve vay canına, ölmedim. | Open Subtitles | أنا دخلت في قدس الأقداس و، الصغرى ، وأنا لم يمت. |
ölmedim. Buraya kızıma yardım etmek için geldim. | Open Subtitles | لست ميتة وإنّما نزلت إلى هنا لمساعدة ابنتي |
ölmedim ben. | Open Subtitles | أنا لستُ ميّتاً. |
Henüz ölmedim. | Open Subtitles | لستُ ميّتةً بعد. |
Daha ölmedim. Sadece parayı al. | Open Subtitles | لَستُ ميتَ للان فقط خذُ المالَ |
Bugün o yüzden ölmedim. İşaret bu işte. Mecburum dostum, mecburum. | Open Subtitles | لهذا لم أموت حتى اليوم، تلك علامة، عليّ هذا يا رجل، عليّ هذا |
ölmedim. Kendimi hiç bu kadar kötü hissetmedim ama ölü değilim. | Open Subtitles | لست ميتاً، لم أشعر أسوأ من هذا الشعور في حياتي لكني لست ميت |
- Ama,ben ölmedim. - Sanırım öldün. | Open Subtitles | ـ حسنا ً ، أنا لست ميتا ً ـ حسنا ً ،لا فرق فى ذلك |
Belki eski imkanlarım yok ama en azından ben ölmedim. | Open Subtitles | ربما لا أملك كل مصادري السابقة، لكنّي أقلّه لست ميتًا. |
Ama ben ölmedim. | Open Subtitles | حسناً , أنا لستُ ميتة |