"ölmeliydi" - Translation from Turkish to Arabic

    • يجب أن يموت
        
    • يجب أن تموت
        
    • ينبغي أن يموت
        
    • نقتلها عندما
        
    • من المفترض أن يموت
        
    • مقدر لها أن تموت
        
    Başka biri yaşayabilsin diye, farklı bir yoldan ölmeliydi. Open Subtitles هو فقط كان يجب أن يموت بطريقة مختلفة حتي يعيش شخص آخر
    Condé senin aşığın olduğu anda ölmeliydi. Open Subtitles بالحظه التي أصبح فيها كوندي عشيقك كان يجب أن يموت
    Daha sonra ölmeliydi. Open Subtitles كان يجب أن تموت لاحقاَ
    O ölmeliydi. House kahraman falan değil. Open Subtitles كان يجب أن تموت ليس (هاوس) بطلاً
    O şey, ölmesi gerektiği zaman ölmeliydi. Open Subtitles ذلك الشيء كان ينبغي أن يموت عندما كان من المفترض به.
    O'nu yakaladığımızda ölmeliydi. Open Subtitles كان يجب أن نقتلها عندما أمسكنا بها
    Adam haftalar önce ölmeliydi. Open Subtitles والآن بعد ما قمتي بذكره للتو، فقد كان من المفترض أن يموت قبل أسابيع.
    Ablam yıllar önce bir kazada ölmeliydi ancak Takdir-i ilahi, o iki dünya arasında sıkıştı. Open Subtitles أختي كان مقدر لها أن تموت منذ سنوات عديدة في حادث ولكن بفضل عدالة السماء علقت بين عالمين
    Ölmeye hazırdı, ölmeliydi. Open Subtitles كان على استعداد للموت، كان يجب أن يموت.
    Wightham Ormanında ölmeliydi. Open Subtitles كان يجب أن يموت في غابات وايتهام
    Hapisteyken ölmeliydi. Open Subtitles كان يجب أن يموت في السجن
    Quebec sadece başlangıçtı. Bakan ölmeliydi çünkü çok fazla rüşvet almıştı. Open Subtitles "كبيك)، كانت البداية فحسب) الوزير كان يجب أن يموت"
    Clay Morrow çok önce ölmeliydi. Open Subtitles كان يجب أن يموت قبل وقت طويل
    Demek istediğim, tatlı, küçük Jessica ölmeliydi. Open Subtitles . . (أقصد ، (جيسيكا كان يجب أن تموت
    O gün ölmeliydi, ama ölmedi ve bu da başımıza gelecek en kötü senaryo. Open Subtitles كان ينبغي أن يموت في ذاك اليوم ولكن لم يمُت، وهذا هو السيناريو الأسوأ لدينا
    Onu yakaladığımızda ölmeliydi. Open Subtitles كان يجب أن نقتلها عندما أمسكنا بها
    Dört gün sonra yapılacak savaşta ölmeliydi şimdi ve bu şekilde değil. Open Subtitles كان من المفترض أن يموت في المعركة بعد أربعة أيام، ولكن ليس الآن. ليس هكذا.
    Dört gün sonra yapılacak savaşta ölmeliydi şimdi ve bu şekilde değil. Open Subtitles كان من المفترض أن يموت في المعركة بعد أربعة أيام، ولكن ليس الآن. ليس هكذا.
    Nadine Casola ölmeliydi. Neden bunu değiştiresin? Open Subtitles (نادين كاسلو ) مقدر لها أن تموت لماذا تريدين أن تغيري هذا ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more