"önce geldi" - Translation from Turkish to Arabic

    • وصل قبل
        
    • لقد وصل
        
    • لقد وصلت
        
    • وصلت قبل
        
    • وصل منذ
        
    • جاء منذ
        
    • جاءت قبل
        
    • جاء قبل
        
    • لقد دخل
        
    • لقد جاءت
        
    • عادت قبل
        
    • جائت منذ
        
    • لقد أتى منذ
        
    • ظهر قبل
        
    • جائت قبل
        
    Gezegenimizden yola çıkan filo, planladığımızdan da önce geldi. Open Subtitles أسطول السفن من كوكبنا الأم وصل قبل موعده
    Sekiz gün önce geldi. - Igor evimden arayıp bana bildirdi. Open Subtitles . لقد وصل منذ ثمانيه ايام ايجور اتصل بى فى المنزل
    Evet, ben de o otobüsteydim. Bir kaç dakika önce geldi. Open Subtitles نعم، كنت في تلك الحافلة، لقد وصلت منذ عدة دقائق
    Beş dakika önce geldi. Önce onunla konuşursunuz diye düşündüm. Open Subtitles وصلت قبل 5 دقائق إعتقدت بأنك تريد التحدث إليها أولا
    Evet, birkaç dakika önce geldi. Open Subtitles أجل، جاء منذ عدة دقائق
    Hayır onlar gelmeden önce geldi, ama şşimdi satış bitene kadar kalmak zorunda. Open Subtitles لا، جاءت قبل أَنْ تبدأ لكن الآن يَجب أَنْ تَبْقى حتى تنتهي
    Yaşlı erkek, bir saat önce geldi. Nasıl duydunuz bu adamı? Open Subtitles ذكر كبير في السن جاء قبل ساعة كيف سمعت عنه؟
    Evet, Wells, çığlık atarak az önce geldi, koşarak odasına çıktı ve kapısını kilitledi. Open Subtitles - أجل, ويلز, لقد دخل للتو وهو يصرخ بشأن شيء ما وهرع إلى غرفته وأقفل الباب
    32 saat önce geldi ve NS Oteli'nde 909 numarada kalıyor. Open Subtitles وصل قبل 32 ساعة و "NS" وأقام في غرقة . 909 . في فندق
    İlk Crevice dan gelirse, 2 yıl önce geldi demektir Open Subtitles ...إذا كان جاء من الشقّ الأول إذاً فقد وصل قبل سنتين...
    Emil ölmeden sadece birkaç saat önce geldi. Open Subtitles لقد وصل قبل ساعات من موت ايميل
    -Evet. Biraz önce geldi. Bar sahibi sayesinde 10 dakikadır iş üstündeyiz. Open Subtitles لقد وصل للتو لكن بفضل صاحب الحانة
    - İkisinin de arabası az önce geldi. - Gidelim o halde. Open Subtitles ـ لقد وصلت البيانات سيارتهما للتو ـ لنذهب، إذاً
    Evet efendim. Burada. Yaklaşık bir saat önce geldi. Open Subtitles أجل يا سيدي، إنها هنا وصلت قبل نحو ساعة.
    Pekala, değerlendirmeci bir kaç dakika önce geldi ve gün sonuna kadar sounçların belli olcağı şeklinde beni bilgilendirdi. Open Subtitles إذا المقيِّم وصل منذ دقائق وأعلمني بأننا سنحصل
    Bu birkaç dakika önce geldi. Open Subtitles هذا جاء منذ عدة دقائق
    Şafak sökmeden az önce geldi, biraz acelesi vardı. Open Subtitles جاءت قبل الفجر بقليل
    Birkaç gün önce geldi sanırım. Open Subtitles يبدة انه جاء قبل بضعة ايام
    Pete az önce geldi ve aklını tamamen "öl ya da öldür" zımbırtısıyla kaçırmış. Open Subtitles لقد دخل (بيت) إلى مكتبي للتو وقد فقد رشده تماماً! كان يصرخ حول "إمّا أن تكون قاتلاً أو مقتولاً"!
    Ben , bir kaç hafta önce geldi ve sen beni eve gönderdi ve almak için söyledi Open Subtitles لقد جاءت الى هنا منذ اسبوعين و من بعدها ارسالتينى الى منزل و قولتى لى ان اخذ
    Bir iki saat önce geldi. Open Subtitles لقد عادت قبل ساعتين
    - Birkaç gün önce geldi. Open Subtitles جائت منذ عدة أيام
    - Hayır, 2 dakika önce geldi ve oraya oturdu. Open Subtitles لا، لا، لقد أتى منذ دقيقتين. وذهب الى هناك
    Birkaç gün önce geldi. Open Subtitles -لم أعرفه . الرجل ظهر قبل بضعة أيّام.
    - Beş dakika önce geldi. Yukarı çıktı ve kasa görevlisini çağırdı. Kasanın şifresini unuttuğunu söyledi. Open Subtitles جائت قبل خمس دقائق وصعدت وإتصلت تقول هناك مشكلة في الخزينة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more