"önemli nokta" - Translation from Turkish to Arabic

    • المهم
        
    • القصد أنّ
        
    • النقطه هى
        
    • النقطة الأساسية هي
        
    • النقطة الأهم
        
    • النقطة المهمة
        
    Buradaki önemli nokta, bütün bu insanlar bazı ortak özellikler taşısalar da çok çok farklı çevrelerden geliyorlar. TED الأمر المهم الآن عن كل هؤلاء الأشخاص هو أنهم يتشاركون خصائص معينة بالرغم من حقيقة أنهم جاءوا من بيئات مختلفة تماما.
    Uykuyla ilgili bir diğer önemli nokta ise, beyin içerisindeki tek bir yapıdan ortaya çıkmıyor, ama bir ölçüde bir ağa ait, TED والشيء الآخر المهم حقاً حول النوم هو أنه لا ينشأ من بنية واحدة داخل الدماغ، ولكنه إلى حد ما خاصية شبكية،
    önemli nokta şu. Para artık sizin değil benim kontrolümde. Open Subtitles القصد أنّ الذهب تحت تصرّفي الآن لا تحت تصرّفك
    önemli nokta şu. Para artık sizin değil benim kontrolümde. Open Subtitles القصد أنّ الذهب تحت تصرّفي الآن لا تحت تصرّفك
    önemli nokta, senin, onların destek çağırmalarını istemen. Open Subtitles النقطه هى انك اردت منهم ان يطلبوا الدعم..
    Buradaki önemli nokta Bedelia'nın yaşlı erkek arkadaşını sevmiş,... ve babasının adamı öldürtmüş olması! Open Subtitles النقطه هى أن بيدليا وقعت فى حب ...عاشق متقدم عنها فى السن و أباها تسبب فى مقتله
    önemli nokta düşünmek ve yapmak. Hepinize teşekkür etmek istiyorum. TED إذن النقطة الأساسية هي أن تفكر أولا ثم تقوم بالفعل. وهنا أود أن أشكركم.
    İşte bu gerçekten önemli nokta: Sayılara göre ankette bunu bir kutsal savaş olarak niteleyen herkesin bunu desteklediklerini söylemeleri de tamamen mümkündür. TED تلك هي النقطة الأهم: بناءً على تلك الأرقام، فإنه ممكن تمامًا أن لا يكون أحد في الإحصاء قد عرفه بالحرب المقدسة العنيفة وأيضًا قالوا أنهم يدعموها.
    Fakat buradaki önemli nokta, sorunun oyuncakla ilgili olmadığı; kişiyle ilgili olduğuyla ilgili küçük bulgu sağlanıyor. TED لكن النقطة المهمة هنا هي تزويدها للأطفال بالقليل من الأدلة بأنه ليس هناك خطب في اللعبة بل في الشخص.
    Bir başka önemli nokta da, iki kanserin hiçbir zaman aynı olmadığıdır; fakat mikroRNA düzeyinde, modeller vardır. TED الأمر الآخر المهم الذي ينبغي اعتباره هو أنه لا يوجد نوعان متشابهان من السرطان، لكن على مستوى الميكرو رنا، هناك بصمات.
    Diğer bir nokta, diğer önemli nokta da, tüm kuşlar için, tüm orta boyutlu türler, ve bu bir sonraki slayttaki için de geçerli, Arı-yiyici için. TED والأمر الأخر، العامل المهم الآخر لكل هذه الطيور، كلهم متوسطي الحجم، هذا يشمل الشريحة التالية، آكل النحل.
    Buradaki önemli nokta şu: Eğer donmaktan kurtulmak istiyorsanız geçici ölüm haline geçmelisiniz. TED وهنا الشيء المهم جدًا هنا: إن كنت تريد أن تنجو في البرد، فإنه يجب أن يتم تعليقك، أليس كذلك؟
    Zaten tek önemli nokta o. Kahrolası tek önemli nokta... Open Subtitles هذا هو الشىء الوحيد المهم الشىء الوحيد الذى يهمنى
    Buradaki önemli nokta Bedelia'nın yaşlı erkek arkadaşını sevmiş,... ve babasının adamı öldürtmüş olması! Open Subtitles النقطه هى أن بيدليا وقعت فى حب ...عاشق متقدم عنها فى السن و أباها تسبب فى مقتله
    Ancak burada önemli nokta, hem yakıt deposu hem de kireç ocağında üretilen karbondioksitin saf olduğu ve bu gerçekten önemli, çünkü ya o karbondioksiti kullanacağız, ya da düşük maliyetle yerin altına depolayacağız. TED ولكن النقطة الأساسية هي أن كل ثاني أكسيد الكربون المولّد من خلية الوقود ومن الجير يعتبر نقيًا، وذلك شيء مهم حقًا، لأنه يعني أنه يمكنك إما أن تستخدم ثاني أكسيد الكربون هذا أو أن تخزنه عميقًا في الأرض بتكلفة منخفضة.
    (Alkışlar) Kurumsal gazeteciliğin doğruluk ve kârlılığı arasındaki uyuşmazlığın, Stewarts izleyicilerinin dikkatliliğinden daha çok şey anlatmasına rağmen, buradaki önemli nokta, Stewart'ın malzemesi her zaman gerçeklere bağlılıktan oluşur. Amacı bilgilendirmek olduğundan değil. TED (تصفيق) إذا كان هذا يخبرنا المزيد عن صراع النزاهة والربحية لصحافة الشركات أكثر من اهتمام مشاهدي ستيوارت، فإن النقطة الأهم تبقى أن المادة الإعلامية لستيوارت تستند دائماً على الوقائع -- وليس لأنها تريد فقط تبليغ الخبر.
    Bilimsel olarak söyleyecek olursam, buna "kesin referans" deriz İşte önemli nokta şu: Bu makineleri üretirken onlara kendi değerlerimizden bir parça da öğretiriz. TED علمياً نطلق على هذه العملية "القاعدة الحقيقية"، هنا تكمن النقطة المهمة: لإنشاء آلات كهذه، نحن نقوم بتعليمها الشعور بقيمنا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more