"örtmeye" - Translation from Turkish to Arabic

    • يغطي
        
    • التغطية
        
    • اخفاء
        
    • التستر
        
    Yeni gömleğin hapishane dövmeni örtmeye yetmiyor. Open Subtitles قميصك الجديد لا يغطي كل أوشامك القديمة من السجن
    Kendi kusurunu örtmeye çalışıyor. Open Subtitles إنه يحاول أن يغطي على ذنبه
    Franks de onun öldüğünü söyleyerek bunun üzerini örtmeye çalıştı. Open Subtitles و فرانكس حاول التغطية على ذلك بقوله انه مات
    Ayrılığınızın sebebini örtmeye çalıştıkça size yardımcı olamam. Open Subtitles لا يمكنني إلا أن أظن أنكما تحاولان التغطية على سبب الانفصال الحقيقي.
    Oğlunun dönüştüğü şeyden korkuyor ve onun karanlığını kendi karanlığıyla örtmeye çalışıyor. Open Subtitles انها خائفة مما اصبح عليه ابنها و هى تحاول اخفاء ظلامه بنفسها
    Kocamın yaptığı, söylediği her şey kötü şeyleri iyi göstermek için gerçeği örtmeye planlanmıştı. Open Subtitles كل شيء فعله زوجي كل شيء قاله كان من اجل اخفاء الحقيقة لجعل الشيء السيء يبدو جيداً
    Ama bir hata yapmanın nasıl bir şey olduğunu ve bunun üstünü örtmeye kendini çok kaptırdığını da anlıyorum. Open Subtitles ولكني أفهم أيضًا شعور ارتكاب الخطأ وأن يُقبض عليك أثناء محاولتك التستر على الأمر
    Bizden birileri de bu işin üstünü örtmeye çalışıyor, Başkan Taylor dahil! Open Subtitles لكن المؤامرة لا تنتهي عند الروس هناك أشخاص داخل حكومتنا يحاولون التستر على هذا، بمن فيهم الرئيسة (تايلور)
    Gates de bunun üstünü örtmeye çalışıyor. Open Subtitles و المدير غاتس يغطي على ذلك
    Chuck, annemle ilgili gerçeklerin üstünü örtmeye çalıştı. Open Subtitles حاول (تشاك) أن يغطي على حقيقة أمي
    Iconic Cruise Lines'ın cinayetin üstünü örtmeye çalıştığını mı söylüyorsunuz? Open Subtitles هل تخبرني ان خطوط ايكونيك للرحلات البحرية تحاول التغطية على جريمة قتل ؟
    Senin için üstünü örtmeye çalışıyor. Open Subtitles إنها تحاول التغطية لك.
    Birilerinin fabrikanın etrafındaki kameraların görüntüleriyle oynadığını gerçeği örtmeye çalıştığını fark ettim. Open Subtitles ...أيَا كان الشخص الذي كان بوسعه التلاعب بلقطات شاشات المراقبة فهو الشخص الذي يقف خلف اخفاء حقيقة ما حدث
    Yetkililer, onlar her şeyin üzerini örtmeye çalışıyor. Open Subtitles السلطات تحاول اخفاء الأمر
    O halde, Peter'in bir vurma olayının üstünü örtmeye çalışması durumu, doğru değil mi? Open Subtitles لذا، كُلّ ذلك الكلام عن محاولة (بيتر) التستر على عمليه إطلاق النار كاذب؟
    Yani biri Hunt cinayetini Başlıklı yapmış gibi gösterip üstünü örtmeye mi çalışıyor? Open Subtitles أتقصد أنّ أحدهم يحاول التستر على مقتل (هانت) بجعله يبدو وكأنه من عمل "القلنسوة"؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more