| Ve kendime seçme özgürlüğü tanıdım. Hatta özgürlüğüme sımsıkı sarıldım demeliyim. | Open Subtitles | وقد تقبلت تماماً، بل إني في الواقع، عشقت حريتي باختيار أفعالي |
| Şerif maaş düşük ve ben özgürlüğüme çok düşkünümdür. | Open Subtitles | ايها الشريف ، الدفع سيئ يجب علي قطع جزء من حريتي |
| Ama iyi haber, kendi özgürlüğüme giden anahtarı buldum. | Open Subtitles | لكن الأخبار الجيدة, أنني أحمل مفاتيح حريتي |
| Onlar geçide ulaşınca, özgürlüğüme karşılık sana bu aleti vereceğim. | Open Subtitles | بمجرد ان يصلوا الي البوابه سوف استبدل معك هذا الجهاز بحريتي |
| Bir anlaşma yaptık. Kardeşime ihanet ettim ve özgürlüğüme kavuştum. | Open Subtitles | أبرمنا اتّفاقًا، "خوني أخاك وكوني حرّة". |
| Yarın özgürlüğüme kavuşabileceğim. | Open Subtitles | قد أتحرّر مما أنا فيه غداً |
| En azından bulmak, özgürlüğüme yardım etti. | Open Subtitles | ،على القل اشتريتُ حريتي بعثوري على الماسة |
| Bu gece özgürlüğüme izin verilmiş olsaydı da kaçıp gidebilseydim giderdim ama yapamam. | Open Subtitles | لقد أتيحت لي حريتي الليلة، ولو أردت الهرب لفعلت، ولكني لا أريد |
| özgürlüğüme şuan ihtiyacım varmış gibi hissediyorum, bilirsin. | Open Subtitles | أشعرُ وكأنني أحتاجُ حريتي الآن , أتعلم؟ |
| Hiç olmadığım kadar özgürlüğüme yakındım. | TED | انا في اقرب نقطة من حريتي |
| Daha bugün özgürlüğüme kavuştum. | Open Subtitles | حسنا ... لأني حصلت على حريتي اليوم |
| Onca seneden sonra sonunda özgürlüğüme kavuştum. | Open Subtitles | بعد كل هذه السنوات حانت حريتي |
| özgürlüğüme karşılık yasalarınıza uyacağım. | Open Subtitles | ومقابل حريتي.. سأتبع قوانينكم |
| Belki, Ayrılıkçılara, özgürlüğüme karşılık sizi takas edebilirim. | Open Subtitles | ربما امكنني ان اقايضك لدي الانفصاليين فى المقابل بحريتي |
| Bir anlaşma yaptık. Kardeşime ihanet ettim ve özgürlüğüme kavuştum. | Open Subtitles | أبرمنا اتّفاقًا، "خوني أخاك وكوني حرّة". |
| Aniden özgürlüğüme kavuşmuştum. | Open Subtitles | أصبحت فجأة، حرّة. |
| Beni özgürlüğüme kavuşturacak olan şey beynimdi. | Open Subtitles | دماغي هو المِفتاح لكي أتحرّر |