O gün kendimle ilgili öğrendiğim üç şeyi sizinle paylaşmak istiyorum şimdi. | TED | أريد أن أخبركم عن ثلاثة أشياء التي تعلمتها عن نفسي في ذلك اليوم. |
Bu araç ile üç şeyi öngörebiliriz. | TED | و بهذه الأداة، نحن نستطيع توقع ثلاثة أشياء. |
Biraz kibir ve şöhret kazandık ama hâlâ üç şeyi yapmak için cesaretimiz var. | Open Subtitles | كسبنا قليلاً من الزهو والشهرة، لكن ما زال لدينا الشجاعة للقيام بثلاثة أشياء. |
Hayatta üç şeyi asla küçümsemeyin. | Open Subtitles | لا تستخف بثلاثة أشياء في الحياة |
Karşımızdaki insanda hayran olduğumuz üç şeyi söylüyoruz. | Open Subtitles | اذا.نقول ثلاثة اشياء نحن معجبين بها عن الشخص الآخر |
İzdiham problemini çözebilmemiz için üç şeyi bilmemiz gerekiyordu: gelen insan sayısı, yer ve dakika başına düşen insan geçiş oranı. | TED | الآن، قمنا بإيجاد حل لعلاج مشكلة التدافع، أردنا معرفة ثلاثة أمور فقط: أعداد الناس، والموقع، ومعدل تدفق الناس في كل دقيقة. |
Büyükannem Lajjo üç şeyi düşler: | Open Subtitles | جدتى لاجو ... لديها ثلاث احلام |
Kriptolama için önemli olan şu üç şeyi hatırlayın--- yüksek kalitede anahtarlar, güvenli anahtar değişimi ve güçlü algoritma. | TED | أتذكرون تلك الأشياء الثلاثة المهمة للتشفير --- مفاتيح عالية الجودة، تبادل مفتاح آمن وخوارزمية قوية؟ |
Bugün sizinle, özgünleri fark etmek ve onlar gibi olmak için öğrendiğim üç şeyi paylaşacağım. | TED | أريد أن أريكم اليوم ثلاثة أشياء تعلمتها عن التعرف على الأشخاص المبدعين وعن كيف تصبح نوعا ما مثلهم. |
Bu konuda üç şeyi fark etmenizi istiyorum: Bir, benden tavsiye almak için geleceklerini biliyordum. | TED | أريدك أن تلاحظ ثلاثة أشياء عن هذا: الأول، كنت أعلم أنهم سيطلبون مني النصيحة. |
Bu asa Musa'nın hayatında üç şeyi temsil ediyordu. | TED | هذه العصا مثلت ثلاثة أشياء حول حياة موسى. |
Pekala Danielle üç şeyi umursar | Open Subtitles | .. حسناً، (دانيل) تهتمّ بثلاثة أشياء |
araştırmalarda yaptık, art arda 21 gün boyunca minnettar oldukları üç şeyi yazmalarını istedik, her gün yeni üç şey. Ve bunun sonunda, beyinleri dünyayı negatif yerine | TED | كل شركة عملت معها, أطلب منهم أن يكتبو ثلاثة اشياء جديدة هم ممتنون لها لمدة 21 يوما , ثلاثة اشياء جديدة كل يوم وفي نهاية ذلك العقل يبدأ في استيعاب النمط |
Sonra farkettim ki, tüm hayatımı kontrol ettiğimi düşünen ben sadece üç şeyi kontrol etmişim: Düşüncelerim, zihnim -- bu düşüncelerin yarattığı resimler -- ve bunlardan türetilen eylemler. | TED | ادركت عندها انني، من ظننت ان لي سيطرة كاملة على حياتي اسيطر فقط على ثلاثة اشياء: فكري، عقلي ماتخلقه تلك الافكار من صور و الافعال المستمدة منها |
Mode'da çalışmak korkutucudur, bu yüzden en önemli üç şeyi hatırlaman için kısaltmalar yaptım. | Open Subtitles | العمل في "مود" مخيف لذا اختصرت لك عدة اشياء لتتذكريها اهم ثلاثة اشياء هي "ت.ب.ن" |
Bunu gerçekten kabul etmek için bence hepsi de şu an çok zor olan üç şeyi yapmalıyız. | TED | ومن أجل تقبلها حقًا، أعتقدُ أننا نحتاجُ إلى ثلاثة أمور: يشكلُ كلٌ منها تحديًا في الوقت الحالي. |
En sevdiğim üç şeyi onlara borçluyum. | Open Subtitles | فهي مسؤولة - لبلدي ثلاثة أمور المفضلة لديك. |
Bill Gates Sr.'ın basitçe hayata katılmak olarak ifade ettiği Vatandaşlık Bilgisi, vatandaş olma sanatıdır ve üç şeyi kapsar: Değerlerden oluşan bir temel, dünyayı döndüren sistemlerin nasıl çalıştığının anlaşılması, hedeflerinizin peşinden koşmanızı ve başkalarını da bu kovalamaya dahil etmenizi sağlayacak beceriler. | TED | التربية المدنية هي فن المواطنة، ما يسميه بيل غيتس ببساطة الظهور في الحياة، والذي يشمل ثلاثة أمور: أساس من القيم، فهم جيد للنظم التي تسير العالم، ومجموعة من المهارات التي تمكنك من السعي وراء الأهداف وجعل الآخرين ينضمون إليك في هذا السعي. |
Büyükannem Lajjo üç şeyi düşler: | Open Subtitles | جدتى لاجو ... لديها ثلاث احلام |