Her şimdi ve sonra. Hey, üç kız yetiştirme deneyin | Open Subtitles | كل حين و الآخر حاول أنت أن تربي ثلاث فتيات |
üç kız Staten Island anıları ve Buzlu Çay'larıyla eve döndü. | Open Subtitles | وهكذا، ثلاث فتيات توجه المنزل، أخذ فقط ذكريات جميلة من ستاتن ايلاند وشاي مثلج لها سيئة السمعة. |
Bir, iki, üç kız geçiyor, bu üç sayı demek. | Open Subtitles | إنها تتخطّى واحد, اثنان, ثلاثة فتيات. تلك ثلاث نقاط. |
Aşağı yukarı o ve Paul yakalandığı... ..anda diğer üç kız kayboldu. | Open Subtitles | ثلاث بنات إختفو في نفس الوقت هي وبول في هذا |
Bu üç kız göz göze gelme sıkıntısı olmadan birbirleriyle konuşuyorlar mesela. | TED | هؤلاء الفتيات الثلاثة يتحدثن مع بعضهن البعض بدون التواصل البصري المزعج. |
Saksafon çalan üç kız daha vardı. | Open Subtitles | كان هناك ثلاثة بنات أخريات يلعبن الساكسفون |
Marsha, Jan ve Cindy hangi televizyon ailesinin üç kız kardeşiydiler? | Open Subtitles | مارشا , جان و سيندي كانوا الفتيات الثلاث في أي مسلسل عائلي ؟ |
- üç kız. - Bu gece şansın yerinde, arkadaşım. | Open Subtitles | ثلاث ملكات - انت أكيد محظوظ هذه الليلة، أخ - |
Üç yada dört genç kız, üç kız bir oğlan yada yedi orangutan olabilir. | Open Subtitles | ثلاثة مراهقات، أربع مراهقات ثلاث فتيات وصبي، قد يكونوا سبعة قردة |
Daha önce üç kız daha kaçırılıp yer altına gömülen kutularda ölüme terkedilmişlerdi. | Open Subtitles | ثلاث فتيات أخريات اختطفوا وماتوا في صناديق مدفونة |
Üniversite yıllarında hiç ayık gezmeyen üç kız bulmuştum. | Open Subtitles | الجامعة كانت فترة مليئة بالخمر. في حياة ثلاث فتيات. |
Aynen öyle, çünkü çoktan buldum bile! üç kız hatta. | Open Subtitles | بالضبط لأني فعلت بالفعل ثلاث فتيات في الواقع |
- Bu reyonda üç kız var ama aksesuar reyonunda dört kişiler. | Open Subtitles | لدينا ثلاث فتيات بهذا القسم لكن أربع في الإكسسوارات |
Hello Kitty kılığındaki üç kız Kyoto'daki "Varsity Blues" prömiyerinde izdihamda ezilip öldüğünden beri James orada çok popüler. | Open Subtitles | جيمس مشهور هناك منذ أن ثلاث فتيات يرتدون زي هيلو كيتي دُهسوا حتى الموت |
Okulda ki üç kız bana kabadayılık yapıyorlar, buna daha ne kadar dayanabilirim, bilemiyorum. | Open Subtitles | ثلاثة فتيات في مدرسي لا يتوقفون عن إرهابي. ولا أعرف كم سأتحمل أكثر من هذا. |
üç kız içmek ve güzel vakit geçirmek için... | Open Subtitles | ثلاثة فتيات يقابلون من اجل مشروب وقضاء اوقات ممتعة |
- Bir dakika, üç kız mı vardı? | Open Subtitles | انتظر دقيقة ـ هل كانوا ثلاثة فتيات شقراوات ؟ |
Bizim ailede uğurlayacak kimse yok, bizde üç kız, bir de annem var. | Open Subtitles | -لا تحرجها . لا يوجد لدينا أحد نرسله للحرب فقط أمي و ثلاث بنات. |
Çünkü Julie'nin annesi sadece üç kız davet etmesine izin verdi. | Open Subtitles | لأن أمّ جولي تركتها تدعو ثلاث بنات فقط |
Bunlar öldürdüğün son üç kız, | Open Subtitles | الفتيات الثلاثة الأخيرات التي قمت بقتلهن |
üç kız, bir oğlan. | Open Subtitles | ثلاثة بنات وابن واحد |
Bu grupta sadece üç kız var arkaya geçmeyecekler. | Open Subtitles | الفتيات الثلاث في هذه الجموعه لن ينتقلوا للخلف |
üç kız On lu perini yener. | Open Subtitles | ثلاث ملكات تهزم عشرتين |
üç kız kardeşle büyüdüm ve on dört yaşıma kadar koruyucu taktım. | Open Subtitles | انا نشأت مع ثلاث شقيقات ولبست حامي قضيب حتى بلغت الرابعة عشرة |