"ülkenin yarısını" - Translation from Turkish to Arabic

    • نصف البلاد
        
    • نصف البلد
        
    Yapma, bu saatte çıkıp ülkenin yarısını araba sürerek mi geçeceksin yani? Open Subtitles هيا ، هل ستقطعين مسافة نصف البلاد الآن ؟
    ülkenin yarısını terk edemem. Open Subtitles أنا لا أقبل التخلى عن نصف البلاد لأى سبب
    ülkenin yarısını bir asırda kirletecek kadar atıktan. Open Subtitles ما يكفي لتلويث نصف البلاد .. لمدة 100 عام
    ülkenin yarısını ve prensesim olarak seni istedim. Open Subtitles أنا طلبت نصف البلد و أنتِ كأميرتي
    Eğer gemisini uçurmaya çalışırsa, patlayıp ülkenin yarısını yok edecek. Open Subtitles لكنه أحمق إذا ما حاول التحليق بهذه السفينة... فسوف تنفجر و تبيد نصف البلد...
    - İnsanlar çok yoğun ama ülkenin yarısını hallettik. Open Subtitles بها قليل من الناس حاد الطباع ولكن فعلا تحكمنا بخروج نحو نصف البلاد
    ülkenin yarısını yok etmeden Jenny'nin hayatını kurtarabiliriz. Open Subtitles نقوم بإنقاذ حياتها بدون تدمير نصف البلاد
    ülkenin yarısını hükümet karşıtı yapabiliriz. Open Subtitles يمكننا أن نُؤَلِّب نصف البلاد على الحكومة
    "ülkenin yarısını dostlarına peşkeş çekti. Open Subtitles حتى أنه أعطى أصدقاءه نصف البلاد
    Devrimciler ülkenin yarısını kontrol ediyor, Open Subtitles الثوار سيطروا على نصف البلاد
    Gerçekten, senden nefret ettiğim ve acı çektirmek istediğim için mi ülkenin yarısını uçarak geldim ve seni doğuya süreceğim? Open Subtitles أتظنين حقاً أنني عبرت نصف البلاد كي أعيدك إلى الشرق لأنني (أكرهكِ) ! و أريدُ أن أشاهدكِ تعانين ؟
    Onun için hem ülkenin yarısını fethettim hem de Lord Yu'yu yendim. Open Subtitles فتحت نصف البلاد له وسحقت اللّورد (يو).
    O lanet meteor, ülkenin yarısını götürmüştür. Open Subtitles هذا النيزك اللعين ربما اخذ نصف البلد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more