"üstüne üstlük" - Translation from Turkish to Arabic

    • وفوق كل
        
    • وعلاوة على
        
    • وعلى رأسها
        
    • مني بها اللاعبين
        
    • بقيادة عليا
        
    Üstüne üstlük hem tıp hem de hukuk diploması varmış. Open Subtitles وفوق كل ذلك, يحمل شهادة في الطب والقانون
    Üstüne üstlük, anne babam arabama GPS takmaya karar verdiler böylece her kahrolası hareketimi izleyebilecekler. Open Subtitles وفوق كل شيء, أبواي قرّرا وضع جهاز تحديد المواقع في سيّارتي. حتى يتمكنا مِن تعقّب كل حركاتي.
    Üstüne üstlük bir bebeğin olacak. Open Subtitles أنتِ تعيشين حياتك علناً ووفق شروطك الخاصة وفوق كل ذلك فستحظين بطفلاً
    Duygularımız ve hislerimiz adeta sınırsız bir çeşitlilik içinde, Üstüne üstlük hepimiz birbirimizden farklıyız. TED نحن نملك ما يقارب مدىً غير محدود من المشاعر، وعلاوة على ذلك، نحن كلّنا مختلفون.
    Üstüne üstlük sevgilim Sam her yeri kırıp dökerek evimizi yepyeni ve esrarengiz bir şekle sokmaya çalışıyor. Open Subtitles وعلاوة على كل هذا , حبيبى سام يبدو أنه يهدم منزلنا ويعيدبنائهمرة أخرى لكن فى هيئة جديدة و غامضة نوعا ما
    Üstüne üstlük Piotrek'in annesi de vefat etti. Open Subtitles وعلى رأسها جميعا ً : وفاة والدة بيوتريك
    Üstüne üstlük sakatlıklarla başları dertte.. Open Subtitles انما يحزنني فقط هو الاصابات التي مني بها اللاعبين
    3'üncü Ordu Almanlarla savaşmaktan bıktı usandı komutanları aksi, benzin kalmadı Üstüne üstlük, hava da açmıyor. Open Subtitles لقد سئمت من قيادة الجيش الثالث ... وقتال الألمان بقيادة عليا ... .
    Üstüne üstlük Komançiler gidip atları almışlar bu yüzden çok açtı ve çılgına dönmüştü. Open Subtitles وفوق كل هذا، قاموا هنود بسرقة خيول لقد كان جائعاً ويشعر بالهذيان،
    Ve Üstüne üstlük, Daniel Emily'nin hayatını kurtardı, ve biz onun itibarını yerle bir ettik. Open Subtitles وفوق كل هذا دانييل أنقذ حياة إيميلي ولقد أفسدنا سمعته
    Üstüne üstlük yaygara koparmandan hoşlanmıyorum. Open Subtitles وفوق كل هذا لا أحب أن تكبّر الموضوع
    Üstüne üstlük, neye benzediğini hiç kimse bilmiyor. Open Subtitles وفوق كل هذا... لا يعلم أحد تحديداً كيف شكله، فهو لا يظهر وجهه أبدأً للعلن.
    Bir de Üstüne üstlük bu mekânı ailesi işletiyor. Open Subtitles وعلاوة على ذلك، هناك عائلة تدير هذا المكان.
    Üstüne üstlük, bir de kız arkadaşın var. Open Subtitles وعلاوة على ده بقى عندك البت بتاعتك
    Üstüne üstlük örgütlü soygun çetesi. Adam gözaltında Bud. Open Subtitles وعلى رأسها تنظيم عصابة سرقة.
    Üstüne üstlük sakatlıklarla başları dertte.. Open Subtitles انما يحزنني فقط هو الاصابات التي مني بها اللاعبين
    3'üncü ordu Almanlarla savaşmaktan bıktı usandı komutanları aksi, benzin kalmadı Üstüne üstlük, hava da açmıyor. Open Subtitles بقيادة عليا ... . ... بدون غازولين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more