"üvey annem" - Translation from Turkish to Arabic

    • زوجة أبي
        
    • زوجة أبى
        
    • زوجة والدي
        
    • أمي بالتبنّي
        
    • أمي غير
        
    • زوجة ابى
        
    • زوجةُ
        
    Hiç yoktan, Üvey annem geldi aklıma. Kendini damdan aşağı attı beyaz elbiseleriyle. Open Subtitles أنا أتذكر زوجة أبي كيف أنها قفزت من سطح المنزل
    Üvey annem ben oradayken hep benim hakkımda konuşur. Open Subtitles زوجة أبي دائما تتكلم عني عندما اكون هناك
    İkiz kızları Brianna ve Gabrialla Üvey annem ile birlikte gelmişti Open Subtitles مع زوجة أبي الجديدة جاءت ابنتاها التوأم ديانا و كابرييلا
    Babam eski arabasını bana verecekti. Ama cadı Üvey annem Tricia kendininkiyle kaza yaptı. Open Subtitles لقد كان أبى سيعطينى سيارته القديمة لولا أن قامت زوجة أبى العاهرة بتحطيم سيارتها
    Sevgilim babamı vurdu, ve sonra Üvey annem sevgilimi vurdu. Open Subtitles أجل لقد أطلق حبيبي النار على والدي و بعدها أطلقت زوجة والدي النار على حبيبي
    Babam bir vasiyet bırakmadığı için Üvey annem herşeyi aldı, Open Subtitles بما أن والدي لم يترك وصية فقد أخذت زوجة أبي كل شيء
    Üvey annem onu askeri okula göndermişti. İki gün devam etti sonrasında kaçtı. Open Subtitles قامت زوجة أبي بإرساله إلى مدرسة عسكرية بقي هناك يومين و من ثم هرب
    Ben gençken Üvey annem çok şanslı olduğumu söylemişti. Open Subtitles عندما كنت شابة ، أخبرتني زوجة أبي أنني كنت محظوظة جداً
    Üvey annem bu baharda loğusaydı ve beni avucuna aldı. Open Subtitles زوجة أبي أخذتني هذا الربيع و هي بين حملين
    Üvey annem ameliyat sırasında Dr. Harrison'a yardım etmeme gayet sevinmiş. Open Subtitles أن زوجة أبي روضت نفسها على مساعدتي للطبيب هاريسون عندما أدى العملية
    Üvey annem, o zamanlar babamın sekreteriydi, kahvesine uyku ilacı koydu ve onu göldeki kayığa bindirdi. Open Subtitles أعتقد بأن زوجة أبي كانت سكرتيرة أبي وضعت حبوب منومة في القهوة فحملتها خارجا في البحيرة على القارب
    Ama Üvey annem, babaannem ve babam iğneyi benim batırdığımı söylediler. Open Subtitles ولكن زوجة أبي ، وجدتي ، ووالدي ظنوا أني قمت عمدًا بذلك
    Birkaç yıl önce, Üvey annem yalan beyanname verdi ve masum bir adam hapse girdi. Open Subtitles قبل عدة سنوات قامت زوجة أبي ..بالحلف زوراً مما تسبب في إدخال رجل برئ في السجن
    Üvey annem gibi davranma. Önceden de nefret ederdim, şimdi de ediyorum. Open Subtitles توقفي عن التصرف وكأنك زوجة أبي كرهت ذلك في الماضي ، ولا أكره ذلك أقل حالياً
    Babam öldüğüne göre sen hâlâ cadı Üvey annem mi oluyorsun yoksa yalnızca cadı yönetici ortak mısın? Open Subtitles أم , و الآن بعد أن ذهب والدي , هل لا تزال زوجة أبي الشريرة أو مجرد شريكة إدارة شريرة ؟
    Üvey annem Canyon Ranch'te. Open Subtitles . حسناً , زوجة أبى فى مزرعة الوادى
    Catherine, Üvey annem, çok kıskanıyor. Open Subtitles (كاترين) ، زوجة أبى
    "Sevgili Üvey annem bunu okuduğun sırada, ben ölmüş olacağım." Open Subtitles زوجة والدي العزيزة''، ''.لدى قراءة هذا، سأكون ميّتة
    Üvey annem. Open Subtitles إنها زوجة والدي
    Üvey annem sosyal hizmetlerde çalışıyor. Ve evde bir sürü çocuğa bakılıyor. Open Subtitles أمي بالتبنّي, تعمل في السلك الإجتماعي ولدينا الكثير من الأبناء المتبنّون في البيت
    Üvey annem kardeşime hamile kalınca neredeyse binlerce hediye almıştı. Open Subtitles عندما حملت زوجة ابى كانت لها مليون هدية من هذا
    Bu, Üvey annem Bren, tamamen köpeklere takmış durumda. Open Subtitles تلك زوجةُ أبّي برن، هو هوّستْ الكلابُ بالكامل.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more