"üvey baban" - Translation from Turkish to Arabic

    • زوج والدتك
        
    • زوج أمك
        
    • زوج امك
        
    • زوج أمّكَ
        
    • زوج أمّك
        
    • إنه زوج
        
    • زوج أمكِ
        
    Umarım Üvey baban da mutlu olur derken ne demek istedi? Open Subtitles ما الذي قصدته بقولها أن زوج والدتك سيكون سعيدا بحضورك الحفل؟
    İşte bu yüzden Üvey baban Batı Virginia'nın en büyük ayyaşı. Open Subtitles لهذا زوج والدتك هو أكبر سكير فى وست فيرجينيا
    Üvey baban bundan kimsenin haberi olmayacağını söylemedi mi? Open Subtitles ألم يقل زوج والدتك أنه لن يعرف أحد بالأمر؟
    Üvey baban olarak, sana çocuk gibi davranmak doğal hakkım. Open Subtitles و بصفتى زوج أمك ...لى مطلق الحرية فى معاملتك كطفلة...
    Oh, hey, Marissa, gerçekten Üvey baban için üzgünüm gazetelerden okudum da. Open Subtitles ماريسا، حزنت لما قرأته عن زوج أمك في الصحف اليوم
    Eğer baban, Üvey baban olacak insanı, onaylamasaydı, Open Subtitles اذا لم يوافق على الرجل الذي سيكون زوج امك
    Aslında Üvey baban Elena'ya hiç tecavüz etmedi, değil mi? Open Subtitles في الحقيقة، زوج أمّكَ لم يغتصبَ إلينا ابدا، أليس كذلك؟
    Umarım Üvey baban da mutlu olur. Open Subtitles و أنا متأكدة من أن زوج والدتك سيكون سعيدا أيضا
    Üvey baban tam bir baş belası gibi görünüyor. Open Subtitles يا رجل، يبدو زوج والدتك أحمقا ماذا عن والدتك؟
    Asıl soru, Üvey baban annenin yalancı bir fahişe olduğunu öğrendiğinde ne söyleyeceği? Open Subtitles السؤال الأهم، ماذا سيقول زوج والدتك عندما يكتشف أن أمّكِ عبارة عن ساقطة مخادعة
    Üvey baban, onların dünyada var olduklarını hiç kimse bilmiyorken direnişi başlatan kişiydi. Open Subtitles أسّس زوج والدتك مقاومة ضد "الزائرين" قبل أن يعرف أي أحد بوجودهم هنا
    Yakın gelecekteki Üvey baban torpil yapacak ve o koca kıçını yukarıya çıkarmana yardım edecek. Open Subtitles زوج والدتك المستقبلي سيسحب بعض الخيوط ليدفعك إلى أعلى سلم النجاح
    Üvey baban davasını savundu. Geri adım atmadı, kaçmadı da. Open Subtitles دافع زوج والدتك عن قضية، لم ينسحب أو يهرب.
    Üvey baban davasını savundu. Geri adım atmadı, kaçmadı da. Open Subtitles دافع زوج والدتك عن قضية، لم ينسحب أو يهرب.
    Annen yeniden evlenene kadar. Üvey baban demir işçisiydi. Open Subtitles حتى تزوجت مجدداً, وكان زوج والدتك يعمل حداداً
    Şimdi senin Üvey baban olacağım... annen seninle... konuşmamı istedi... erkek erkeğe. Open Subtitles الآن و بما أنني اصحبت زوج أمك طلبتني والدتك أن اكلمك بخصوص بعض الاشياء رجل لرجل
    - Babam Üvey baban oluyor; üvey annemin başka eğlenceler bulduğunu düşünüyor. Open Subtitles أبي زوج أمك أيضاً، بالمناسبة يعتقد بأن أمنا لديها عشيق
    Üvey baban bayılıyor o şeye. Öldürür beni. Open Subtitles زوج امك يحب تلك الدراجة سوف يقتلني
    Tamam. Üvey baban hakkında konuşalım. Open Subtitles حسنا لنتحدث عن زوج امك.
    Bret, Üvey baban belediye başkanı değil mi? Open Subtitles بريت، ألَيسَ زوج أمّكَ رئيس البلدية؟
    Üvey baban, bir şeylerin yerini değiştirmiş ve onları bulmam gerekiyor. Open Subtitles زوج أمّك أضاع بضعة أشياء، وعليّ أن أجدها.
    Üvey baban! Tadına bakmak için ananı bekliyor. Beynin de kulakların kadar pislik tutmuş, Buchan. Open Subtitles إنه زوج أمك، ينتظر أمك ليضاجعها مُخك مشوّه مثل إذنك يا (بكن)
    Demek istediğim Üvey baban gibi bir herifin ağız kokusunu çekmek zorunda kalmayacaksın. Open Subtitles هذا يعني عدم حاجتك للاعتماد على أحمق مثل مثل زوج أمكِ لأجل سعادتك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more