Ondan sonra, tatli sirin sevgilin kuru bir üzüme dönüsür ne yazik ki. | Open Subtitles | لو تعدّت هذه المدّة، ستجفّ حبيبتك مثل حبّة العنب |
Herhangi bir aroma olabilir, yine de üzüme karşı daha çok zaafım var. | Open Subtitles | أيّ نكهة ستفي بالغرض، مع أنّي أحبّها بنكهة العنب |
Bir keresinde, bir üzüme sırf üzüm kurusuna dönmesin diye güneş kremi sürdüğünü görmüştüm.. | Open Subtitles | وانا قد رائيتك تضعين كريم واقي من الشمس على العنب لانك لا تريدينه ان يتحول الى زبيب |
Kuru üzüme alerjisi var ve hayatını çok sağlıklı bir şekilde geçiriyor. | Open Subtitles | لديه حساسه ضد الزبيب وهو يعيش بنمط الحياة الخضراء |
Sonra onları sularsın normal üzüme dönerler sonra da yaş üzüm satarsın. | Open Subtitles | ومن ثم تسقي الزبيب وثم تجعلهم يعودون ليصبحوا عنبًا ومن ثم تبيع العنب |
Çürümüş üzüme ne dersin? | Open Subtitles | بعض العنب الأخضر؟ |
üzüme bayılırım. | Open Subtitles | أنا أحب العنب . |
üzüme bayılırım. | Open Subtitles | - أحب العنب ... |
Biraz tuzlu su vererek kuru üzümü normal üzüme çevireceğiz. | Open Subtitles | سأقوم بحقن القليل من محلول ملحي... وسأجعل حبة الزبيب تبدو كحبة عنب بلمح البصر. |
Ben kuru üzüme bayılıyorum, o nefret ediyor. | Open Subtitles | أحب الزبيب وهو يكره الزبيب. |
Kuru üzüme benziyordu. | Open Subtitles | أصبح مثل الزبيب |
Buruşuk bir üzüme benzemek ister mi? | Open Subtitles | .تعلمين، أذبل مثل الزبيب |
Çocuklar kuru üzüme bayılır! | Open Subtitles | فالأطفال يحبون مذاق الزبيب! |