Muhtemel bir fail hakkındaki bir ihbar üzerinde çalışıyorum, ama bir kurbanımız yok. | Open Subtitles | أهلا، أنا أعمل على معلومات سرية على مجرم محتمل، ولكن ليس لدينا ضـحيه |
Yeni bir şey üzerinde çalışıyorum. Bir saniyen var mı? | Open Subtitles | أنا أعمل على خدعة جديدة هل لي ببعضٍ من وقتك؟ |
Yeni bir şey üzerinde çalışıyorum. Bir saniyen var mı? | Open Subtitles | أنا أعمل على خدعة جديدة هل لي ببعضٍ من وقتك؟ |
Üzgünüm, insanların yüz ifadelerini ifade etmek zorunda kalmayacağı bir icat üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | آسف، ذلك شيء لا أزال أعمل عليه لذلك لست مضطرًا لعرض تعابير الوجه |
Kulağa hoş gelmediğini biliyorum, ama bir hikaye üzerinde çalışıyorum ve güvenilir kaynağa göre bir tehdit söz konusu. | Open Subtitles | انا اعرف كيف يبدو كلامي ولكن انا اعمل على قصة ما وهناك مصدر موثوق يدعي ان هذا يشكل تهديدا |
Bir hikaye üzerinde çalışıyorum hapisteki bir adamla ilgili. | Open Subtitles | تلك القصة التى أعمل عليها حول رجل فى السجن. |
Bana iyi bir fikir gibi gelmiyor. Kitap üzerinde çalışıyorum. Bütün enerjimi alıyor. | Open Subtitles | أنا أعمل على ذلك الكتاب وتعرفين يأخذ الكثير من طاقتي |
Şimdiki birçok buzulbilimci gibi buzulların gelecekte deniz seviyesinin yükselmesine ne kadar katkıda bulunacağını tahmin etme problemi üzerinde çalışıyorum. | TED | وكمعظم علماء الجليد حالياً، أنا أعمل على مشكل تقدير المدى الذي سيساهم به الجليد في رفع مستوى البحر مستقبلاً. |
Bir vaka üzerinde çalışıyorum ve düşündüm ki bana yardım edebilir. | Open Subtitles | أنا أعمل على قضية وفكرت ربما يساعدني فيها |
Aynı şeyler. Yazmaya çalışıyorum. Bir oyun üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | المعتاد، كما تعلمين.أحاول الكتابة أنا أعمل على كتابة مسرحية |
O iki gün önce bitti. Romanlaştırma üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | كلا، كلا، لقد أنهيت ذلك منذ يومين أنا أعمل على تحويل الرواية إلى فيلم |
Hayır, bir sistem üzerinde çalışıyorum. Arayan kimdi? | Open Subtitles | كلا، أنا أعمل على نظام، من كان على الهاتف؟ |
Her gün burada ne üzerinde çalışıyorum sanıyorsun? | Open Subtitles | برأيك ما الذي كنتُ أعمل عليه هنا في كلّ يوم؟ |
Geç oldu. Gitmeliyim. Yeni şutum üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | انا متأخر علي الذهاب انا اعمل على شيء جديد في المكتب |
Bebeğim tamam, üzerinde çalışıyorum. Sana söz veriyorum bu hafta sonu hiçbir problem çıkmadan bitecek! | Open Subtitles | أنا أعمل عليها أعدك أن نهاية هذا الأسبوع ستكون بلا مشاكل |
Ne oluyor? üzerinde çalışıyorum dostum. | Open Subtitles | أنا أعمل على ذلك يا رجل و زوايا الجادة أيضا |
Bir proje üzerinde çalışıyorum, umarım sen de ilgilenirsin. | Open Subtitles | إنني أعمل على هذا المشروع. إنني آمل أن تكون مهتما بالقيام به |
Tek kişilik grubuma uyacak yeni imajım üzerinde çalışıyorum; | Open Subtitles | نعم, لقد كنت أعمل على ستايل خاص لي يتناسب |
Bazı şeyler üzerinde çalışıyorum Ama bu tek başıma yapmam gereken birşey. | Open Subtitles | أنا أعمل في بعض الأمور لكن هنالك أمورٌ يجب أن أفعلها لوحدي |
Dinle, büyük şeyler yapacağız. Şu an onun üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | اسمع، هناك شيء كبير يجري إنّي أعمل على شيء كبير حقاً |
Evet. Üç boyutlu ortamlar için bağımsız görüntü ölçeklendirme üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | نعم, انني اعمل على ضبط حجم الرسوم المتحركة في البيئات الغنية |
Birkaç kez kaçtı fakat yeni bir şey üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | ،فرّ أكثر من مرة ولكني سأعمل على هذا الشيء |
Şimdi güvenlik şirketiyle konuştum. Güvenlik üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا بصدد الحديث عن ذلك أَعْملُ على أسس أمنية الآن |
Tüm o zevkler içinde seksi ve yemeyi kontrol altına almış durumdayım ama inan kendim bunlar üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | كل المتع التي احصل عليها من الجنس وتناول الاطعمة تحت السيطرة أنا اعمل على تحسين نفسي, ثق بي |
üzerinde çalışıyorum. Her ihtimale karşı, bunun onu mutlu edeceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا أعمل على الأمر ولكن فقط للإحتياط لا أعتقد أن هذا سيبقيها سعيده |
Ben bu oyun üzerinde çalışıyorum yıllardır. | Open Subtitles | أنا كنت اعمل على هذه اللعبة طوال السّنة. |