Yurt dışında okunacak 3. sene yerine, ıslah evlerine yolculuk yapıyorlar. | TED | وتكون أول سنة لهم في الخارج رحلة إلى منشأة إصلاحية تديرها الدولة. |
Bir ıslah kurumunda on yıllık bir cezaya mahkum edildim. | TED | حكم علي بعقد من العقاب في مؤسسة إصلاحية. |
Davet edildiğim yer Pensilvanya'daki Chester Eyalet Islah Evi'ydi. | TED | كانت ولاية تشيستر المؤسسة الإصلاحية في ولاية بنسلفانيا. |
Islah evine giremem. Benim gibi çocukları değiş tokuş için kullanırlar. | Open Subtitles | لا يمكن أن أدخل الإصلاحية فهم يستخدمون أمثالي كعُملة |
Kendini ıslah edip örnek bir mahkum iyi bir insan olman. | Open Subtitles | لكى تعيد تأهيل نفسك لتصبح سجين نموذجى إنسان أفضل |
Büyükşehir Islah Merkezine, hoş geldiniz der. | Open Subtitles | في مركز متروبوليتان الإصلاحي في مدينة شيكاغو |
Bu rapora dayanarak sizi, ıslah bölümünün gözetiminde... üç yıl hapis cezasına çarptırıyorum. | Open Subtitles | بناءً على على ما ورد في هذا التقرير، حكمت عليك بالسجن مدة ثلاث سنوات. في سجن دائرة الإصلاح. |
30 Haziran 2006'da, Sandra bir kadın cezaevine, Beth ise bir çocuk ıslah evine gönderilmiştir. | Open Subtitles | في يوم 30 يونيو 2006 ، تم إرسال ساندرا إلى إصلاحية النساء الفيدرالية و تم إرسال بيث الى مركز إعتقال الشباب |
Bu demek oluyor ki eğer bunu ciddiye almazsan, ...mahkemeye geri dönersin, ...ve çocuk ıslah evine gönderilirsin. | Open Subtitles | وهذا يعني أنه إذا كنت ترفض أن تأخذ على محمل الجد ، سوف يعود إلى المحكمة وسوف يتم إرسالها إلى إصلاحية. |
Son dört yılını Tallahassee ıslah evinde geçirmiş. | Open Subtitles | قضت أربع سنوات في إصلاحية "تالاهاسي" النسائية |
Bu durumda Federal Islah Dairesi sanırım. | Open Subtitles | أعتقد في هذه الحالة الإدارة الإتحادية للخدمات الإصلاحية. |
Hiçbir fikrim yok. Islah evinde mi? | Open Subtitles | ليسَ لدى أدنى فكرة , فى الإصلاحية ؟ |
İçlerinde "Hixson Islah Evi" yazıyor. | Open Subtitles | في الداخل يوجد ختم "مرفق الإصلاحية في "هيكستون |
Asıl gerçek, bir ibnenin asla ıslah edilemeyeceğidir. | Open Subtitles | الحقيقة هي انه يستحيل اعادة تأهيل الشواذ |
O alkol kullanımı ile alakalı bir suç yüzünden cezasını çekiyordu ve kızda onun ıslah olmasında ona yardım ediyordu. | Open Subtitles | كان يقضي حكم عقوبة لجريمة متعلقة بالكحول وهي ساعدته لإعادة تأهيل نفسه |
Cape Vincent Islah Merkezi'nde 3 yıl. | Open Subtitles | ثلاث سنوات لتبدأ فورًا في مركز كيب فنسنت الإصلاحي |
Hapiste ya da ıslah evinde kalanlar. | Open Subtitles | الكثير من الناس في مدرسة الإصلاح أو السجن |
Çocukken dayak yedik, görmezden gelindik, sürekli ıslah evine girip çıktık. | Open Subtitles | تمَ ضربُنا عندما كُنا صغاراً، و أُهملنا كُنا ندخُل و نخرُج من سجن الأحداث طوالَ الوقت |
Bu şiddet kültürü gençleri alıyor, düşman ortamına koyuyor ve ıslah memurları olagelen her şeye oldukça fazla müsaade ediyorlar. | TED | ثقافة العنف هذه تزج بهولاء الشباب وتضعهم في بيئة عدائية، ويسمح ضباط السجون بحدوث أي شيء وكل شيء. |
Islah edilebileceğimi sanmıyordum ama sanırım ekstra yatağa ihtiyaçları vardı. | Open Subtitles | لم أعتقد أنني شخص يخضع لإعادة التأهيل لكن أظنهم احتاجوا لأسرّة اضافية |
Aşkı hiçbir zaman bitmedi ne koruyucu ailelerde ne de ıslah evinde. | Open Subtitles | ولم يتوقف شيئاً من هذا ليس في بيت نشأتها او في الاصلاحية |
Wentworth Islah Merkezi içinden bir kaynağımız Erica Davidson'ın burada uzun süre kalmayı düşünmediğini bildirdi. | Open Subtitles | مصدر من داخل اصلاحية وينتورث توحي بأن اريكا دايفيدسون لن تبقى لوقت طويل |
Bu ziyaretin, Kaliforniya Islah Bölümü tarafından onaylanmadığını farz ediyorum. | Open Subtitles | أفترض أن هذه الزيارة لم تُقر من قِبل إدارة سجون "كاليفورنيا". |
En azından ıslah evinden daha iyi. | Open Subtitles | على الأقل انه أفضل مما يقدمونه في ال جوفي |
Cinayete teşebbüsle itham edilen o adam bir ıslah evine gidecek. | Open Subtitles | هذا الرجل متهم بجريمة قتل متجه إلى سجن للأحداث |
Sevgili Martin, Oswald Devlet Islah Tesisi müdürlüğümden istifa ediyorum, yerime birisi bulunana kadar görevimdeyim. | Open Subtitles | عزيزي (مارتين)، أستقيل من منصبي كآمِر لإصلاحية (أوزولد) |
Asla. Islah olmak için kanlı canlı bir nedenin var. | Open Subtitles | .ـ مستحيل .ـ لديك هنا سبب قوي لإعادة تأهيلك |