"ıvır" - Translation from Turkish to Arabic

    • الخردة
        
    • التفاهات
        
    • تافهة
        
    • الحلي
        
    • الخردوات
        
    • الخرده
        
    • الأشياء التافه
        
    Sadece bu ıvır zıvırı yol boyunca taşımak istemedim. Open Subtitles لم اكن لاحمل تلك الخردة معنا طوال الرحلة
    Evin eski sahiplerinden kalan bir sürü ıvır zıvırın arasında buldum. Open Subtitles ‫في بين الخردة المتراكمة للمالكين السابقين
    Eşit olmayan duvarlara ve etraftaki ıvır zıvıra rağmen ses kulağa gerçekten baya iyi geliyordu. TED برغم الحوائط الغير منتظمة و التفاهات المبعثرة في كل مكان كان الصوت فيها جيداً للغاية.
    Bu ıvır zıvır şeyler yüzünden işimden gücümden oldum. Open Subtitles عندها توقفت عن الإهتمام بمثل تلك التفاهات
    Eğer bunlar size çok güzel geldiyse. Elimde ıvır zıvır da var. Open Subtitles لو ترون أن هذه السلع فائقة الروعة فعندي أشياء تافهة.
    - ...annem sana o ıvır zıvırları bıraktı... Open Subtitles الذي جعل والدتي تترك لكِ هذه الحلي كبقية عقاراتي،
    Ve arkada da abur cubur ve ıvır zıvırlar için ya da diğer yarışmacıların tekerlerine atmak için raptiye koyacağın sepetin var. Open Subtitles و هناك سلة بالخلف لأجل الخردوات او الأطعمة الخفيفة او دبابيس صغيرة لترميها تحت عجلات منافسيك
    Bu ıvır zıvırlardan kurtulmak zorundasın. Bu gerekli. Open Subtitles -الضروريات , تتزكرى أنتى يجب أن تتخلصى من هذه الخرده
    Aynı ıvır zıvıra bakma işi, ha? Open Subtitles لقد سئمتم من النظر الي هذه الخردة كل يوم ، اليس كذلك ؟
    Onca ıvır zıvırın arasında bulduğuna göre muhtemelen Yaşlı Fikejz'in arkasında bıraktıklarıdır. Open Subtitles اذا كانت بين كل تلك الخردة تلك الأشياء القديمة التي تركها فنكيجز وراءه
    Mağaranın bu kısmındaki tüm ıvır zıvırı kaldırmanızı istiyorum. Open Subtitles حسناً, أريدكم أن تنقلوا كل هذه الخردة مِن الجانب الآخر إلى هنا
    Kelepir el yapımı mobilyalar yerine bir senede dökülen ıvır zıvırları kim almak ister ki? Open Subtitles سنة بعد الخردة تلك شراء يريد الذي اعني,من انا انتاجها من مستعمل اثاث على تحصلي انت عندما التجارة؟
    Bütün bu ıvır zıvırdan bıktım artık. Open Subtitles و تتمنى لو كنت ميتا لقد تعبت من كل تلك التفاهات
    Onun yerine bir sürü ıvır zıvır bulduk. Önemi yok. Open Subtitles كنت أبحث عن ورم جميل و بدلاً من هذا نرى تلك التفاهات
    İnsanların bu ıvır zıvırları alacaklarını mı sanıyorsun? Open Subtitles هل تظنين أن الناس سيقبلون على شراء هذه التفاهات ؟
    Filmden önce gösterilen film ıvır zıvırlarını kaçırmak istemiyorum. Open Subtitles لا أريد أن أفوت فيلم على أمور تافهة قبل الفيلم
    Filmden önce gösterilen film ıvır zıvırlarını kaçırmak istemiyorum. Open Subtitles لا أريد أن أفوت فيلم على أمور تافهة قبل الفيلم
    Fanatikleri yeni bir delil olduğunu iddia ederek bana ıvır zıvır gönderiyorlardı. Open Subtitles العشاق المهوسين دائماً يرسلون أشياء تافهة يدعون أنها أدلة جديدة.
    Issız bir adada yaşayan birine göre oldukça fazla ıvır zıvırın var. Open Subtitles لديكِ الكثيرُ من الحلي بالنسبة لجزيرة مهجورة.
    Değersiz ıvır zıvırlardan bahsetmiyorum. Open Subtitles أني لا أتحدث عن الحلي الرخيصة و المجوهرات
    Bir sürü ıvır zıvır vardı, heryerde. Open Subtitles أعني أنه كان هناك الكثير من الخردوات, و قد ملأت المكان فحسب
    Bence istifçilik konusundaki dokunaklı bir simge ve diğer ıvır zıvırlarla birlikte onu da bağışlıyoruz. Open Subtitles إنه دليل قوي على التكديس، وسنتبرع به مع باقي هذه الخردوات.
    Ambardaki ıvır zıvırlarla at gitsin. Open Subtitles وارميها مع بقيه الخرده في الحظيرة
    İşte size para, gidip işe yaramaz ıvır zıvırlardan alın. Open Subtitles هيّا خذو ابعض النقود و أشتروا .بعض الأشياء التافه هُنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more