"şahit oldum" - Translation from Turkish to Arabic

    • لقد رأيتُ
        
    • شهدت
        
    • شهدتُ
        
    • رأيت
        
    • وشهدت
        
    • شهِدتُ
        
    • رأيتُ أيّ
        
    • رأيتُ ذلك
        
    Nice erkeğin, ne kadar büyük ve şanlı olurlarsa olsunlar aşktan zerre anlamadıklarına şahit oldum. Open Subtitles لقد رأيتُ كيف أن الرجال أصبحوا عُظماء لكنهم أبداً لم يفهموا أو يعرفوا الحب
    Bak, bu işin senden daha güçlü adamları eskittiğine şahit oldum, şampiyon. Open Subtitles انظر ، لقد رأيتُ هذه العمل يهزم كثيراً من الرجال يفوقنك قوة بكثير
    Ben de iddia makamınca yapılan görevi suiistimal vakalarına şahit oldum. Open Subtitles انا شهدت بنفسى سوء سلوء الادعاء ماذا تقصدين، سيادة القاضية ؟
    1979'da hayatımın ilk askeri darbesine şahit oldum. TED في عام 1979م، شهدتُ بنفسي أول إنقلاب عسكري.
    Babamın fiziksel olarak karşısındakine hesabı itelediğine bizzat şahit oldum. Open Subtitles لقد رأيت والدي يلقي بشكل بدني شيكاً نحو الشخص الاخر
    Üvey annesi ve üvey kardeşlerinin ona nasıl davrandığına gözlerimle şahit oldum. Open Subtitles وشهدت عن كثب ...كيف كنّ يعاملنها زوجة أبيها وأختيها الغير شقيقتين
    Sasuke-kun, rüzgarının seni nereye götüreceğini görmek istemiştim ama yeteri kadar şahit oldum. Open Subtitles ساسكي... أردتُ أن أرى إلى أين ستهُبّ بكَ ريحك... لكنّي شهِدتُ ما يكفي
    Regina, hayatın sana neler yaptığına şahit oldum. Open Subtitles -ريجينا)، رأيتُ أيّ حياة أُجبرتِ عليها)
    İnsanların asla eve dönmeyenleri uzun süreler beklediğine çok şahit oldum. Open Subtitles لقد رأيتُ ذلك في كثير من الأوقات، الناس ينتظرون الناس الذين لا يعودون لمنازلهم أبداً
    Belki de polisi aramalıyız. Bu duruma yüzlerce kez şahit oldum. Bir ilişki üzerine çalışmak çok zor bir şeydir. Open Subtitles لقد رأيتُ هذا مئات المرات، العمل على إصلاح العلاقة أمر صعب.
    Bu adamların bir şemsiyeden, parabolik mikrofon yaptıklarına şahit oldum. Open Subtitles لقد رأيتُ هؤلاء الأشخاص يبنون ميكروفوناً مُتنصّتاً من مظلّة.
    Ama birkaç yıl sonra, okulumdan sonraki ilk işimde birçok saygısızlığa şahit oldum ve saygısızlığı yaşadım. TED لكن بعد مرور عامين، شهدت وواجهت الكثير من الفظاظة في أول وظيفة لي بعد تخرجي من الكلية.
    Sonra, düşman gruplar arasındaki çatışmalarda, onlar gibi çocukların birbirlerini öldürdüklerine şahit oldum. TED بعدها بقليل شهدت فتيانًا يقتلون بعضهم البعض في صراعات بين المجموعات المتناحرة.
    Erkek ve kız kardeşlerimin güvenlik güçleri tarafından sürekli durdurulup üstlerinin aranmasına şahit oldum. TED شهدت أخي وأقربائي أثناء توقيفهم وتفتيشهم المستمرين من قبل السلطات.
    Bir soyguna şahit oldum, yere düşen sergi üzerinde parmak izlerim bulunduğundan dolayı soygunu benim yaptığımı düşünüyorlar. Open Subtitles شهدتُ سرقة ويعتقدوا أنه بسبب بصماتي على العارضة التي كانت ملقاة، أنني من فعلها
    Gerçek Abraham Lincoln olmasam da bu akşam siyahî bir adamın korkunç bir ilişkiden azat oluşuna şahit oldum. Open Subtitles اتا ربما في الحقيقة لا اكون ابراهم لينكولن لكنني شهدتُ تحرر رجل اسود الليلة
    İkinci kaidenin ihlâline bizzat gözlerimle şahit oldum. Open Subtitles لقد شهدتُ هذا بأم عيني والذي يعتبر إنتهاك إلى الإتفاقية الثانية.
    Sadece bu gece iki çocuğumun bir avcı tarafından öldürülmesine şahit oldum. Open Subtitles فقط في هذه الليلة رأيت اثنين من أتباعي يُذبحون من قبل الصيادين
    Bu kanunları biliyorum çünkü bir kaç arkadaşın ve diğer gezginlerin şuç denen bu şeylerden dolayı hapishaneye götürüldüğünü veya uyarı aldığına şahit oldum. TED أنا أعلم عن تلك القوانين لأنني رأيت أصدقاء ورحّالة آخرين سحبوا إلى السجن أو تلقوا دعوات بارتكاب ما سمّي بجرائم.
    Oraya oturdum ve bu haksızlığa şahit oldum. Open Subtitles لقد جلست هناك وشهدت هذا الظلم
    Güneşin yüzeyinde yürüdüm o kadar küçük ve hızlı olaylara şahit oldum ki meydana geldiklerini söylemek bile çok güç... Open Subtitles لقد مشيت على سطح الشّمس شهِدتُ أحداث في ...غاية الدقّة والسرعة ...تجعلني أتساءل إن كان قد حدثت حقاً
    Regina, hayatın sana neler yaptığına şahit oldum. Open Subtitles -ريجينا)، رأيتُ أيّ حياة أُجبرتِ عليها)
    Chil-Chun muharebesinde ne kadar vahşi ve kötü olduklarına bizzat şahit oldum! Open Subtitles رأيتُ ذلك بنفسي في معركة (تشيل-شون) رأيتُ كيف غدوا ذو شراسة وشرٌّ مفرط!

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more