| Tabii ki hayır. Araştırdım, şehir dışındaymış. | Open Subtitles | بالطبع لا ، تحققت من ذلك إنه خارج المدينة. |
| Ama karısı o hafta sonu şehir dışındaymış. | Open Subtitles | بإستثناء ان زوجته كانت خارج المدينة لهذا الاسبوع |
| Doktor önümüzdeki bir kaç hafta şehir dışındaymış. | Open Subtitles | المسألة هي أن الدكتور خارج المدينة لبعض الايام |
| Bu hafta sonu kaç yargıç şehir dışındaymış, duysan inanamazsın. | Open Subtitles | لن تصدق كم من قاضي خارج البلدة هذا الأسبوع |
| Tüm cinâyetler boyunca şehir dışındaymış ve iddiası da doğrulandı. | Open Subtitles | تبين انه كان خارج البلدة خلال عمليات القتل كلها و حجة غيابه مؤكدة |
| İlki, tüm hafta boyunca şehir dışındaymış. Federal Havacılık Kurulu uçuş kayıtlarını doğruladı. | Open Subtitles | الأوّل كان خارج الولاية طوال الأسبوع قائمة وكالة الطيران الفيدرالي أكّدت ذلك. |
| Bayan! İlk incelememizde şehir dışındaymış. | Open Subtitles | كانت خارج المدينة في التدقيق الأوّل، لكن ليلة مقتل ضحيّتنا، |
| Duyduğuma göre babaların şehir dışındaymış ve sen de evde tek başınaymışsın. | Open Subtitles | الشائعات تقول أن أبواكِ خارج المدينة وأنتِ وحيدة تماماً في بيتك |
| Ev sahipleri bir kaç aylığına şehir dışındaymış kız da onların evinde kalıyormuş. | Open Subtitles | و عائلة محلية قد سافرت خارج المدينة لبضعة أشهر و كانت ترعى المنزل لهم |
| Hayır, bugün sanat galerisini aradım ama hâlâ şehir dışındaymış. | Open Subtitles | كلا ، لقد اتصلت معرضه الفني اليوم و هو خارج المدينة. |
| - Hayır. Karısı değildi. şehir dışındaymış. | Open Subtitles | كلا، كلا، ليس الزوجة، كانت خارج المدينة. |
| şehir dışındaymış. Hırsızlığı bildirmemiş. | Open Subtitles | ،كانت خارج المدينة .لذا لم يُتم الإبلاغ عن السرقة |
| - Evdeymiş, yalnız, çünkü onun iki-zamanlı kocası şehir dışındaymış. | Open Subtitles | -كانت في المنزل وحدها لأن زوجها المزدوج كان خارج المدينة |
| Çünkü şehir dışındaymış ve uçuşu iptal olmuş. | Open Subtitles | لأنه خارج المدينة بسبب العمل وأُلغيت رحلة عودته |
| Ve bir müsabaka için şehir dışındaymış. | Open Subtitles | كان خارج المدينة في مباراة خارجية |
| Galiba oda arkadaşı şehir dışındaymış, sorun olmaz yani. | Open Subtitles | واعتقد ان زميلتها في السكن خارج البلدة لذلك لا توجد مشكلة |
| On gündür şehir dışındaymış. | Open Subtitles | هو كان خارج البلدة لأخيرين عشر أيام. |
| Kadın şehir dışındaymış tabii. | Open Subtitles | تزامن مقتله مع وجودها خارج البلدة. |
| - Oh, öyle mi? - Ailesi şehir dışındaymış. | Open Subtitles | وأبويها خارج البلدة ثانية |
| Maria'nın kaybolduğu gece şehir dışındaymış. | Open Subtitles | لقد كان خارج الولاية " ليلة فقدان " ماريا |
| Rattison da 19 ay önce şehir dışındaymış. | Open Subtitles | يَضِعُ Rattison أنْ يَكُونَ خارج البلدةِ في 19 شهرِ، |
| Mills'i teşhis etti ama kadının öldürüldüğü gece şehir dışındaymış yani... | Open Subtitles | لقد تعرف على ميلز ولكن ميلز كان خارج المدينه فى الليله التى قٌتلت بها,لذا |