"şehrin dışında" - Translation from Turkish to Arabic

    • خارج المدينة
        
    • خارج المدينه
        
    • أطراف المدينة
        
    • خارج البلدة
        
    • ضواحي المدينة
        
    Ve çoğu insan şehri terk edip, şehrin dışında yaşıyor. TED ومعظم السكان يغادرون المدينة، ويسكنون خارج المدينة.
    Beni kır evine götürmek istemişti, şu şehrin dışında olan. Open Subtitles كان يريد أن يأخذني إلى بيتهم الصغير خارج المدينة
    Ama Hot Rod ve Kup hala şehrin dışında. Open Subtitles ولكن هوت رود و كب لا يزالوا خارج المدينة
    James nöbetçiler şehrin dışında at sesleri duyduklarını söylüyorlar. Open Subtitles جيمس تقارير الحراسه تفيد بسماع خيول خارج المدينه مباشرة
    Ne garip tesadüftür ki, çok kısa bir süre önce şehrin dışında 6 merkez açıldı. Open Subtitles من المضحك أن تقول ذلك. تمّ افتتاح ستة منها على أطراف المدينة.
    Odaya giriş için şehrin dışında ayrı bir yol var. Open Subtitles يوجد مدخل آخر إلى الغرفة عن طريق فيض خارج البلدة
    şehrin dışında sıkışıp kalacağınızdan endişeleniyordum. Open Subtitles لقد كنت خائفا ان تكون قد وقعت فى شرك خارج المدينة
    şehrin dışında saldıranlarla aynı kişilerdi ve kamp ateşinde yanımıza gelen çocuk da aralarındaydı. Open Subtitles بالطبع لقد كانوا نفس الاشخاص الذين هاجمونا من قبل خارج المدينة وذلك الطفل الذي اتى الى مخيمنا الناري
    Biliyorsun, Fry, şehrin dışında ufak bir yerim var. Open Subtitles .. كما تعلم فراي لدي مكان صغير خارج المدينة
    Ve hemen şehrin dışında güvenli bir ev Burada oraya programlı bir harita var. Open Subtitles ولمنزل أمِن خارج المدينة توجد خطة مُعِدة لذلك
    Ve şehrin dışında ki şu terk edilmiş serayı hatırladım. Open Subtitles وتذكرت البيت الزجاجي المتروك خارج المدينة
    Şimdi dinle. şehrin dışında bir su deposu var. Open Subtitles والآن اسمع ، هناك مستودع خارج المدينة مباشرةً
    şehrin dışında oturuyor, aslında, tam buraya zıt yönde. Open Subtitles إنها تعيش خارج المدينة في الواقع، في الإتجاه المعاكس تماماً
    Burası şehrin dışında Umarım problem olmaz. Hayır, Bayan ... Open Subtitles المكان خارج المدينة, هل هناك مشكلة في ذلك
    Evet, romantik bir akşam yemeğine şehrin dışında bir yerde. Open Subtitles أجل، يمكن أن نحظَ بعشاء رومانسي لطيف قد يكون مطعماً خارج المدينة.
    Hemen şehrin dışında yaşıyorlar, yeni bebekleri oldu. Çok şeker bir şey. Open Subtitles يعيشون خارج المدينة,و لديهم طفل جديد انها لطيف حقاً
    Parasız kalmış yolcuların, güzel bir uyku çekebildiği şehrin dışında bir baraka. Open Subtitles إنّه كوخٌ خارج المدينة للمسافرين المفلسين حيث بإمكانهم أن يبيتوا.
    Şu anda devam eden üç günlük bir at şovu var şehrin dışında. Open Subtitles هناك 3 ايام كبيره لعروض الأحصنة خارج المدينة الآن
    şehrin dışında bir bar var. Open Subtitles هناك حانة رعاة بقر ذات طابع جنوبي خارج المدينة.
    Aynı işi şehrin dışında da yapabilirsin. Burası başlangıç noktası. Burası benim yerim.Bunu konuşmuştuk. Open Subtitles أرجوك، تستطيع فعل نفس الشيء خارج المدينه مالذي تفعله؟
    Binlerce insan şehrin dışında toplanmış. Open Subtitles يتجمع الآلاف, عالقين في أطراف المدينة.
    Bu bloklar partisi şu ana kadarkinin en iyisiydi-- çocuklar şehrin dışında olduğundakinden bile iyiydi. Open Subtitles مهرجان الحي هذا سيصبح أفضل مهرجان حصل قط... حتى أنه أفضل من ذلك المهرجان عندما كان الأولاد خارج البلدة.
    Savaşı, şehrin dışında tutmamız gerek. Open Subtitles نحتاج لان نبقي المعركة الى ضواحي المدينة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more