"şey bırakmadı" - Translation from Turkish to Arabic

• لم يترك

Her şey bir yalanmış! Bize hiçbir şey bırakmadı, çünkü hiçbir şey yokmuş.
الأمر برمته احتيال، لم يترك لنا شيء، لأنه لا يوجد شيء من الأساس.

Baban bize, ödenmemiş borçlardan başka şey bırakmadı. İyi biri bunları örtbas etti.
والدكِ لم يترك سوى إرثاً من ديون متوارية وراء اسم راقٍ.

Palavrayı keselim. Çünkü bana hiç bir şey bırakmadı.
دعك من هذا، لاني أعلم إنه لم يترك لي شيء

Katil arkasında hiçbir şey bırakmadı.
مُطلق النار لم يترك شيء خلفه لا بقايا رصاص

O bana bir şey bırakmadı. Ben neden ona bir şey bırakayım?
لم يترك لي شيئاً، فلماذا سأترك له شيئاً؟

O serseri hakkında mı? Bana hiçbir şey bırakmadı.
الفاشل ابن العاهرة ,لم يترك لي شيئاً

Bir cent bile almadın! Sana hiçbir şey bırakmadı!
لم تحصل على سنت واحد لم يترك لك شيئا

Şey, bırakmadı. Askıya aldı. Değil mi baba?
حسنا هو لم يترك هو أجّل , صح أبي ؟

Benim için bir not bırakmamasını... Anladım, fakat oğlu için de mi hiçbir şey bırakmadı, ya kızı için?
لم يترك ملاحظة من اجلي لكي افهم لكن.

Beyaz adam bize hiçbir şey bırakmadı!
الرجل الأبيض لم يترك لنا شيء

Ardında hiç bir şey bırakmadı.
لم يترك أيّ شئ خلفه.

Baban bize bir şey bırakmadı.
والدك لم يترك لنا شيئآ

Bana hiçbir şey bırakmadı, değil mi?
لم يترك لي أي شيء,أليس كذلك؟

- İhtiyar sana bir şey bırakmadı mı?
أبوك لم يترك لك شيئا ؟

Sana bir şey bırakmadı mı?
لم يترك لك أي شيء؟

Pekâlâ, Delroy bana fazla bir şey bırakmadı.
ديلروي " لم يترك لي الكثير "