Sonra da kabul edilebilir ya da normal bir şeymiş gibi seni büyütüyordu. | Open Subtitles | ثم أنجبتك كما لو أنه مقبول ، كما لو كان هذا طبيعي |
Şu kapıdan giren herkesin sanki hayatımdaki tek şeymiş gibi TGS'le ilgili konuşmak istemesini. | Open Subtitles | أن كل من يدخل من الباب, يريد الحديث عن البرنامج, كما لو أنه الشيء الحيد في حياتي. |
Sanki yapmayı tasarladığı şey utanç verici bir şeymiş gibi davranıyordu. | Open Subtitles | كان يتصرف كما لو أنه .بصدد فعل شيء مُخجل |
Eğer seni teselli edecekse sen çamuru bile iyi bir şeymiş gibi göstermeyi başarıyorsun Lemon Breeland. | Open Subtitles | و إذا كان فى ذلك أى تعزيه فأنت حتى تجعلين الطين يبدو رائعاً ليمون بريلاند |
Alçakça bir şeymiş gibi söyledin. | Open Subtitles | تجعلين الأمر قاسياً بكلامك هذا |
Aşkı sadece kendi kontrolüm ve rızam dışında başıma gelen bir şeydense, hayran olduğum biriyle ulaşacağım bir şeymiş gibi, farklı bir çerçeveye oturtmak, bana güç veriyor. | TED | إعادة صياغة الحب كشيء أتمكّن من خلقه مع شخص معجبة به، وليس كشيءٍ يحدث لي دون إرادتي أو موافقتي، هو شيءٌ مشجع. |
Kaybettiğin insanlarla konuşmak bana harika bir şeymiş gibi geliyor. | Open Subtitles | حسناً، تستطيع التحدث مع من فقدتهم من الناس يبدو ذلك كشيء رائع بالنسبة إليّ |
Dinle beni, büyük bir kayıp yaşadın sanki her zaman olan şeymiş gibi davranıyorsun. | Open Subtitles | استمع لي .. لقد حظيت لتوك بخسارة كبيرة و أنت تتصرف كما لو أنه العمل فقط كالعادة |
- Kötü bir şeymiş gibi konuştun. | Open Subtitles | ) يا إلهي، أنتم تقولون هذا كما لو أنه شيء سيّئ |
- Kötü bir şeymiş gibi söyledin. | Open Subtitles | -إنكِ تقولينها كما لو أنه أمر سيء |
Değerli bir şeymiş gibi. | Open Subtitles | كما لو أنه شئ غالي جداً |
- Sanki bu kötü bir şeymiş gibi söylüyorsun. | Open Subtitles | -أنت تقول هذا كما لو أنه شئ سئ |
Çok kötü bir şeymiş gibi konuşuyorsun. | Open Subtitles | تجعلين الأمور تبدو سلبية للغاية |
Vay canına, çok itibarlı bir şeymiş gibi söyledin. | Open Subtitles | رباه، تجعلين الأمر يبدوا محترماً للغاية |
Bundan sanki güzel bir şeymiş gibi bahsediyorsun. | Open Subtitles | أنت تجعلين هذا وكأنه أشبه بشيء جيد |
Çok kolay bir şeymiş gibi konuşuyorsunuz. | Open Subtitles | إنكِ تجعلين الأمر هيناً, |
Bu yapmayı unuttuğun ufak Bir şeymiş gibi görünmüyor. | Open Subtitles | ستخبرني بهـويـة هذا الرجل هذا لايبدو كشيء قـد تنسـاهـ |
Kulağa, yapmaman gereken bir şeymiş gibi geliyor. | Open Subtitles | ذلك لا يبدو كشيء مسموح لك فعله. |
Senin yapacağın bir şeymiş gibi geliyor kulağa. | Open Subtitles | حسنا , إنه يبدو كشيء كنت ستفعله |
Bana ilk buluşmada söylenmesi gereken bir şeymiş gibi geldi. Değil mi ama? | Open Subtitles | يبدو كشيء لابد من ذكره في الموعد الأول. |