"şişe şarap" - Translation from Turkish to Arabic

    • زجاجة نبيذ
        
    • قنينة نبيذ
        
    • قارورة نبيذ
        
    • زجاجة خمر
        
    • قناني النبيذ
        
    • قنينة النبيذ
        
    • زجاجة النبيذ
        
    • قارورة شراب
        
    • لزجاجة خمر
        
    • قنينة النبيذِ
        
    • قنّينة نبيذ
        
    • قنّينة نبيذٍ
        
    • وزجاجة نبيذ
        
    • قنينة من النبيذ
        
    • زجاجات نبيذ
        
    Fırtına kilerinde biraz konserve yiyeceğim var, belki bir şişe şarap bile vardır. Open Subtitles . . هناك بعض الطعام المعلب في مخزن العواصف و ربما زجاجة نبيذ
    Masada oyun oynuyor. Evet lütfen bir şişe şarap daha. Open Subtitles العاب الكومبيتر على مائدة الطعام نعم رجاءا زجاجة نبيذ اخرا
    Evet, sana bir akşam yemeği hazırlayıp güzel bir şişe şarap almak istemiştim. Open Subtitles أجل , أردت أن أعد لكِ عشاء و أجلب لكِ زجاجة نبيذ أنيقة
    "Dalın altında bir somun ekmeği Bir şişe şarap, bir şiir kitabı Open Subtitles رغيف عيش اسفل الاغصان قنينة نبيذ كتاب شعر
    Oh, Joey ile beraber yiyin, ve güzel bir şişe şarap açın, ziyan da etmeyin olur mu? Open Subtitles تعشّي مع جوي فتحت قارورة نبيذ فاشربوا منها، حسناً ؟
    Doktorun raporuna göre, akşam yemeğini müteakiben bir şişe şarap açarak banyo yapmanın sonucu buymuş. Open Subtitles إن الفحص الطبي أثبت أنها سكتة قلبية ناشئة عن استحمامٍ بعد وجبة تجرعت المتوفاة أثناءها زجاجة خمر كاملة
    Bu Cuma günü, güzel bir şişe şarap açmanızı ve bu iki insanın şerefine içmenizi istiyorum. TED وهذه الجمعه, أريد من كل منكم جذب زجاجة نبيذ جيد جداً, وأريدكم شرب النخب علي شرف الشخصين الآتيين.
    Geçen akşam bir şişe şarap için bayağı yaygara kopardı. Open Subtitles أثار جلبة كبيرة حول زجاجة نبيذ تلك الليلة
    Kıyıda köşede para kaldıysa bir şişe şarap alabiliriz. Open Subtitles إذا تبقت أي نقود، فقد نستطيع شراء زجاجة نبيذ.
    Peki bunu bu gece mi yapmalıyım yoksa bir şişe şarap daha söyleyeyim mi? Open Subtitles هل عليَ القيام بذلك الليلة أو ينبغي عليَ أن أطلب زجاجة نبيذ أخرى؟
    Bak, çekinip bir şey söyleyemedin ama sonuçta güzel bir şişe şarap aldık. Open Subtitles لقد فقدت عصبيتك لكننا حصلنا على زجاجة نبيذ
    Tanrım. Bir şişe şarap istiyorum. Bir kutu bira açmalıyım. Open Subtitles يا إلهى أنا أردت فقط زجاجة نبيذ كان على فتح زجاجة بيرة
    Günü atlatalım, gece olduğunda bir şişe şarap açar konuşuruz, tamam mı? Tamam. Kulağa hoş geliyor. Open Subtitles دعينا نتجاوز هذا اليوم، وبعدها في الليل سنفتح زجاجة نبيذ ونتناقش الأمر، إتفقنا؟
    Tek sahip olduğum şey bir şişe şarap ve aslında onu da saklamaya çalışıyordum çünkü babam göndermişti. Open Subtitles كل ما عندي هو قنينة نبيذ ذلك في الحقيقة نوع ما محاولة للتوفير لأن أبي أرسلها لي
    bilirsin, ünlü bir şef buldukları durumlardan, ve birkaç yumurta kırarsın, ve bir şişe şarap... Open Subtitles أتعرف، كانت إحدى تلك الأمور التي جعلتهم طباخين مشهورين وهم يفقسون بيضتين و قنينة نبيذ
    Ben iyi bir şişe şarap bile bulamadım. Open Subtitles لا يمكنكِ الحصول على قارورة نبيذ هنا لدي صـديق يجلبهـا لي
    Keşke o taksi şoförünün adını bilsem. Ona bir şişe şarap gönderirdim. Open Subtitles أتمنى لو كنت أعرف اسم السائق لأرسل له زجاجة خمر
    Dinle, burda kaç şişe şarap var? Open Subtitles اسمع، كم عدد قناني النبيذ هنا؟
    Hey, Lawson bir şişe şarap kapıp eskiden yaptığımız gibi, nehre inmeye ne dersin? Open Subtitles . . ماذا لو أخذنا قنينة النبيذ و ذهبنا إلى النهر مثلما كنا نفعل؟
    Bir şişe şarap istediğinde, Güvenlik Bölümü'ne içine ölümcül miktarda olmayan radyoaktif izotop atmalarını söyledim. Open Subtitles عندما طلب زجاجة النبيذ وضعت بها جرعه غير مميته من النظائر المشعه
    8.000 dolarlık bir şişe şarap işte. Open Subtitles قارورة شراب بقيمة ثمانية آلاف دولار فقط
    Köşeyi döndüm ve Kassin oradaydı. Bir şişe şarap taşıyordu. Open Subtitles التفتُّ إلى الزاوية، وها قد كان كاشين" حاملًا لزجاجة خمر"
    Annen bir şişe şarap eşliğinde banyoya girecek. Open Subtitles مومي سَيَستحمُّ مَع a قنينة النبيذِ.
    Sana kendi evimde bir şişe şarap getireceğim. Open Subtitles سأذهب لأحضر لكِ قنّينة نبيذ في منزلي
    Buralarda kalabileceğimiz bir kasaba evi olsa şöminenin yanında bir şişe şarap... Open Subtitles يمكنني أن أتخيل إستقرارنا هنا في كوخ مقاطعة وموقد مشتعل وزجاجة نبيذ
    Düşünüyorum ki, kendini iyi hissediyorsan gidip birşeyler yiyelim, bir şişe şarap içelim, olanları unutmaya çalışalım. Open Subtitles لذا ، أفكر إذا كنت بحالة جيدة بإمكننا أكل بعض الطعام مع قنينة من النبيذ
    Bir jambon, bir karides ve 3 şişe şarap. Open Subtitles اخذت حلوي ولحم خنزير محمص وجمبري و 3 زجاجات نبيذ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more