"şişeleri" - Translation from Turkish to Arabic

    • الزجاجات
        
    • زجاجات
        
    • القوارير
        
    • زجاجة
        
    • قوارير
        
    • الزجاجة
        
    • القناني
        
    • قناني
        
    • قنينة
        
    • وزجاجات
        
    • علب
        
    • العلب
        
    • القارورات
        
    • القنينة
        
    • القارورتَين
        
    Neden bütün o kutuları ve şişeleri topladık ki? Ne israf. Open Subtitles قد جمعنا كل هذه الزجاجات وكل هذه العبوات , وكله ضاع
    Renkli benekleriyle kağıda sarılmış şekerleri severdim ve sıvı şekerle doldurulmuş küçük şişeleri. Open Subtitles كنتُ أحب النقط الملوّنة اللواتي كنّ ملتصقات بالورقة وتلك الزجاجات المملوءة بالسائل الحلو
    Yakında küçük bir masa var, üzerinde birkaç küllük, boş bira şişeleri. TED وبالقرب منهم توجد طاولة صغيرة عليها زوج من منافض السجائر، مع زجاجات مشروب كحولي فارغة.
    Depozito ücretlerine rağmen, denize giden bu çöpün büyük bir kısmı ise plastik içecek şişeleri oluyor. TED بالرغم من الرسوم المفروضة فإن معظم تلك القمامة المتجهة نحو البحر هي القوارير البلاستيكية للمشروبات
    Bütün şişeleri ve kutuları attım, ve halen arabaya yaklaşamadık. Open Subtitles قد قمت برمي كل زجاجة وعلبة وما زلنا لا نستطيع اللحاق به
    Bu şişeleri kaplarken asıl amaçları, bazı UV ışınlarını engellemek ve işlemin etkinliğini azaltmaktır. TED و لذلك عندما نستخدمهم لتغطية الزجاجات من الداخل فإنهم يحجبون بعض الأشعة فوق البنفسجية و يقللون من كفاءة تلك العملية.
    Umarım ihitiyacın olan tüm şişeleri bu gün bulamazsın. Open Subtitles انا أَتمنّى أنّ لا تَجِدىُ كُلّ الزجاجات التى تَحتاجُينها اليوم.
    3'e kadar sayacağım ve arkasındaki şişeleri vuracaksın! Open Subtitles عندما أعد حتى ثلاثه قم بالأطلاق على الزجاجات التى خلفه
    şişeleri de getir. Akşama kadar hepsi ısınır. Open Subtitles وأحضر الزجاجات أيضاً وإلا فستسخن بحلول المساء
    Kahretsin! şişeleri almış. Ben onunla ilgilenirim. Open Subtitles اللعنة, لديها الزجاجات سأولّي الاهتمام بها
    - Etki söz konusu. - Tanrım! - şişeleri aldın mı? Open Subtitles لم يفعل شيئ يا إللهي , هل لديك الزجاجات ؟
    Benimle aynı yaşta olan çocukların bile temiz plastik şişeleri dere ve yol kenarlarındaki pis sudan doldurduklarını gördüm. TED رأيت أطفالاً يبدون في مثل عمري يملؤون زجاجات المياه الشفافة بمياه قذرة من ينابيع بجانب الطريق.
    Yaptıkları şey şu: Temiz plastik şişeleri alıyorlar ve içini bu fotokatalitik kaplamayla kaplıyorlar. TED ما يفعلونه هو أخذ زجاجات مياه بلاستيكية و تغطيتها من الداخل بحفاز ضوئي.
    Babalarının üzerine o kadar titremeleri çay, sıcak su şişeleri, sıcak kompres falan! Open Subtitles كل هذا العناء مع والدهم شاي, زجاجات مياه ساخنة, كمادات ساخنة
    Selam genç kadın. Elini sıkardım ama şimdi şişeleri inceliyorum. Open Subtitles أود أن أصافح يديك, و لكني أتفحص هذه القوارير
    Bu sırada bizi bekleyen buzda şarap şişeleri yedi çeşitli ziyafet, kemanlar, tam bir manzara vardı. Open Subtitles في هذه الاثناء, كانت تنتظرنا زجاجة شمبانيا دوم مثلجة, ووليمة من 7 أطباق, وعزف كمان, كل الهليلة
    Tamamen yasal, bütün sular, votka şişeleri olabilirdi. TED بصفة قانونية، يمكن أن تكون جميع قوارير الماء فودكا، صحيح؟
    Benim içkiyi bırakmamı sağlayan en büyük şey sevgilinin o reklamlardaki muhteşem yüzüne odaklanıp şişeleri görmezden gelmekti. Open Subtitles الشيء الذي ساعدني في الإقلاع عن الشرب هو الحملقة بوجهها البشوش في الإعلانات عوض الزجاجة
    Avustralya bu böcek türünü korumak için şişeleri değiştirmek zorunda kaldı. TED وأضطرت استراليا لتغيير القناني لحفظ النوع
    Ketçap şişeleri postaladığı bombalar ile aynı ağırlıktaydı. Open Subtitles قناني الصلصة معلقة كتعليق القنابل في آلة تسليم البريد
    Yanlış kişilere aşık oldum, ve kız arkadaşları, bir şişeleri ya da bir iğneleri olduğunu öğrendim ve hayatıma devam ettim. Open Subtitles أن أغرم بالرجل الخاطئ أعرف انهم مع فتاة، قنينة أو إبرة وأتجاوز ذلك
    Botlar, oyuncaklar, bira şişeleri vücut parçaları, kokain dolu comdomlar, yavru timsahlar. Open Subtitles الاحذيه ولعب الاطفال وزجاجات البيرة . أعضاء الجسم ، واقيات جنسيه ملىء كوكائين والطفل قليلا التماسيح.
    Bira şişeleri, bira kutuları, sigara filtreleri. Open Subtitles حسناً ؟ زجاجات بيرة , علب بيرة أعقاب سجائر , كل شيء
    Makineler şişeleri kabarcıklı sıvı ile doldurdu ve devamında paketlendi,sevk edildi, satın alındı,açıldı,tüketildi ve kabaca atıldı. TED تعبّي المكائن العلب بسائل حلو فقاعي ثم تُغلف فتُشحن فتُباع فتُفتح فتُستهلك ويُتخلص منها بلا تكلَف
    Saul, şişeleri doldur. Open Subtitles صول .. أملأ القارورات
    Şu şişeleri ve küreği hatırlasana, ve ayakkabı mağazasında ayağını ölçtükleri o şeyi. Open Subtitles ,هل تتذكر القنينة والمجرفة وذلك الشيء الذي قاسوا به قدميك في متجر الحذاء؟
    Eğer Jafar senin sarayına yerleştiyse, sence şişeleri de yanında getirmiş olabilir mi? Open Subtitles {\pos(190,210)}بانتقال (جعفر) إلى قصرك أتخالينه نقل القارورتَين معه؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more