"şimdi bir" - Translation from Turkish to Arabic

• الآن أنا
• و الان
• الآن في
• والآن هو
• ما الآن
• ما الان
• الآن هناك
• هي الآن
• واحدة الآن
• واحد الآن
• والآن لديك
• والآن هناك
• أنا الآن
• الآن خذ
• الآن لدي

Peki, Şimdi bir tane gördün. Ben senin için buradayım.
حسنا إذا،ها قد رأيت واحدا الآن أنا هنا في خدمتك

Oh, evet, öyle. Bu kaleme çok para ödedi. Şimdi bir bak şuna.
نعم انه هو لقد انسكب منه الكثير من الحبر و الان انظر اليه

Bahçe satışında aldığı eserim sınıfında asılı duruyor. O Şimdi bir öğretmen.
أما اللوحات التي أشتراها منّي فهي معلّقة الآن في غرفة الصف خاصّته؛ فقد أصبح مدرّساً.

Çünkü eskiden bir savcıydı ve Şimdi bir suçlunun savunma avukatı.
لأنه كان يعمل كمدعي عام والآن هو محامي للدفاع عن المجرمين

Şimdi bir şey söyleyeceğim ve umarım bir daha tekrarlamam.
سأقول شيئاً ما الآن وأتمنى بألا يكون عليّ أن أكرره

Size Şimdi bir şey belirtmek istiyorum Bayan Ratched!
أنا اريدك ان تعرفي شيء ما الان و هنا يا انسة/راتشيد

Şimdi bir kaç alışılmadık galaksiye bakalım.
الآن هناك قليل من المجرات الشاذة بشكل نسبي

Karanlık madde, 40 yıl önce ortaya çıkan bir fikir, ama Şimdi bir fikirden daha da öte.
المادة المظلمة فكرة جائت من 40 عاما هي الآن أكثر من مجرد فكرة

30 yıldır içmiyorum ama Şimdi bir tane için canımı verebilirim.
فأنا لم أدخن منذ ثلاثون عاماً و لكن يمكنني أن أقتل لأحصل على واحدة الآن

Şimdi bir çocuk verirsen bana, senin olduğundan emin olamam.
حسنًا، إذا حصلت على واحد الآن لن أعرف إنه منك

En iyi klinik uygulaması olarak düşündüğüm şeyin Şimdi bir eylem olduğunu anlıyorum.
ما كنت أعتقد أنه ببساطة أفضل الممارسات السريرية الآن أنا أفهم ما معنى أن تكون حركة

Tamam, ben de dün hayvanat bahçesine gitmiştim. Ve Şimdi bir koalayım.
حسنا، ذهبت إلى حديقة الحيوان أمس، الآن أنا دب الكوالا.

Tamam, Şimdi bir kaç kızgın feministin sesini duymak istiyorum
الموافقة، الآن أنا أوَدُّ أَنْ أَسْمعَ مِنْ البعضِ وَلّوا المؤمنون بمساواة الجنسينَ. أنت على الهواءِ مَع دونا مثيرة،

Acına Şimdi bir son verebilirim ve biliyorsun ki, tekrar acı verebilirim.
و الان , استطيع ان ازيل المك.. و كما تعرف استطيع ان اضاعفة

Özür dilerim ama ne kadar çok çocuk istediğimi biliyorsun ve Şimdi bir tane var ama senin "sıfır yük" politikan yüzünden mutlu olmaya bile hakkım yok.
اسف لكنك تعرفين انني اريد طفلا بشده و الان انا لدي طفل لكن الشكر لسياسة لا اعباء سابقه انا غير مسموح لي بان اكون سعيدا

Kendisi Şimdi bir destekli yaşam tesisinde evimden on dakikalık yürüme yolu mesafesinde.
فهي تعيش الآن في منزل للمسنين، يبعد عن منزلي بعشر دقائق سيرًا.

Sadece sormak için çok bekledi. Şimdi bir enkaza döndü.
لقد انتظر كثيراً ليسألها، والآن هو مُحطّم

Şimdi bir yerlerde güneşleniyor ya da uyukluyor olmalılar.
..يجب أن يكونوا في مكان ما الآن يتشمسان أو ربما قد اخذو قيلولة

- Şimdi bir şey söylemek istiyorum.
-اريد قول شيئا ما الان

Şimdi bir sürü insan salağa inanıyorlar.
و الآن هناك أناس لا يعدّون جميعهم يصدّقون قصة ذلك الوغد

İlk oturdukları eve gittik, orası Şimdi bir üniversite yurdu.
ذهبنا إلى أول شقة ، و التي هي الآن جزء من المبنى المكون من كلية.

- Şimdi bir tane yemeni istiyorlar.
انهم يريدونك ان تحصل على واحدة الآن

Anlaştık! Şimdi bir fırt ver sonra sana istediğin her şeyi anlatayım.
أعطِني شرابَ واحد الآن و سَأُخبرُك أيّ شئ تُريدُ معْرِفته

Şimdi bir seçeneğin var.
وجيدين ونعيد تدوير الأشياء والآن لديك خيارين

Şimdi bir bacada kucağında çocuk olan bir kadın belirdi.
والآن هناك إمرأة تحمل طفل قد ظهرت على سطح أحد المباني

Şimdi bir stajyer değilim ve akşamları hukuk fakültesine gidiyorum.
أنا الآن شبه قانوني قصدة قريب من ان يكون محامي واذهب إلى مدرسة القانون في الليل.

Şimdi bir dakika durun ve bir çocukla ailesi arasında geçen en önemli olayları düşünün.
الآن خذ لحظه وفكر بأكثر لحظه مهمة بين الطفل ووالديه.

Şimdi bir adım öndeyim bunu nasıl kullanacağımı çözmem lazım.
أعني, الآن لدي اليد العليا,‏ يجب أن أعرف كيف أستخدمها.