Ayakkabı şirketimden para ödünç alıp sana bir limuzin alacağım. | Open Subtitles | أنا اقتراض المال من شركتي الأحذية وشراء لك سيارة ليموزين. |
şirketimden kimseye soruşturma açmadı ya da mahkeme celbi yollatmadı. | Open Subtitles | لم يوجه التهم لأي شخص في شركتي أو طلب وثائق |
Bu arada kimseye şirketimden bahsetme. | Open Subtitles | في انتظار ذلك، لا تجلب سيرة شركتي لمخلوق |
Sanırım şirketimden biraz uzak durmaya ihtiyacım var. | Open Subtitles | أعتقد أنني بحاجة إلى الابتعاد قليلا عن شركتي |
Bak dostum. Bana şirketimden hoşlanmadığını söyle. | Open Subtitles | أقول له, أخبرنى إنك لا تحب شركتى |
şirketimden %20 pay isteyip, kurtaracağım diye böbürlendikten sonra hem de. | Open Subtitles | بعدما طلبت عشرون بالمئة من شركتي .وتتفاخر بأن يُمكنكَ إنقاذُها |
Dünyadaki son günlerini şirketimden bir şeyler çalmayı plânlayarak geçiriyorsan... | Open Subtitles | ليعينني الله إن كنت تستغل نهاية العالم للسرقة من شركتي ثانيةً. |
şirketimden istifa ettim ve profesyonel sahne sanatçısı olarak kariyerime başladım. | TED | لذا تركت شركتي وبدأت مهنة مؤد محترف |
Beni kendi şirketimden mi atıyorsunuz? | Open Subtitles | أنتِ تطرودنني من شركتي الخاصّة؟ |
- Sırf beni aldattın diye yeni şirketimden elini kolunu sallayarak çıkabileceğini mi sandın? | Open Subtitles | -هل تعتقدين ، فقط بسبب أنك خنتيني أنه سيكون بإمكانك أن تخرجي من شركتي الجديدة ؟ |
Az önce şirketimden oy birliğiyle atıldım. | Open Subtitles | لقد تم للتو التصويت لخروجي من شركتي |
Beni kendi şirketimden kovdurdu ve şimdi de yalnızca bir değil, dünyadaki tüm bilgisayarların anahtarı olan bir çip için övgü topluyor. | Open Subtitles | لقد جعلني أُطرد من شركتي الخاصة يأخذ رصيد من أجل الرقاقة التي ليست مفتاح لحاسوب واحد فحسب بل جميع الحواسيب على الكرة الأرضية |
Beni kendi şirketimden kovdurdu ve şimdi de sadece bir değil dünyadaki tüm bilgisayar sistemlerine kapı açan bir çip için alkış topluyor. | Open Subtitles | -طردني من شركتي والآن ينال الفضل عن شريحة ليست فقط مفتاح لحاسوب واحد بل ومفتاح كلّ نظام محوسب على وجه الخليقة |
Kendi şirketimden yeni kovulmuşum. | Open Subtitles | لقد طُردت للتو من شركتي الخاصة، |
(Gülüşmeler) Yazılarında benden ve şirketimden bahsetmek istediler. | TED | (ضحك) أرادوا أن يقدموني و شركتي في مقالتهم. |
Bu da şirketimden Pekâlâ | Open Subtitles | وهذا من شركتي حسنا |
şirketimden bir çağrı aldım. | Open Subtitles | . لقد أتصلت بي شركتي فجأة |
Onu benden ve şirketimden kurtar. | Open Subtitles | ليرفع يده عني وعن شركتي |
- John, Çin'de olacak olan bir baraj projesinde çalışmak için şirketimden dış danışmanlardan oluşan bir ekip istihdamı istedi. | Open Subtitles | أراد (جون) من شركتي توظيف فريق من المستشارين الخارجيين للعمل على مشروع سد صيني. |
Ülkelere gizlice sokmak için hava taşıma şirketimden yararlanmak istedi. | Open Subtitles | أراد استخدام شركتى للشحن .... لنقله عبر البلاد |