Bir taksi bekletmişti. şoförüne sordum. | Open Subtitles | لقد أبقى سائق التاكسي ينتظر و ذهبت و سألته |
Ben de kamyonetin şoförüne benzeyen üç fotoğrafı ayırdım. | Open Subtitles | و أنا اخترت ثلاث صور بدت تشبه سائق الشاحنة |
Taksi şoförüne hangi yoldan gitmesi gerektiğini bile söyledi! Tam bir kontrol manyağı ya! | Open Subtitles | لتخبر سائق الأجرة أي طريق أسلكه نحو كراج الحافلات, انها فاقدة لأعصابها |
Okul servisi şoförüne ya da birkaç hava trafik kontrolörüne uygun yeriniz yok muydu? | Open Subtitles | هل يمكنك أن تجد مكانا لسائق باص و اثنين من مراقبي الحركه الجويه؟ |
Üstündeki parayı alabilmek için çekici şoförüne onu aşağı attırdın. | Open Subtitles | لقد دفعت لسائق سيارة السحب كي يدفعه كي تجمع المال منه |
şoförüne daha çok maaş vermelisin. Burası ahır gibi be. | Open Subtitles | عليك أن تدفعى الكثير من النقود الى سائقك هذا المكان مثل الزريبة |
şoförüne, kapıyı açması için işaret ediyor. | Open Subtitles | يشير الى سائقه بأن يفتح لها الباب |
-Annemizle kurduğumuz çekirdek ilişkiyi oturtmaya gelmedik mi? Dur taksi şoförüne sorayım. | Open Subtitles | نحن هنا لنحل مشكلة الأمومه الرئيسيه أنتظر سأسأل سائق التاكسي |
Masaya ben oturup Justin'in şoförüne bir saat geç gelmelerini söyleyeceğim. | Open Subtitles | سآخذ المنضدة وأخبر سائق جوستن أن يتأخر لساعة. |
Dawn, kamyon şoförüne muamele çekerken herkes çaresizliğini hissetmeli. | Open Subtitles | و عندما تقابل داون سائق الشاحنه يجب ان تفوح منها رائحه الياس |
Şimdi gidip bir kamyoncuya veya taksi şoförüne veya evsiz birine vermem gerek. | Open Subtitles | الآن يتوجب علي ممارسة الجنس مع سائق شاحنه او سائق سيارة أجره أو رجل مشرد |
Motele gidip tır şoförüne çakmak mı istiyorsun? | Open Subtitles | هل تريد أن تضاجع سائق الشاحنة في ذلك الفندق؟ |
Jacks, taksi şoförüne müdahale edebilir misin? | Open Subtitles | جاكي, هل بإمكانك التحدث إلى سائق التاكسي؟ |
Duyduğum hikâyelerden onun kamyon şoförüne benzediğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | القصص التي سمعتها، جعلتني أتصور سائق شاحنة. |
Çekici şoförüne pisliğini temizlemesini söyledi ve böylece delilleri de kirletmiş oldu. | Open Subtitles | أذن جعل من سائق سيارة قطر أن يقوم بتنظيف الفوضى خلفه و من ثم تلويث الأدلة |
Beni asla okula bırakmayan anneme, babama, tanımadığı bir çocuğa sarkan belediye şoförüne, | Open Subtitles | أودّ شكر أبويّ لعدم توصيلي مُطلقاً إلى المدرسة سائق حافلة "لوس أنجلوس" لمخاطرته بتوصيل فتى مجهول |
Taksi şoförüne, kapıcıya kazağa bile aşık olmuştum. | Open Subtitles | كنت أحب سائق التاكسي الحارس و سترته |
Sen paranı tır şoförüne hayır dediğinde kaybettin. Ne? | Open Subtitles | لا، هو كله مالي أنا، أنت فقدت مالك عندما قلت لا لسائق الشاحنة |
Tır şoförüne evet deyip motel odasına giderdik, herif bayılıp ölürdü biz de beleşe tırı alırdık. | Open Subtitles | لا أعرف، نقول نعم لسائق الشاحنة نذهب الى غرفة الفندق.. يغمى عليه ويموت ونخرج بشاحنة كبيرة مجانية |
Seni eve taşımama yardım eden taksi şoförüne söyle bunu. | Open Subtitles | قل ذلك لسائق التاكسي الذي ساعدني بحملك لداخل المنزل |
şoförüne arabama çarpmasını söylediğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك أمرت سائقك أن يصدمني |
Eski polis olan şoförüne tüyo verdi. | Open Subtitles | لقد استأجر سائقه ، الضابط الاسبق |