"- çarşamba" - Translation from Turkish to Arabic

    • الأربعاء
        
    • الاربعاء
        
    • الإربعاء
        
    - Sonra, ona Olga'nın yerini söyleyecek. - Çarşamba Nova Scotia idi. Open Subtitles ثمّ سيعطيه موقع اولغا لقد كان نوفا سكوتيا يوم الأربعاء
    - Çarşamba dönecekler, değil mi? Open Subtitles ـ أجل ، صحيح ، الأربعاء .. أليس كذلك ؟ ـ أجل
    - Çarşamba akşamı saat 5'te. Open Subtitles الموعد 4 يوم الأربعاء الساعة 5، في المدرسة؟
    - Çarşamba günleri ailecek yeriz. Open Subtitles انه الاربعاء نعم نحظى بعشاء عائلي يوم الاربعاء
    - Çarşamba günü oyuna geliyor musun? Open Subtitles أانت قادم إلى اللعبة يوم الاربعاء ؟
    - Çarşamba gecesi neredeydin? Open Subtitles أين كنت ليلة الإربعاء ؟ هنا.
    - Çarşamba günü de doğru buraya geldim uçakla. Open Subtitles -لقد سافرت إلى هنا يوم الأربعاء. -لذا فلم تحصل عليه.
    - Çarşamba günü daha uzun görüşsek. - Yapamam. Open Subtitles لنجتمع سوية لوقت أطول يوم الأربعاء.
    Çarşamba günü bir işim yok. - Çarşamba. Open Subtitles لست مرتبط بأية مواعيد يوم الأربعاء
    - Çarşamba balık çubukları günü. Open Subtitles الأربعاء يوم أصابع السمك وهلام الحلوى
    - Çarşamba'dan önce dönermişsiniz. - Tanrım. Open Subtitles يقول إنك ستعودين قبل الأربعاء - يا إلهي -
    - Çarşamba New York'ta olmalıyım. - Otur. Ve Kübalıdan uzak dur. Open Subtitles يجب أن أكون في نيويورك يوم الأربعاء - إجلسي، وابتعدي عن الكوبي -
    - Üç iş günü. - Çarşamba, Perşembe, Cuma. Open Subtitles -ثلاثة أيام عمل الأربعاء, الخميس والجمعة
    - Çarşamba. - The Rockit'te. Hatta daha da iyisi T.U.G.S. Open Subtitles يوم الأربعاء في "روكيت" و ربما في "م , ف , د , ت"
    - "Olur, çarşambaya ne dersin?" - "Çarşamba olmaz, cuma olsa?" Open Subtitles "نعم , ماذا عن الأربعاء؟" "لا أستطيع يوم الأربعاء , ربما الجمعة؟"
    - Aferin. - Çarşamba evlendi. Open Subtitles ـ ها نحن ذا ـ تزّوج في يوم الأربعاء
    - Çarşamba günleri de Fransız mutfağı üzerine eğitim veriyorlar. Open Subtitles حسناً ، آجل - و في يوم الاربعاء - و أنهم سيكملوا فصل التدريس في الطهي الفرنسي
    - Hepsi geçmişte kaldı. - Çarşamba günüydü. Open Subtitles لقد حدث ذلك في الماضي - بل يوم الاربعاء -
    - Çarşamba'ya kadar izinliyim. Open Subtitles -لا ، أنا في عطلة حتى الاربعاء
    - Daha geç değil. - Çarşamba. Tamamdır. Open Subtitles لا قبل هذا حسنا الاربعاء تم الامر -
    - Çarşamba. Open Subtitles - الإربعاء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more