| - Özellikle de bir aile kurmak istiyorsan. | Open Subtitles | خصوصاً اذا كنتي تريدين حقاً تكوين أسرة حسناً |
| - Üzerimde bıraktığınız izlenim, hep... - Özellikle de çiçekler! | Open Subtitles | الإنطباع الذي أعطيتِني كان دائماً - الزهور خصوصاً - |
| - Özellikle de tamamlanması gereken bir iş varsa. | Open Subtitles | و خاصةً لو أن هناك أعمالاً لابد من إنهائها أعمال ؟ |
| Çocuklar üzerinde deneyler yaptı - Özellikle de ikizler üzerinde. | Open Subtitles | أجرى التجارب على الأطفال خصوصا على التوائم |
| - Özellikle de 'Botulinum' zehri. | Open Subtitles | على وجه الخصوص سُمّ "البتلونيوم". |
| - Özellikle de aradığın şey bu ise. | Open Subtitles | خصوصاً إذا كان هذا ما تبحثين عنه |
| - Özellikle de sen... - Ben seni niye dinliyorum ki zaten! | Open Subtitles | خصوصاً , حينما كنتِ قلقة- لا أعلم لما أنصتُ - |
| Nola ve ben, büyükannesine ihtiyacı olduğunu biliyoruz. - Özellikle de şimdi. | Open Subtitles | أنا و(نولا)، نعرف كم تحتاج لجدتها خصوصاً الآن |
| - Özellikle de sen, Brooke. | Open Subtitles | خصوصاً أنت يا بروك |
| - Özellikle de o edemez. | Open Subtitles | خصوصاً أنها ليست هنا |
| Eğer bu işe yaramazsa, belki birine bu işe namınıza bakması için gayri resmi olarak para ödemeyi düşünebilirsiniz - Özellikle de sizi yakalayacak biri yok diye düşünürseniz. | TED | وإذا لم يجدي نفعًا ذلك، ربما ستأخذون بعين الاعتبار الدفع لشخص ما مقابل الاهتمام "بشكل غير رسمي" بالمهمة بدلًا منكم -- خاصةً إذا فكرتم أن أحدًا لن ينتبه لذلك. |
| - Özellikle de dışarıya çıktıktan sonra. | Open Subtitles | خاصةً بعدَ خروجي إلى الخارِج، تعلَم |
| - Özellikle de saklayacak bir şeyin varsa. | Open Subtitles | خاصةً عندما يكون لديك شيء ما لتخفيه |
| - Çok boktanlar! - Peki ya arkadaşları? - Özellikle de arkadaşları öyle. | Open Subtitles | ماذا عن أصدقائها , خصوصا أصدقائها |
| - Özellikle de yalnız başımayken. | Open Subtitles | خصوصا عندنا أكون وحيداً في المنزل |
| - Özellikle de kötü şans. | Open Subtitles | خصوصا للسيئون انها جميلة |
| - Özellikle de onu. | Open Subtitles | وهو على وجه الخصوص |
| - Özellikle de topuklularla. | Open Subtitles | وبالأخص بالنسبة لرجل يرتدي كعبًا |
| - Ama Bakan Fairchild... - Özellikle de Bakan Fairchild'ı. | Open Subtitles | لكن المحافظ وبخاصة ليس المحافظ |
| - Özellikle de birine ateş ederken. | Open Subtitles | وخصوصاً عندما كنت أطلق النار على أحدهم |
| - Özellikle de bir şeyin doğru olduğuna inandığımızda. | Open Subtitles | خاصة عندما تشعرين أنكِ محقة بخصوص أمر ما |