"- bizim için" - Translation from Turkish to Arabic

• بالنسبة لنا
• من أجلنا
• لأجلنا
• بالنسبه لنا

- Bizim için öyleydin. Ama bu artık resmiyet de kazandı.
حسن، كنتَ كذلك بالنسبة لنا ولكنّه رسميّ الآن

- Bizim için garip olacak, değil mi?
هذا لن يكون غريباً بالنسبة لنا, أليس كذلك؟

- Bizim için değil ama ya onun?
ليس بالنسبة لنا ، لكن لا أدري بالنسبة له ؟

- Bizim için değil, sizin için geldiler. Neden?
لم يأتوا من أجلنا , بل أتوا من أجلكم ,لماذا ؟

- Bizim için bir şey var mı bakacağım.
لأرى ما أستطيع العثور عليه لأجلنا

- Bizim için yok.
حسنا,ليس بالنسبه لنا

- Bu bizim için son demektir. - Bizim için son mu?
إنها النهاية بالنسبة لنا النهاية بالنسبة لنا؟

- Bizim için yaptıklarına çok memnun oldum.
سعيدة للغاية ويمكن أن تفعل ذلك بالنسبة لنا.

- Bizim için iyi. Kurban için kötü.
جيّد بالنسبة لنا ، وسيء للضحيّة

- Bizim için biraz erken.
فلا زال الوقت مبكراً بالنسبة لنا

- Bizim için kötü olmadıklarını göstermez.
هذا لا يعني أنها ليست سيئة بالنسبة لنا

- Bizim için de yeterince iyiydi.
كَانَ جيد بما فيه الكفاية .بالنسبة لنا

BIG BOY SABAH ŞOVU - Evet. - Bizim için bir hit parçası.
أجل، هذا نجاح بالنسبة لنا يا رجل

- Cadılar Bayramı dostum. - Bizim için her gün Cadılar Bayramı.
إنه عيد "الهالويين" يا رجل - كل يوم هو عيد "الهالويين" بالنسبة لنا -

! - Bizim için geliyor.
أنت تعرف أنه قادم بالنسبة لنا.

- Bizim için çok fazla.
-لكنه يساوي الكثير بالنسبة لنا

- Bizim için hiçbir şey değişmedi.
لم يتغير شئ بالنسبة لنا

- Bizim için bazı işleri hallediyor.
إنهُ يقومُ بإنهاء بعض المهامِ العالقة من أجلنا.

- Bizim için doğru olan mı yoksa kendin için mi, Eddie?
-الصواب من أجلنا ؟ أم من أجلك انت يا إيدي ؟

- Hayır! - Hadi evlat, yap şunu. - Bizim için yap.
هيا يا طفلتي افعليها - افعليها من أجلنا -

- Bizim için her şeyini riske etti.
لقد خاطر بكلّ عزيز وغالٍ لأجلنا.

- Bizim için yapar mısın? - Bütün bunlar sadece bizim için mi?
ستفعلون ذلك لأجلنا ؟

- Bizim için iyi olurdu.
-سيكون هذا جيدا بالنسبه لنا