"- dört" - Translation from Turkish to Arabic

    • أربعة
        
    • أربع
        
    • اربعة
        
    • اربع
        
    • اربعه
        
    • لأربع
        
    • تلك صاحبة
        
    • الأربع
        
    Mağazadaydık ve önümüzde kasada bekleyen üç - Dört kişi vardı. TED كنا في أحد المتاجر، وكان هناك ثلاثة أو أربعة أشخاص يقفون أمامنا في المكان المخصص للدفع
    - Dört gün geç kaldınız ama onlar bunu bilmiyor. Evde durumlar nasıl? Open Subtitles أنت أربعة أيام في الوقت متأخر، لكنهم لا يعرفون ذلك, كيف هي الأمور في البيت؟
    - Dört mil ilerideki bir kapalı vadide otlak ve su var. Open Subtitles هناك العلف والماء حوالي أربعة أميال امامنا في الوادي
    Onları steril, veya topraksız olarak, kurt gübrelerinde yetiştirmemiz, ve her üç - Dört ayda bir açık havaya almamız gerekiyordu. TED كان علينا تربيتها في السماد والذي كان معقما ونأخذه للخارج كل ثلاثة إلى أربع أشهر
    - Dört yıl uzun sayılmaz mı? Open Subtitles لكن غريزتي تخبرني أنه لن يبقى مختفياً طويلاً. أليس أربع سنوات مده طويله ؟
    - Dört cappucino. Open Subtitles ماذا طلبت؟ اربعة كابتشينو اربعة كابتشينو
    - Dört, bir çember yapar. Open Subtitles شمال , جنوب , شرق و غرب أربعة يصنعون دائرة
    - Dört kişi, hepsi yabancı. Muhtemelen Doğu Avrupa'dan. Open Subtitles أربعة ويعتقد أنهم من أوروبا الشرقية ولايوجد سجلات لبصماتهم
    - Adamlarımız kimler? - Dört kişiler, hepsi de yabancı. Muhtemelen Doğu Avrupa'dan. Open Subtitles أربعة ويعتقد أنهم من أوروبا الشرقية ولايوجد سجلات لبصماتهم
    - Dört hafta içinde toplanmalıyız. Open Subtitles بل أسوأ يجب أن نحضر حقائبنا فى أربعة أسابيع ثلاثة
    - Bu dört tane daha var anlamına mı geliyor? - Dört tane daha var. Open Subtitles ــ مما يجعلهم أربعة باقيين ــ أربعة أخرين
    - Dört vampirle tek başına başa çıkabileceğini mi sanıyorsun? - Muhtemelen hayır. Open Subtitles ــ أيمكنك أن تقضي علي أربعة من مصاصي الدماء لوحدك ؟
    - Dört yıldır ilk sergin mi? Open Subtitles هذا هو أول معرض الجديد الخاص بك في، ما، أربع سنوات؟
    - Dört şoför, dört taksi durağı. Open Subtitles أربع سائقين، من أربع شركات سيارات أجرة مختلفة.
    - Biraz gecikme kötü değildir. - Dört ödeme. Open Subtitles القليل منها ليس سيئا لقد فوتوا أربع دفعات
    - Dört lüks bina, dört büyük vurgun ve elde var sıfır. Open Subtitles أربع مباني فاخرة، وأربع سرقات كبيرة، ولم نجد شيئاً.
    - Dört çocuk ve bir köpek geldi. - 4 çocuk ve bir köpek. Open Subtitles لقد رأيت أربعة أطفال وكلب أربع أولاد وكلب ؟
    - Dört adam, beş at, biri boz renkli. Open Subtitles أربع رجال وخمس أحصنة . أحدهم رمادي اللون
    Dört ve iki. - Dört yaşındaki iki yaşındakine bakamaz mı? Open Subtitles هل ممكن ذات عمر اربعة سنوات تراقب عمر سنتين؟
    - Dört seneyi seni açmaya çalışmakla geçirdim, Laney Boggs. Open Subtitles انت تمزح منذ اربع سنين وانا اسعى الى جعلك منفتحة
    - Dört kişiye ihtiyacımız oluğunu söylüyor. Open Subtitles مكتوب هنا اننا بحاجة الى اربعه اشخاص
    - Dört kişiye yetecek fasulyemiz var. - Fasulyeyi ketçapla severim. Open Subtitles لدي ما يكفي من البازلاء لأربع رجال- أنا احب البازلاء مع الكتشب-
    - Dört göz. Open Subtitles تلك صاحبة النظارة
    - Dört saat olduğuna emin misin? Open Subtitles هذه الأربع ساعات، هل أنتِ متأكدة بخصوص ذلك؟ متأكدة حقّا؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more