| - Karım Kızılderililer'den korkar. - Korkacak bir şey yok. | Open Subtitles | أن زوجتي تخاف من الهنود- لا شئ لديك لتخاف عليه- |
| - Karım sizi yine göreceği günün hayaliyle yaşıyor, Prens. | Open Subtitles | زوجتي تعيش ليومها فقط لكي تلقاك يا أميري |
| - Siyah giymeyi düşün. - Karım gitsin. Beni al. | Open Subtitles | ـ فكر في ارتداء ثياب سوداء ـ دع زوجتي تذهب ، خذني أنا |
| - Freya'nın kendini öldüreceğini düşünmüyoruz. - Karım hakkında da böyle demişlerdi. | Open Subtitles | ـ لا أعتقد أن فرايا ستقتل نفسها ـ هذا ما قالوه عن زوجتي أيضاً |
| - Karım. Çok iyi. Çok saf. | Open Subtitles | زوجتي جيدة، ونقية وأنت أيضاً اسكت إذن، لم تسأل؟ |
| - Karım gutumu fazla yemek ve içkiyle azdırdığımı söylüyor. | Open Subtitles | بالطبع، زوجتي تقول بأنني أثير النقرس لانني اكل و اشرب جيد جدا. |
| - Karım şehir dışında. - Artık değil. Buraya geliyor. | Open Subtitles | ان زوجتي ذاهبة للتزلج مع الاولاد ليس بعد هذا انها في طريقها الينا |
| - Karım aptal değil, Allah aşkına. - Teşekkür ederim Sevgilim. | Open Subtitles | و كيف يبدو الأمر يا شيري زوجتي ليست حمقاء , بحق المسيح |
| - Karım bazı haplar içmiş ve yatağın yanında öylece yatıyor. Görünüşe göre nefes almıyor... | Open Subtitles | زوجتي أخذت كل الاقراص بالعلبة حتى تتمكن من النوم |
| - Karım intihara teşebbüs etmiş. Buraya getirmişler. Onu görmem lazım, lütfen. | Open Subtitles | زوجتي حاولت الإنتحار احضروها الى هنا، اريد رؤيتها ارجوك |
| - Karım öldürecek beni eve gidince. | Open Subtitles | عندما أعود للمنزل زوجتي سوف تقتلني لا لن تفعل |
| - Karım çok acayiptir ancak aslında bir dâhidir. | Open Subtitles | زوجتي .. متطفلة الان .. لكنها كانت عبقرية فالسابق |
| - Karım bana 20 dakika izin verdi gir ve çık dedi. | Open Subtitles | كلا، زوجتي أعطتني 20 دقيقة قالت أدخل وأخرج |
| - Karım, tüm gün evde kalmayı planlasam bile güneşten korunma eşyalarını kullanmaya zorluyor beni. | Open Subtitles | ترغمني زوجتي على استخدام واقي بشرة قوي حتى لو كنت مخطط أجلس بالبيت طول الوقت |
| - Karım öldü. - Onun kocası da öldü. Uygun çift. | Open Subtitles | لقد ماتت زوجتي - وكذلك زوجها، تطابق رائع - |
| - Karım mı? - Hayır, efendim, damadınız. | Open Subtitles | هل هي زوجتي - لا يا سيدي, إنه ابنك بالنسب - |
| - Karım. - Çok memnun oldum Bay Yakimoto. | Open Subtitles | زوجتي سعيد جدا للقائك مستر ياكيموتو |
| - Karım programınızı dinliyor. | Open Subtitles | حسنا لأن زوجتي تستمع إلى البرنامج |
| - Karım porno işinde Sayın Yargıç. | Open Subtitles | زوجتي تعمل في مجال الأفلام الإباحية. |
| - Evet, öyle. - Karım tatildeydi. | Open Subtitles | نعم , هذا صحيح زوجتي كانت في أجازة |
| - Karım veya çocuğum yok, efendim. | Open Subtitles | ليس لدي زوجة شابة وأولاد ماذا لديك؟ |