"açıklamaz" - Translation from Turkish to Arabic

    • يفسر
        
    • يفسّر
        
    • تفسر
        
    • يكشف
        
    • يُفسر
        
    • لايفسر
        
    • تفسّر
        
    • يبوح
        
    Bu, Luthorlar'dan nefret edişini açıklar ama bu davayı almamasını açıklamaz. Open Subtitles هذا يفسر سبب كرهه لآل لوثر ولكنه لايفسر سبب رفضه القضية
    Evet, peki bu diğer kızı neden kimsenin arayıp sormadığını da açıklamaz mı? Open Subtitles نعم، ألن يفسر هذا لماذا لم يأت اى شخص بخصوص الفتاة الاخرى ؟
    Fakat bu prensip, hiç görmemiş olsak bile, sonsuz sayıda şeyi hayalimizde nasıl canlandırdığımızı açıklamaz. TED لكن هذا المبدأ لا يفسر الأشياء اللامتناهية العدد التي نستطيع أن نستحضرها في خيالنا دون رؤيتها حتى.
    Bu metro istasyonunda olanları ve yaratıkları açıklamaz. Open Subtitles كيف يفسّر ذلك محطات النفق المحصّنة أو هذه المخلوقات الداعرة؟
    Kızarıklığı ve kas ağrısını açıklar ama nöbetleri ve kanamayı açıklamaz. Open Subtitles تفسر الطفح الجلدي و الألم بالعضلات لكن لا تفسر النزيف أو النوبات
    Bir sihirbaz hiçbir zaman numarasını açıklamaz. Open Subtitles الساحر لا يكشف أسراره أبداً, ماعدا ريفيلو العظيم
    Evet, ama bu neden polislere değil de sana geldiğini açıklamaz! Open Subtitles أجل، لكن ذلك لا يُفسر لماذا هي تذهب إليك وليس الشرطة!
    Her neyse bu arı saldırısını ya da gaz şirketinin adamının başına geleni açıklamaz. Open Subtitles عل أي حال , هذا لا يفسر لدغات النحل أو عمل شركة الغاز
    Bu tırmık izlerindeki tırnak cilasını açıklar, ama oksitlenmiş demiri açıklamaz. Open Subtitles حسناً , هذا سيفير أثر طلاء الأظافر في الخدوش و لا يفسر أكسيد الحديد
    KITT'in neden iptal emri verildikten sonra füzeleri ateşlediğini hala açıklamaz. Open Subtitles ما زال هذا لا يفسر السبب وراء إطلاق كيت للصواريخ بعد أن أعطى أمر وقف إطلاق النار
    Tamam, ama bu dolapta ne için saklandığını açıklamaz. Open Subtitles حسناً، هذا لا يفسر سبب اختبائه في خزانتكِ
    Bu neden hala çoraplarını toplamadığını açıklamaz. Open Subtitles كل هذا لا يفسر إلقائك بجواربك بعدما تخلعها؟
    Şu an annem için burada olabilirsin ama bu geçen 14 yılı açıklamaz. Open Subtitles ربما أنت هنا بسبب والدتي لكن هذا لا يفسر غيابك 14 عاماً
    Eklemlerdeki iltihap 50 li yaşların sonunda olduğunu gösterir, fakat sağlığının bu derece bozulmasını açıklamaz. Open Subtitles يضعه فى اواخر الخمسينات لكن هذا لا يفسر هذه الدرجة من الانهيار
    Ne yaptığını bildiğini varsaysak da, bu benim neden köylü bir aptala benzediğimi açıklamaz. Open Subtitles دعنا نفترض أنك تعلم ماذا تفعل ولكن هذا لا يفسر لماذا أبدو كفلاح غبي
    Omurilik tümörü karaciğeri ya da akciğeri açıklamaz. Open Subtitles لا يفسّر الورم الفقريّ الرئتين ولا الكبد
    Açıklayabilir, ama onların saldığı şeyin nasıl arabalarının kapılarını söküp hepsini öldürebildiğini açıklamaz. Open Subtitles هذا ممكن، لكنه لن يفسّر كيف تمكّن .ما حرروه من اقتلاع باب سيارتهم وقتلهم جميعاً
    Ayrıca spazmik kas kasılmalarını açıklamaz. Open Subtitles علاوةً على أنّه لا يفسّر التقلصات العضليّة المتقطّعة لديه
    Fakat bunların hiçbiri klonların sana neden düşman olduğunu açıklamaz. Open Subtitles لكن ولا واحد من هاتين الحادثتين تفسر لماذا أنقلب عليك مستنسخينك
    - Lemon Breeland bir gazeteci kaynaklarını asla açıklamaz. Open Subtitles هينري" وخليلته للمدونة" - "ليمون بريلاند" - تعلمين أن الصحفي لا يكشف عن مصادره
    Sihirli baş yaramı açıklamaz. Open Subtitles لا يُفسر تصور الجرح في الرأسَ.
    Tyson'ı nasıl iyileştirdiğini açıklamaz. Open Subtitles حسناً هذا لايفسر كيف تمكن من معالجة تايسون
    Örümcek ısırığı örümcek hastayı gerçekten ısırmadıysa hiçbir şeyi açıklamaz. Open Subtitles عضّة العنكبوت لا تفسّر أيّ شيء ما لم تكن المريضةُ قد تعرّضت لعضّة عنكبوت
    İyi bir sihirbaz asla sırlarını açıklamaz. Open Subtitles الساحر الشاطر لا يبوح بأسراره أبدا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more