"açlığını" - Translation from Turkish to Arabic

    • الجوع
        
    • جوعك
        
    • جوع
        
    • جوعه
        
    • جوعهم
        
    Günde 7,5 litre su iç, açlığını bastırır. Open Subtitles إثنين غالون من الماء في اليوم , تساعد مع الجوع
    Kemikler ve tüylerden oluşan bir yemek açlığını dindirmeye yetmiyor. Open Subtitles التفكير في العظام والريش دلاله على الجوع
    Güce olan açlığını tatmin için bütün insanları yok edeceksin. Open Subtitles لقد دمرت شعوب بأكملها لإشباع جوعك للقوه.
    İradenle açlığını kontrol etmek zorundasın. Open Subtitles اقصد قوة الارادة يجب ان تجعلك تسيطرين على جوعك
    Bo'nun açlığını bastırabilecek yeni ilaçlar üzerinde çalışıyorum. Open Subtitles حسنا.. أنا أعمل على بعض الحقن لكبح جوع بو
    Seyircilerin hikayene olan açlığını hafife alamazsın. Open Subtitles لا يمكنك أن تقلل من جوع المتابعين لمعرفة قصتك
    açlığını nerdeyse unutmuştu Büyük vadiye ulaşması gerektiğini de unutmuştu. Open Subtitles دون ان يفكر او يلاحظ جوعه ونسى بأنه يجب أن يصل الى الوادى العظيم
    Bu mavi balina bitmek bilmeyen açlığını gidermek için hala yiyecek arayışında. Open Subtitles هذا الحوت الأزرق لا يزال يبحث عن وجبة لإشباع جوعه العملاقِ.
    Mideni doldurmaz ama açlığını unutturur. Open Subtitles لن تملئ معدتك ولكن ولكنها ستُنسيكي إحساس الجوع
    Balık açlığını düşünür, balıkçıyı değil. Open Subtitles السمكة تُفكّر في الجوع, لا في الصيّاد
    Yoksa sana verdiğim darbe açlığını gidermeye kafi mi? Open Subtitles ... أو ضربة بلدي كانت كافية الجوع الخاص بك.
    Bu adalet açlığını sonlandırmak için savaşıyoruz. Open Subtitles وتشجعنا لننهي هذا الجوع من أجل العدالة
    Bisküviyi istemedin çünkü açlığını gidermiştin. Open Subtitles أنت لا تريد البسكويت لأنك أرضيت جوعك.
    açlığını bastırmak için, bir prensesi silip süpürmen gerek. Open Subtitles لتسد جوعك عليك إلتهام الأميرة.
    Okur, açlığını unutursun. Open Subtitles أقرئه وسوف تنسى جوعك
    Calthrop'un açlığını dindirememeye başladığımızda gizlilik yemini etmiş en sadık askerlerim beni ormana zincirlediler. Open Subtitles وبمجرد جوع "كالثيروب" لا يمكن إيقافه. كان لي اخلص الرجال اقسموا علي السرية
    Yamuk pençeli, köpek yüzlü ve açlığını haykıran. Open Subtitles "بمخالب حادة ووجه كالكلب ويصرخ في جوع أعرج.."
    Kralın açlığını giderecek kadar değil. Open Subtitles ليس كفاياً لأشباع جوع الملك
    Hala insanlara olan açlığını kontrol etmeye çalışıyor. Open Subtitles مازال يحاول التحكم في جوعه و رغبته فيك
    Soğuk ısırığı yaralarını kapatmış ama açlığını bastırmamış. Open Subtitles لكن الصقيع تغلب على ألمه لكن ليس جوعه.
    Haydi kardinal, çocuğun bu açlığını giderelim mi? Open Subtitles يا كاردينال دعنا نغذي جوعه
    Halkı Yahudilere karşı öfkelendirirsek, karınlarının açlığını unuturlar. Open Subtitles ماذا؟ للتنفيس عن غضب الناس العنف ضدّ اليهود قد يجعل الناس ينسون جوعهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more