UE: paraşüt. Aslında paraşütü yere--çarpmadan-- saniyeler öncesinde açmamız gerekiyor. | TED | المظلة ، علينا أن نفتح المظلة فقط قبل لحظات من ، لأقول ، الإستطدام |
Görüntülemelerde izine rastlamadık o yüzden beynini açmamız gerekiyor. | Open Subtitles | لم نجد له أثراً في الصّور لدينا لذا يلزمنا أن نفتح جمجمتك |
Suçüstü yakalanmadan önce bu iletişim kubbesinin kapısını hemen açmamız ve şifreleme modülünü ele geçirmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | ولابد ان نفتح هذا الباب سريعا وتأخذ جهاز التشفير قبل ان يتم اكتشافنا |
açmamız gerek. | Open Subtitles | علينا أن نفتحها |
Eğer Guerrero'yu kurtarmak istiyorsak o çantayı açmamız gerek. | Open Subtitles | الخاصه بي لم تنتهي بعد نحن بحاجة لفتح هذه الحقيبة |
Kasayı birlikte açmamız gerektiği için iki anahtar var. | Open Subtitles | السبب في وجود مفتاحين هو اننا اننا لا نستطيع فتحه الا مع بعض |
Noel'i erken kutladığımıza göre bütün hediyeleri açmamız gerek diye düşünüyorum. | Open Subtitles | بما اننا نحتفل بالكريسماس مبكرا، اعتقد انه ينبغي ان نفتح كل الهدايا. |
Tetikleyici reaktör olmadan solucan deliği açmamız mümkün değil. | Open Subtitles | مِنْ دون مفاعل التشغيل، محالٌ علينا أنْ نفتح ثقباً دوديّاً. |
İçini açmamız gerek. Uzman olan sensin. | Open Subtitles | يجب علينا أن نفتح بطنه أنتِ الأكثر تأهيلاً |
Tek istediğim Janus dosyalarını tekrar açmamız. | Open Subtitles | كل ما اسأله اننا نفتح ملفات جانوس |
Uçabilmemiz için yük bölmesinin kapılarını açmamız gerekmiyor mu? | Open Subtitles | -الا يجب علينا اولا ان نفتح ابواب ممر الشحن قبل ان نحلق خارجا بالسفينه. |
Geri adım atmıyorum ama bu işi yapacaksak gözümüzü dört açmamız lazım. | Open Subtitles | أنا لا أتراجع , لكن... إذا قمنا بهذا , يجب ان نفتح عيوننا... |
Bunu açmamız gerekiyordu. | Open Subtitles | مكتوب لنا أن نفتح هذا، أليس كذلك؟ |
Hastayı açmamız gerek. | Open Subtitles | يجب علينا أن نفتحها |
Hemen açmamız gerek. | Open Subtitles | سنحتاج أن نفتحها |
- Hemen açmamız gerek. - Hayır, hayır, hayır. | Open Subtitles | علينا أن نفتحها - لا , لا , لا , لا . |
Eğer yangın yayılırsa, çıkışları açmamız gerek yoksa hepimiz ölürüz. | Open Subtitles | فسنضطر لفتح الأبواب، وإلا سنموت جميعاً |
Dükkanı açmamız için bize 25.000 gerekçe verdi. | Open Subtitles | أعطتنا للتوّ 25ألف سبب لفتح متجر. |
Üzgünüm, ama çantanızı açmamız lazım. | Open Subtitles | أنا آسف، لكنّي سأحتاج لفتح حقيبتكِ. |
- Muhtemelen kesip açmamız gerekir. | Open Subtitles | ولكن لم نستطع فتحه أعتقد يجب ان نكسره |
Bu bizim kapıyı açmamız için başka bir tuzak olabilir! | Open Subtitles | ربما يكون فخا اخر لنفتح هذا الباب |
açmamız gereken bir kapak var. Haydi! | Open Subtitles | .لدينا ختم شاق هيًا |
Bir şey daha var efendim Kızıl Şelale Katili dosyasını yeniden açmamız gerekecek. | Open Subtitles | ياسيدي... يجب أن نعيد فتح قضية القاتل الأحمر. |
Yoksa o kapıyı açmamız gerekecek ki bu da muhtemelen ikimizin de sonu olur. | Open Subtitles | او سيتوجب علينا فتح ذلك الباب و التي على الأغلب ستكون نهاية كلينا |