Çok ağırdı, efendim. Kutuyu merdivenden aşağı indirmeleri için üç kişi gerekti. | Open Subtitles | كان ثقيلاً جداً, كان من الضروري احضار ثلاثة رجال لإنزاله |
Bazıları nispeten ağırdı. | Open Subtitles | بعضهم كان ثقيلاً بشكل لا يُصدق، و البعض كان لا يملك أيّة وزنٍ على الإطلاق. |
Planör haddinden fazla ağırdı ve denge unsuru diye bir şey kalmamıştı. | Open Subtitles | حمل ثقيل رتبه مميزه لينطلق الجميع إلى جهنّم |
Onun diş çuvalını taşımak zorundaydım, onun için çok fazla ağırdı. | Open Subtitles | كان على حمل حقيبة الأسنان كان ثقيل جداً عليها |
Kalkanı ağırdı, dengesini bozuyordu. | Open Subtitles | درعه كان ثقيلا بحاجة إلى التحرر |
Bu ben boşaltmadan önce çok daha ağırdı. | Open Subtitles | حسناً , هذه كانت أثقل بكثير قبل أن نفرغها |
249. Parça çok ağırdı. | Open Subtitles | تلك القطعة 249 كانت ثقيله جداً. |
Bavul çok ağırdı ve ağırlığı hakkında bir kaç kez yorumda bulundu. | Open Subtitles | كانت ثقيلة جدا وقد علّق على ثقلها عدة مرات |
- Zırhlı askerleriniz taşınmayacak kadar ağırdı. | Open Subtitles | دروع جنودكم ثقيلٌ حملها. |
Uydular hakkında hiçbir şey bilmiyorum ama bu ağırdı | Open Subtitles | لا أعرف أي شيء عن أشكالها .. لكنه كان ثقيلاً |
Kelle o kadar ağırdı ki, ilk seferinde düştü. | Open Subtitles | حسنٌ، لقد كان هذا الشيء ثقيلاً للغاية لدرجة أنه سقط في المرة الأولىّ |
Sağ olun Lordum. Epey ağırdı. | Open Subtitles | شكراً ، مولاي كان ثقيلاً قليلاً |
Sağ olun Lordum. Epey ağırdı. | Open Subtitles | شكراً ، مولاي كان ثقيلاً قليلاً |
Kaldıramadım, çok ağırdı. | Open Subtitles | ولم أستطع رفعه فقد كان ثقيل جدا |
O saç spreyi maketi baya ağırdı. Ağır mı? | Open Subtitles | .لقد كان مجسم بخاخ الشعر ثقيل الوزن - ثقيل الوزن؟ |
Faşistin aşınmış kemeri çok ağırdı. | Open Subtitles | الفاشي لَبسَ حزام بالي ثقيل |
Çok ağırdı. | Open Subtitles | لكنه كان ثقيلا جدا |
Kalkanı ağırdı. | Open Subtitles | درعه كان ثقيلا. |
Çok ağırdı..boğuluyordum | Open Subtitles | لقد كان ثقيلا و كنت اغرق |
Taş bloklar, onları taşıyan çocuklardan daha ağırdı ve çocuklar onları sopalardan, halatlardan ve yırtık kumaşlardan elle yapılmış düzenekleri boyunlarına asmışlardı. | TED | الألواح الصخرية الكبيرة كانت أثقل من الأطفال الذين يحملونها، و يرفعها الأطفال من رؤوسهم باستخدام تلك الحمّالات المصنوعة يدوياً من العصي و الحبال و القماش الممزق. |
Çok ağırdı ve doktorum demişti ki... | Open Subtitles | إنها ثقيله جداً ...و طبيبي يقول |
Neyse, bronzlama işlemi çok ağırdı, ve çatladı-- başarısız oldu diyelim. | Open Subtitles | على أية حال، العملية البرونزية كانت ثقيلة جدا وحصلت بعض التصدّعات, لنقل أن العملية كانت فاشلة |
- Zırhlı askerleriniz taşınmayacak kadar ağırdı. | Open Subtitles | دروع جنودكم ثقيلٌ حملها. |