"ağaçlarına" - Translation from Turkish to Arabic

    • أشجار
        
    • بساتين
        
    • وأشجار
        
    Bir çalışma gereği öğrenciler bir dakika boyunca 6 metre boyundaki okaliptus ağaçlarına baktı. TED إحدى الدراسات تطلب من الطلاب النظرعالياً إلى أشجار الكينا التي طولها 200 قدم لدقيقة واحدة.
    Şu selvi ağaçlarına bak. Ne güzeller. Hepsi eşsiz. Open Subtitles أنظري إلى أشجار السرو إنها جميلة، إنها فريدة جدا
    Ama Noel ağaçlarına gelince, onları geçen seneye kadar severdim... Open Subtitles لكن أشجار الكرسمس كنت أحبها، حتىالسنةالماضية..
    Böyle giderse, ceviz ağaçlarına doğru yol almak zorunda kalacaklar. Open Subtitles إن لم يتغير شيء يجب عليهم أن ينقضّوا على بساتين الجوز
    Grup şimdilerde gelişmekte, kıymetli ceviz ağaçlarına hakim bir şeklide. Open Subtitles المجموعة الآن تزدهر ويمتلكون بساتين الجوز بأكملها بدون تحدٍ
    Şu böğürtlenlere, zeytin ağaçlarına ve vahşi biberiyelere bak! Open Subtitles أنظري إلى تلك الأشواك الضخمة وأشجار الزيتون والأكاليل البرية
    ilerideki meyve ağaçlarına dağın içinden geçen bir kısa yol ve yarasaları tuzağa düşürmek için harika bir yer. Open Subtitles طريق مُختصر عبر الجِبال الى ما بعد أشجار الفاكهة .ومكان ٌ مِثالي لصيد الخفافيش
    Onu babam dikmişti. Ama meyve ağaçlarına sert davranmalı uzun süre bırakmamalısın. Open Subtitles والدي قام بزراعتها لكن عليكِ أن تكوني صارمة مع أشجار الفواكه
    Limon ağaçlarına konuşarak bitiririm.. Open Subtitles وانتهى بي المطاف مُتحدثاً إلى أشجار الليمون.
    Palmiye ağaçlarına bakın mesela. Open Subtitles الخضرة غير معقولة , خذي أشجار النخيل كمثال
    Bu adamlar akasya ağaçlarına takıldılar. Open Subtitles هؤلاء الرجال سحبوا خلال أشجار الشوك
    Çam ağaçlarına, meşe ağaçlarına, sedir ağaçlarına, söğütlere... Open Subtitles تسلقت أشجار الصنوبر أشجار البلوط,أشجار التين أشجار قيقبِ , ، أشجار بتولا , أشجار صفصافِ...
    Çam ağaçlarına, meşe ağaçlarına, sedir ağaçlarına, söğütlere... Open Subtitles تسلقت أشجار الصنوبر أشجار البلوط,أشجار التين أشجار قيقبِ , ، أشجار بتولا , أشجار صفصافِ...
    Kavşaklarda bir seferde iki, üç kişiyi söğüt ağaçlarına asarak ateşe verir asılanları çözmeye cesaret edecek kişilere bir ders vermek isterlerdi. Open Subtitles ،كان سيعلقونهم على أشجار الصفصاف فى مفترق الـطرق ،إثنان أو ثلاثة فى كل مرة ، ويشعلون النيران بهم ،لايجرؤ شخص على المـجيء وحل وثاقهم وإنزالهم
    Şimdi de Grace'in Hindistan cevizi ağaçlarına yaklaşmasına mı izin vermeyeceksin? Open Subtitles لهذا من الآن لن تدع (جريس) تقف بالقرب من أشجار جوز الهند؟
    Scar ve tayfası ceviz ağaçlarına erişim noktasında. Open Subtitles أصبحت بساتين الجوز في متناول يد سكار) وحشده)
    Eski tanrılarına ve meşe ağaçlarına dua ettin mi? Open Subtitles وقمتِ بتقديم الصلوات إلى آلهتكِ القديمة وأشجار البلوط
    Eski tanrılarına ve meşe ağaçlarına dua ettin mi? Open Subtitles وقمتِ بتقديم الصلوات إلى آلهتكِ القديمة وأشجار البلوط؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more