"aşıktım" - Translation from Turkish to Arabic

    • مغرمة
        
    • أحببته
        
    • أحببتها
        
    • أحببتك
        
    • عاشق
        
    • في الحب
        
    • مغرم
        
    • مغرماً
        
    • واقعة
        
    • احببته
        
    • عاشقا
        
    • أعشقها
        
    • وقعتُ في حبكِ
        
    • واقعاً في
        
    • ‎ أحببت
        
    Kendime ne kadar yalan söylersem söyleyeyim sana her zaman aşıktım. Open Subtitles يمكنني أن أكذب على نفسي بالقدر الذي أريده لكن لطالما كنت مغرمة بك
    Ama bir zamanlar o adama çok aşıktım. Evet. Open Subtitles لكن ثمة وقت أحببته بكلّ جوارحي
    İyi bir kadındı . Ona aşıktım Cosette. Open Subtitles كانت إمرأة صالحة لقد أحببتها يا كوزيت
    Her zaman aşıktım ve hep olacağım. Open Subtitles لطالما أحببتك وسأبقى دائما أحبك
    Bir zamanlar insanken birine aşıktım. Open Subtitles أنا كنت عاشق سابقًا عندما كنت إنسانًا
    John zeki, nazik, şefkatli biriydi ve ben de ona aşıktım! Open Subtitles جون كان بارعا، لطفاء، رحيم رجل، ولقد وقعت في الحب معه.
    Beni bir ödülmüşüm gibi duvara astın. Bense sana aşıktım. Open Subtitles تركتنى بالحائط كالغنيمه وكنت مغرم بكِ
    Keşke temiz enerjili bir robot yapsaydım ama hem çok yorgundum hem de aşıktım. Open Subtitles لو أنني بذلت مزيداً من الجهد ...لتطوير آلي غير ضار بالبيئة لكنني كنت منهكاً و مغرماً
    Hiçbir zaman sahip olamayacağım bir adama aşıktım. Open Subtitles أنا كنت مغرمة برجل لا يمكنني الحصول عليه
    San o kadar aşıktım ki, ne pahasına olursa olsun seninle olmak istedim. Open Subtitles كنت مغرمة بكِ حقًا وأردت أن أكون معكِ، مهما كلفني ذلك
    Sana aşıktım, tek mazaretim bu. Open Subtitles وكنت مغرمة بك , هذا عذري الوحيد
    Ben Westley' e aşığım. Her zaman aşıktım. Open Subtitles دائما ما أحببته أعلم الآن..
    Ama ona aşıktım. Open Subtitles ولكني أحببته على أي حال
    Bir zamanlar ona aşıktım. Open Subtitles لقد أحببته في وقت من الأوقات
    Ona aşıktım, evet. Fakat O'nu öldürmedim. Open Subtitles لقد أحببتها ، نعم ولكنني لم أقتلها
    Ona aşıktım... herşeyden fazla. Open Subtitles أحببتها أكثر من أى شىء
    Sana aşıktım ben, ama sen yüzüme bile bakmadın. Open Subtitles لقد أحببتك, ولم تكوني لتنظري إليّ حتى.
    İnanılmaz derecede aşıktım, ve o da inanılmaz derecede bir bebek istiyordu. Open Subtitles كنت عاشق كبير وقد كانت ملحة على مولود
    Sana öyle aşıktım ki, evlenmek istiyordum. Open Subtitles كنتُ منغمساً في الحب جداً و أردتُ أن أتزوجكِ
    Şey, ben bir erkeğe aşıktım. Open Subtitles أنا كنت مغرم برجل
    Uzun yıllar ona aşıktım. Open Subtitles لقد كنت مغرماً بها لسنوات
    Ona aşıktım bir dolu çılgın fikir. Open Subtitles ،كنت واقعة في الحب معه تملئني أفكار مجنونة
    - Evet, evet aşıktım. Open Subtitles -نعم, لقد احببته.
    Ben de bir zamanlar Sara adında bir kadına aşıktım. Open Subtitles لقد كنت عاشقا عندما كنت بمثل عمرك بإمرأة تدعى ساره
    Evet, aşıktım. Open Subtitles -أجل، كنتُ أعشقها
    Benim sorunum sensin. Sana hep aşıktım ama bu beni asla mutlu etmedi! Open Subtitles أنتِ مشكلتي الجديّة, ولطالما وقعتُ في حبكِ
    Gençtim, âşıktım ve tamamen aptaldım. Open Subtitles لقد كنت شاباً واقعاً في الحب، ومغفل للغاية.
    Bir sene geçtiğini biliyorum ama Sam'e deli gibi aşıktım. Böyle işte. Onu düşünmeyi bırak demiyorum. Open Subtitles أعرف أنه مر عام على هذا الأمر ولكنني أحببت "سام" كثير

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more