"abuddin'de" - Translation from Turkish to Arabic

    • في عبودين
        
    Ama bu sabahtan itibaren Abuddin'de düşmanın kalmadı. Open Subtitles لكن من هذا الصباح لا توجد معارضة في عبودين
    Abuddin'de olup bitenler bizim baskı kurmamızı daha da önemli hale getiriyor. Open Subtitles ما يجري في (عبودين) يجعل الأمر أكثر أهمية بالنسبة لنا لنزيد الضغط
    Abuddin'de rejim değişikliği için çok taraflı bir çabada yer aldığımı söylesem? Open Subtitles ماذا لو أخبرتك أنني جزء من جهود متعددة الأطراف لإحداث تغيير نظام في (عبودين)؟
    Abuddin'de elimdeki kanı yıkayacak kadar yağmur yok. Open Subtitles ولا يوجد في (عبودين) مطر كافي لـغسل الدماء التي على يدي
    Öyle ya da böyle, Abuddin'de bir darbe olacaktı. Open Subtitles بشكل أو بآخر، ثمّة انقلاب وشيك في (عبودين)
    Doğru hamle yaparsak, Amerikalı'nın Abuddin'de yetkiyi ele geçirmesi gerçek olamayacak kadar iyi bir fırsat olabilir. Open Subtitles حقيقة استيلاء (أمريكا) على السلطة في (عبودين) فرصة تكاد لا تصدّق لو انتهزناها بشكل صحيح
    Doğru hamle yaparsak, Amerikalı'nın Abuddin'de yetkiyi ele geçirmesi gerçek olamayacak kadar iyi bir fırsat olabilir. Open Subtitles (إيكسلي) (أمريكا) تستولي على السلطة في (عبودين) إنها فرصة تكاد لا تُصدق لو انتهزناها كما ينبغي
    Sen Abuddin'de sadece babanın balayı süresince kaldın. Open Subtitles لأن صادف وجودك في (عبودين) شهر عسل والدك.
    O da seninle benim kadar biliyor ki Halifelik şu noktada Abuddin'de demokrasiye asla izin vermez. Open Subtitles هي تعلم جيدا كما يعلم كلانا أنه عند هذه النقطة لن يسمح جيش الخلافة بالديمقراطية في (عبودين)
    "Abuddin'de demokrasi istiyorum. Ama ben başta olamam. Open Subtitles أريد الديمقراطية في (عبودين) لكن لا يمكن أن أكون أنا
    Abuddin'de işler çirkinleşmek üzere. Open Subtitles لكن الأمور على وشك أن تصبح مزعجة في (عبودين)
    Burada, Abuddin'de kalmayı düşünüyorum. Open Subtitles أنا أفكر في البقاء هنا. في (عبودين)
    Abuddin'de mahkemeye çıkman gerekiyor. Open Subtitles يجب أن تحضر للمحكمة في (عبودين)
    Abuddin'de barış özlemiyle yanıp tuutşsak da Abuddin'in birliğini korumak için gereken her türlü kuvveti kullanmaktan çekinmeyiz. Open Subtitles على الرغم أننا نسعى جاهدين (لإحلال السلم في (عبودين نحن غير خائفين لاستخدام أيّ قوة ضرورية مهما كانت لإبقاء (عبودين) متحدة
    Tıpkı Abuddin'de işe yarayacağı gibi. Open Subtitles (كما كان يعمل تماما في (عبودين
    Abuddin'de mahkemeye çıkman gerekiyor. Open Subtitles يجب أن تحضر إلى المحكمة في (عبودين)
    Bugün Abuddin'de adalet günü. Open Subtitles "العدالة على وشك التحقق في (عبودين)"
    Abuddin'de misin sen? Open Subtitles هل أنت في (عبودين)؟
    Abuddin'de mi? Open Subtitles في عبودين ؟
    Abuddin'de. Open Subtitles في عبودين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more