"acımıyor" - Translation from Turkish to Arabic

    • تؤلم
        
    • يؤلم
        
    • تؤلمني
        
    • يؤلمني
        
    • تؤلمك
        
    • لا يُؤلم
        
    • تتألمينَ
        
    • أشعر بالألم
        
    Göz yaşların sel olmuş, hala "acımıyor" mu diyorsun? Open Subtitles الدموع تنهمر ومازلتي تقولين أنها لا تؤلم
    acımıyor. Buz bile koymadım. Open Subtitles إنها لا تؤلم حتى أنني لم أضع عليها ثلجاً
    Genelde acımıyor, çünkü sırtımın ortasından aşağısını hissedemiyorum. Open Subtitles بالعاده لا يؤلم لاني لا استطيع الاحساس بأي شيئ اسفل ظهري
    acımıyor bile. Tam aksine gıdıklanıyor. Open Subtitles لا تؤلمني حتى إنها تدغدغني في الواقع
    Söz veriyorum. Ve yüzümü de dert etmeyin. Çok acımıyor. Open Subtitles .وما من مشكلة بشأن وجهي .فهو لا يؤلمني كثيرا
    Ya acımıyor ya da acımıyor dersem hastaneden erken çıkarım sanıyorsun. Open Subtitles ألا تؤلمك حقاً أم رأيت أنه إن قلت لا ستخرج من المستشفى أسرع؟
    Unutun bunu O kadar acımıyor! Open Subtitles لا يمكن انها لا تؤلم الى هذا الحد
    Boş versene. O kadar da acımıyor. Open Subtitles لا يمكن انها لا تؤلم الى هذا الحد
    Gerçekten acımıyor bile ben de onu yaraladım Open Subtitles -لقد أصابك في قدمك -انها لا تؤلم حقا , أشبه بلدغة نحلة
    Sorun değil. O kadar acımıyor. Open Subtitles لا بأس إنها لا تؤلم لهذه الدرجة
    Artık acımıyor. Open Subtitles إنها لم تعد تؤلم بعد الآن
    Artık acımıyor. Open Subtitles لا تؤلم بعد الآن
    acımıyor aslında. Open Subtitles ـ إنه لا يؤلم على الرغم من ذلك ـ حسنا، وقت نومك
    Bu hapları alırsam, acımıyor. Open Subtitles انه لن يؤلم اذا قمت بأخذ الادوية بطاقة الاحوال :
    Acıtıyor di mi? - Yoo acımıyor ki Open Subtitles لا , إنه لا يؤلم إنني لا أشعر بحلمتي اليسرى
    Ve çok da acımıyor. Çünkü benim değil. Open Subtitles و هي لا تؤلمني كثيراً لأنها ليست ملكي
    Hayır, artık acımıyor. Open Subtitles {\1cH444444\3cHFFFFFF}كلا ، لم تعد تؤلمني بعد الآن
    Baba, artık canım acımıyor. Open Subtitles يا أبي، لم تعد الإصابة تؤلمني.
    Sürdüğün şey iyi geldi. acımıyor artık. Open Subtitles العلاج الذي قدمته لي, أعتقد بأنه مناسب لم يعد الجرح يؤلمني بعد الآن.
    acımıyor mu? Arkadaşlar arasında olur böyle şeyler. Sadece kalbim acıyor. Open Subtitles يمكن أن يحدث بين الأصدقاء، ولكن قلبي يؤلمني
    Her zaman çığlık atıyorsun! Boğazın acımıyor mu? Open Subtitles أنتِ دائماً تصرخين ألا تؤلمك حنجرتك ؟
    - Pardon. - Hayır, ziyanı yok. acımıyor. Open Subtitles معذرة - لا بأس , إنه لا يُؤلم -
    Artık acımıyor mu? Open Subtitles ألا تتألمينَ بعد الآن؟
    Hayır, acımıyor. Yani acımalıydı, değil mi? Open Subtitles كلاّ , لم أشعر بالألم أعني , كان ليؤلمني , أليس كذلك ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more