Bu mahkemede bulunmamanız gerekiyor, ...dahası Adalet Bakanlığını sevmem, ...bu nedenle lütfen oturun ve bölmeye son verin. | Open Subtitles | أنت لا شأن لك في هذه المحكمة كما أنني لا أحب وزارة العدل لذلك فاجلس وكفَّ عن المقاطعة |
Eğer Adalet Bakanlığını buna bulaştırırsan seni emniyeti suistimalden köşeye sıkıştırırım. | Open Subtitles | لو أشركت وزارة العدل في هذا .. سأنهار عليك متهماً إياك بإساءة استخدام السلطة |
Adalet Bakanlığını elimden geldiğince zorluyorum. | Open Subtitles | أن أضغط على وزارة العدل بأقصى ما أستطيع |
Laugesen da Hox'a Adalet Bakanlığını vaat etmişti. | Open Subtitles | هوكس كان موعود بوزارة العدل حتى اعطانا اياها لاغسن |
Adalet Bakanlığını aramış ve şimdi de ABD Barosu beni arıyor. | Open Subtitles | حسنٌ، إتصل بوزارة العدل والآن المدّعي إتصل بي، |
Carrie bana Adalet Bakanlığını bağla. | Open Subtitles | كاري أريد الإتصال بوزارة العدل |
- Adalet Bakanlığını duymazdan gelip Bay Vega'yı dinleseydim 2 milyon doları ödeseydim, oğullarım hayatta olurdu. | Open Subtitles | ( لوفاة ولديك ( ماثيو ) و ( راين ( لو تجاهلت وزارة العدل و استمعت لنصيحة السيد ( فيكا كان بقي ولدي على قيد الحياة الأن |
Marcus'un kampanyası Adalet Bakanlığını kayıp laptopun gizli seçim içeriği hakkında bilgilendirdi. | Open Subtitles | (ديفيد)حملةماركوس وزارة العدل أخبرت أن لابتوب مفقود |
Stone'u tutuklar tutuklamaz Adalet Bakanlığını bilgilendireceğim. | Open Subtitles | سأخطر وزارة العدل في الدقيقة التي سنستعيد فيها (ستون) في حضانتنا |
Adalet Bakanlığını veya Hillary Clinton'ı. | Open Subtitles | ..(وزارة العدل او (هيلاري كلينتون |
- Buyurun, efendim. - Bana Adalet Bakanlığını bağla. | Open Subtitles | نعم يا سيدي - صل بي بوزارة العدل - |
Vogler "hasta kabulü", hasta kabul Adalet Bakanlığını aradı. Bakanlık onu götürdü. | Open Subtitles | اتصل (فوجلر) بهيئة تسجيل المرضى فاتصلوا بوزارة العدل فجاءوا و أخذوه |