| Kabul edilen adaylardan biri kurstan ayrılmış. Sıradaki isim benim. | Open Subtitles | تراجع أحد المرشحين المختارين من الدورة وأنا أليه في الترتيب. |
| Peki ya bu güce sahip bir platform bunu adaylardan birinin destekçilerini arttırmak için kullanırsa? | TED | ماذا لو قررت منصة بذلك النوع من القوة أن تجند الداعمين لأحد المرشحين ضد المرشح الآخر؟ |
| adaylardan bazılarıyla sahneye geldiklerinde son bir söz almaya çalışacağım. | Open Subtitles | سأحاول أن ألتقي ببعض المرشحين عند نزولهم من المنصة |
| Çalıştığın adaylardan... kaç tanesi bekleyip kendisi için en uygun anı kaçırdı? | Open Subtitles | المرشحون الذين عملت معهم كم منهم انتظروا طويلاً وخسروا لحظتهم؟ |
| Bu kapılardan içeri giren en ümit verici adaylardan birinin kariyerini suçunun mahvetmesine izin verme. | Open Subtitles | ولا ندع للذنب مجالاً لتدمير أحد أفضل المتدربين الواعدين الذين رأيتهم في هذا المكان |
| Nispeten iyi adaylardan birkaçı başvurularının ekine, öğrencilerinin değerlendirmelerini koymayı unutmuşlar. | Open Subtitles | عدد قليل من المتقدمين الأفضل نسوا أن يرفقوا صوراً من تقييم طلابهم مع طلباتهم |
| Oylar diğer tüm adaylardan önde olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | إستطلاعات الرأي تظهر أنك متقدم على جميع المرشحين الآخرين |
| Ve şimdi de adaylardan biri olan Başkan Grant'in, ...kendisinin ve First Leydi'nin Amerika'nın kadın savaşçılarına yapmakta olduğu konuşmayı dinliyoruz. | Open Subtitles | وننتقل الآن لأحد المرشحين الرئيس جرانت حيث يزور مع السيدة الأولى |
| Rakip adaylardan bilgi almak için fahişeleri kullandılar. | Open Subtitles | إستخدموا العاهرات لتحصيل المعلومات عن المرشحين المنافسين |
| Özel başarısızlıklarından ötürü gözden düşmüş demokratik adaylardan bıktım. | Open Subtitles | أنا مجرد تعبت من رؤية المرشحين الديمقراطيين الملاعب التي كتبها أخطاء شخصية. |
| Mülakat yaptığım en kötü adaylardan birisin. | Open Subtitles | أنت واحدة من أسوأ المرشحين الذين قابلتهم |
| adaylardan bahsetmiş -- çok iyi bir şekilde -- ancak bilgi yok, takip etme şansı yok, kampanyayla ilgili websiteleri yok, tartışmaların saati ya da kampanya ofislerinin adresi yok. | TED | تستعرض المرشحين ولكن لا تجد اي معلومات لاحقة ولا اي موقع الكتروني للحملة ولا اين وكيف ستقع المناظرة السياسية ولا مواقع مكاتب الحملة |
| Veya şu olsa ne olur; en önemli süper gücün başkanlık seçimlerini haber yapacaksınız ve adaylardan biri ırkçı, seksist ve yabancı düşmanı söylemler yapıyor ve sizden beklenen bunu örtbas etmeniz. | TED | أو ماذا سيحدث إذا طُلب منك أن تنقل الانتخابات الرئاسيّة للقوة العظمى، وأحد المرشحين يعلق بعنصريّة وبتحيز جنسي، وبكراهية للأجانب؟ |
| Rory, bu proje adaylardan belli bir seviyede olgunluk ve sorumluluk göstermelerini bekler. | Open Subtitles | تتعلق بشأن إساءة استعمال أموال التبرعات روري ، إن تمويلنا يتطلب مستوىً معين من النضج والمسؤولية لدى المرشحين روري ، إن تمويلنا يتطلب مستوىً معين من النضج والمسؤولية لدى المرشحين |
| Radyoda Bent'in delegelik için en büyük adaylardan biri olduğunu söylediler. | Open Subtitles | سمعت على الراديو ان بنت من اقوى المرشحين... |
| Neden öyle, adaylardan biriyle aynı soyadı taşıyorsun? | Open Subtitles | اسم أسرتك يشبه اسم أحد المرشحين |
| Komiserlik için seni diğer adaylardan farklı kılmak için... | Open Subtitles | شيءٌ ما يجعلكِ تتميزين عن بقية المرشحين |
| Karşı adaylardan bir çok... olumsuz tavır ve ideoloji gördük, fakat bence önemli olan; | Open Subtitles | نحن نسمع الكثير من السلبية وأيديولوجية القادمة من المرشحين على الجانب الآخر، ولكني أعتقد أنه من المهم في محاولة لاختراق هذا |
| Uluslararası adaylardan bir grup oluşturdular. | Open Subtitles | لقد شكلوا مجموعة من المرشحون الدوليون |
| Ve diğer tüm adaylardan. | Open Subtitles | وعن كافة المتدربين الآخرين |
| Söyle bakalım, seni nitelikli diğer adaylardan farklı kılıp tercih etmemizi sağlayacak şey nedir? | Open Subtitles | أذاً لماذا يجب أن نوظفك على أي من المتقدمين المؤهلين |