| Affınıza sığınarak, komutanım, eğer bu tüneller bizi başka bir şeye yönlendiriyorsa, o şey tam şurada olabilir. | Open Subtitles | مع كامل إحترامي أيها القائد إذا قامت الأنفاق بلفتنا لشيء آخر فإن ذلك الشيء هنا |
| Sayın hakim, Affınıza sığınarak, bunu yapmamanızı rica edeceğim. | Open Subtitles | جلالتك , مع كامل إحتراميِ أنا أَطْلبُ منك عدم عْمَلُ ذلك |
| Miriam, Affınıza sığınarak söylüyorum, bu batıl inançların Kylie'yi nasıl etkileyebileceği yönünde endişelerim var. | Open Subtitles | ميريام, مع كامل احترامي أنا قلِق بشأن تلك الخرافات وتأثيرها على كايلي |
| Affınıza sığınmak. | Open Subtitles | التوسل إليك لطلب العفو |
| Affınıza sığınmak. | Open Subtitles | التوسل إليك لطلب العفو |
| Affınıza sığınıyorum ama herkes kılıç kullanabilir. | Open Subtitles | مع كامل احترامي اي شخص يمكنه ان يمارس السيف |
| Evet ama Affınıza sığınarak söylüyorum efendim, ilk seferde duydum. | Open Subtitles | أجل , لكن مع كامل أحترامي يا سيدي سمعتُكَ من المرة الأوّلى |
| Affınıza sığınarak söylüyorum efendim ama bana bu durumu tüm gerçekliğiyle anlattığınıza emin değilim. | Open Subtitles | مع كامل احترامي، سيّدي، لست متأكد من أنّك أخبرتني بالحقيقة الكاملة حول هذا الوضع. |
| Affınıza sığınarak söylüyorum ki bunun için çok geç. | Open Subtitles | مع كامل احترامي يا سيدتي فقد فات الأوان على ذلك |
| General, Affınıza sığınarak, bu bir teröristle görüşmek değil. | Open Subtitles | جنرال , مع كامل الإحترام ... إنه ليس كأننا سنتفاوض مع الإرهابيون |
| Affınıza sığınıyorum ama Hollis bey, müvekkiliniz geçmişte bu tedavilerin birkaçını bitirmişti. | Open Subtitles | ووضع الميزانيات مع كامل الإحترام سيد هوليز - موكلتك خضعت للعديد من هذه البرامج العلاجية في الماضي |
| Efendim, Affınıza sığınarak... | Open Subtitles | سيدى , مع كامل الإحترام |
| Dona Annalisa, Affınıza sığınarak, bu masada nakit çalışır. | Open Subtitles | أنسه (أناليزا)، مع كامل الأحترام... نحن لا نستخدم إلا المال الذي على الطاولة. |