- O da seninle barışamadı. - Hayır ama beni hiç affetmedi. | Open Subtitles | هو ايضاً لم يكن متوافق معك لا , لكنه لن يغفر لي |
Bize denizin öbür tarafında yapılan kötülüğü hiç affetmedi. | Open Subtitles | لم يغفر للشر الذي حل بنا في الجانب الاخر من المحيط |
Onunla dans etmedim diye, beni affetmedi. | Open Subtitles | إنها لم تغفر لى لأننى لم ارقص معها فى ليلة ما |
Alkolü bıraktı, ama bir can aldığı için kendini asla affetmedi. | Open Subtitles | توقف عن الشرب , ولكن لم يسامح نفسه ابدا لسلبه حياة احدهم |
Soruşturmanın bir parçası olmamı, asla affetmedi. | Open Subtitles | لم يسامحني أبداً على اني كنت جزءاً من التحقيق. |
Neden dolayı affetmedi? | Open Subtitles | تسامحك على ماذا؟ |
Katolik kilisesi Vatikan olayından dolayı... onu hiç affetmedi. | Open Subtitles | الكنيسةالكاثوليكيةلم تسامحه.. بسببحادثالفاتيكان. |
Piç oğlunun beceriksizliğini ortaya çıkarıp işi öğrensin diye sürgüne gönderdiğim için beni hiç affetmedi. | Open Subtitles | انه لن يغفر لي أبدا لأنني حاسبت ابنه النذل باعتباره غير كفء وطرده ليكون درساً له. |
Piç oğlunun beceriksizliğini ortaya çıkarıp işi öğrensin diye sürgüne gönderdiğim için beni hiç affetmedi. | Open Subtitles | انه لن يغفر لي أبدا لأنني حاسبت ابنه النذل باعتباره غير كفء وطرده ليكون درساً له. |
Sadece hissetmiştim. Beni hiç affetmedi. | Open Subtitles | بامكاني الشعور بذلك انه لم يغفر لي مطلقا. |
Jeremy hiç bir zaman annesini terk ettiği için Alistair'i asla affetmedi. | Open Subtitles | جيرمي لم يغفر أبدا لأليستارد تركه والدته |
Tanrıyı ona tercih ettiğim için beni asla affetmedi. | Open Subtitles | لأنه لم يغفر لي تفضيلي الرب عليه |
Babam bunun için beni asla affetmedi. | Open Subtitles | و لهذا السبب أبي لم يغفر لي على ذلك |
Biliyorsun, karım benimkini kaçırdı... ve kendini hiç affetmedi. | Open Subtitles | أتعرف زوجتي تفقد عقلها فى مثل هذه المواقف ولن تغفر لنفسها |
En çok ihtiyaç duyduğu anda onu terk ettiğin için seni hiç affetmedi. | Open Subtitles | لم تغفر لك أبدا لأنك تركتها عندما أحتاجت لك جدا |
Karım... Yanında olmadığım için beni affetmedi. | Open Subtitles | زوجتي، لم تغفر لي أمرَ عدم وجودي هُناك. |
Mulder, bu yüzden kendini asla affetmedi. | Open Subtitles | مولدر " لم يسامح نفسه قط على هذا |
Mulder, bu yüzden kendini asla affetmedi. | Open Subtitles | مولدر " لم يسامح نفسه قط على هذا |
Jack asla kendini affetmedi. | Open Subtitles | لم يسامح جاك نفسه قط |
Babam tanık olduğum için beni asla affetmedi. | Open Subtitles | أبي لم يسامحني قط على أمـر الإدلاء بشهادتي هذا |
Bu babamın kalbini çok kırdı ve bu yüzden beni hiç affetmedi. | Open Subtitles | وفطر ذلك قلب أبي حقاً ولم يسامحني على ذلك حتى الآن |
- Hâlâ seni affetmedi. | Open Subtitles | -أنها تحاول ان تسامحك |
- Seni affetmedi. | Open Subtitles | -لم تسامحك |
Burda paniklemiş bir şekilde oturuyorum çünkü annem babam için işinden ayrıImıştı ve babamı asla ama asla affetmedi. | Open Subtitles | ظللت جالسة مرتعبه لأن أمي تركت عملها من أجل أبي لكنها لم تسامحه مطلقاً |
Diğerleri beni asla affetmedi. | Open Subtitles | الباقين لم يسامحوني وهذه كانت النهاية |