"ait olduğunu" - Translation from Turkish to Arabic

• تنتمي
• أنها تعود
• تنتمين
• أنه ينتمي
• أنها ملك
• تنتمى
• أن مكانك
• ينتمي هذا
• يعود هذا
• أنها ل

Eğer bu sizi mutlu edecekse bunların sana ait olduğunu düşünüyorum.
إذا كان هذا سيجعلك سعيداً اعتقد ان هذه الاغراض تنتمي لك

Önceden polis olduğunu öğrendiğinden beri nereye ait olduğunu öğrenebilmek için çabalıyorsun.
منذ اكتشفت أنك شرطي كنت تكافح في محاولة لمعرفة الى من تنتمي

Ve onun iyi bir hocaya ait olduğunu söyleyeceğim.
سوف أسمح له بارتدائه وأخبره أنها تعود لأستاذ جيد

Ve nasıl tamamen bana ait olduğunu farkediyor ve hemfikir oluyor musun?
وأنت أدركتي وأنت وافقتي كيف تنتمين تماما لي؟

Bir gün uyanıp gerçek bir mülke ait olduğunu düşündü diye varsaymayı seviyorum yani.
أحبّ أن أظن أن إستيقظ يوما وتفطن أنه ينتمي إلى ملكية حقيقية.

Şerif yardımcısı Roger adında gece bekçisi olarak çalışan ve şehrin kuzey yakasında oturan birine ait olduğunu söyledi.
النائب يقول أنها ملك شخص يدعى روجر يعمل كأمن ليلي في الطاحونة في شمال البلدة.

Buraya ait olduğunu bulduğu için geri döndü.
لقد عادت لأنها أكتشفت إنها تنتمى لهنا أيضا

İkimizde, Victor'a ait olduğunu hep biliyorduk.
كلانا يعلم أن مكانك مع فيكتور.

Kim olduğunuzu bilmiyorum ama, bunun kime ait olduğunu biliyorum.
أنا لا أعرف من أنت ولكني أعرف إلي من ينتمي هذا السرج

Ama Linet'in annesi Linet'e inandı ve onu okuluma kaydolması için getirdi ve ben onun bize ait olduğunu biliyordum.
لكن والدة لينيت آمنت بها وأحضرتها للتسجيل في المدرسة، وعلمتُ أنها تنتمي إلينا.

Eskiden, Amazon'un insanlığa ait olduğunu, hatta yerli halkın ilgilendiği gibi ilgilenmeleri gerektiğini söylerdim.
اعتدت القول بأن الأمازون تنتمي للبشرية، وتحتاج البشرية أيضاً لترعاها تماما مثل السكان الأصليين في العالم.

Hırvatları ve Sırpları, tarihlerinde nadir görülen ortak bir alanda birleştiriyor, Lesbor onlara bir grubun sadece kendilerine ait olduğunu sandıkları şarkıların aslında hepsine ait olduğunu anımsatıyor.
البوسنيين, الكرواتيين, الصرب يجدون مساحة محايدة نادرة الوجود ليفخروا بتاريخهم, و ليزبور يذكرنهم بأن الأغاني التي تنسبها مجموعة منهم لأنفسهم فقط هي في الواقع تنتمي لهم جميعا.

Ama hikayeni duyunca senin aslında ringlere ait olduğunu anladım.
لكني أعتقد بعد سماع قصتك أنك تنتمي لتلك الحلبة

DNA analizleri beyaz bir kadına ait olduğunu gösteriyor.
يظهر تحليل الحمض النووي أنها تعود إلى امرأة قوقازية العرق

Bir ödül avcısı. Elinde bir kolye vardı. Arayıcı'ya ait olduğunu söyledi.
نعم سيدي، لصياد الهبات، كان لديه قلادةً ...وقال أنها تعود للساعي، طلب أن أصنع الخريطة

Küçük bir araştırmadan sonra World National Financial'a ait olduğunu bulduk.
بعد التحقق إكتشفنا أنها تعود لمصرف (ورلد ناشيونال فيننشال)

Seni hayatının yarısını mahvetmeyesin nereye ait... olduğunu bile diye itekliyorum...
أفعل ذلك كي لا تضيعي نصف عمرك لا تَعْرفين إلى ما تنتمين

Nereye ait olduğunu bilmiyorum ama burası değil.
لا أعلم إلى أين تنتمين ولكنك لا تنتمين إلى هنا يا فتاة

Fakat, sana o paranın kesinlikle kiliseye ait olduğunu söylesem ?
ولكن ماذا لو عرفت أنه ينتمي إلى الكنيسة؟

- Hayır Baronum. Bunun annesine ait olduğunu söylemişti.
لا يا بارون، قال لي أنها ملك لوالدته

Onun şuradaki adama ait olduğunu düşünüyorum.
أعتقد أنها كانت تنتمى إلى الشخص الذي هناك

Dünyalılar kime ait olduğunu umursamadan bir şeye göz koymazlar mı?
الارضيين لا يمكنهم النظر إلى شيء بدون التساؤل الى من ينتمي هذا الشيء ؟

Bu derinin hangi hayvana ait olduğunu bilmek istiyor musun?
أنت ترغبين أن تعرفي لأي وحش يعود هذا الجلد ؟