"ajandı" - Translation from Turkish to Arabic

    • عميلة
        
    • عميلاً
        
    • عميلا
        
    • جاسوسا
        
    • جاسوساً
        
    • عميلةً
        
    Aslında o kız Seisen akademisine gizli görevle gönderdiğimiz bir ajandı. Open Subtitles في الواقع لقد كانت عميلة اخرى تغلغلت في حرم جامعة سيزن
    Kürklü aşüfte Rus bir çift taraflı ajandı. Open Subtitles العاهرة في الفراء كانت عميلة روسية مزدوجة
    Gizli bir ajandı. Şimdi yaşlı, o yüzden artık Gizli Kral deniliyor. Open Subtitles كان عميلاً سرياً ولكنه هرم الان ولهذا أطلق عليه الملك الخفى
    Eroin işleri büyüktür ve o kıdemli bir ajandı. Open Subtitles عمليات الهيرون كبيرة ، وهو كان عميلاً ذا شأن.
    Sizden önce iki haftadır bizdeydi. Kurban federal bir ajandı. Bizden birisiydi. Open Subtitles مما يجعلنا متقدمين عليكما باسبوعين الضحية كان عميلا فدراليا واحدا من عملائنا
    Buradaki herkes eskiden birer ajandı. Open Subtitles الجميع هنا اعتاد ان يكون جاسوسا
    60'lı yıllarda İngiltere'ye çalışan bir ajandı ve Çin'e ve Fransa'ya. Open Subtitles كان جاسوساً لإنجلترا في الستينات والصين وفرنسا
    Renee için üzgünüm. İyi bir ajandı. Open Subtitles -متأسفٌ حول (رينيه)، لقد كانت عميلةً جيدة
    O çok iyi bir ajandı. Open Subtitles لقد كانت عميلة متميزة يصعب تصديق بأنه لم يكن لديها
    Kötü şeyler yapmaya zorlanmış, iyi bir ajandı. Open Subtitles عميلة جيدة تم إجبارها لفعل بعض الأشياء السيئة
    - Federal ajandı. Open Subtitles كانت عميلة فدرالية، لم تترك لهم خياراً
    O öldüğünde kaçak bir ajandı. Open Subtitles لقد كانت عميلة فاسدة في وقت وفاتها
    Paula Cassidy, geçen yıl Gitmo'dayken, DiNozzo'nun ağzının suyunu akıtan çekici bir ajandı. Open Subtitles بولا كاسيدي) هي عميلة جذابة) حتي سال لعاب (دينوزو) عليها "السنه الماضية عندما كنا في " غيتمو
    İyi bir adam ve iyi bir ajandı. Open Subtitles لقد كان رجلاً صالحاً, عميلاً جيداً
    Bombayı yerleştiren Henry'nin terslediği eski bir ajandı. Open Subtitles الرجل الذي وضع القنبلة كان عميلاً سابقاً الذي أدار له "هنري" ظهره
    - Babam bir ajandı ve büyükbabam da. Open Subtitles والدي كان عميلاً. - و جدي كان ذلك قبل..
    Mükemmel bir ajandı. Open Subtitles كان عميلاً لامعاً
    İlk fiyaskon bir federal ajandı ve kıdemli bir federal kıçında dev bir delik açtı. Open Subtitles إذا أول أدوارك كان عميلا فيدراليا وفيدرالي متمرس مقابل قطعة من مؤخرتك الكبيرة
    Babası Ordu İstihbarat birimimde idi. Çift taraflı ajandı. Open Subtitles عمل والدة معى فى وحدة استخبارات الجيش وكان عميلا مزدوجا
    Gary, Don Wilson işini yaparken ölen bir federal ajandı, tamam mı? Open Subtitles غاري ، دون ولسون كان عميلا فدراليا ولقد مات وهو يؤدي واجبه ، حسنا؟
    Bir zamanlar ajandı. Open Subtitles ولقد اعتاد أن يكون جاسوسا.
    Calvin Lee doğuştan bir ajandı. Open Subtitles "كالفن لي" ولد ليكون جاسوساً.
    Renee için üzgünüm, Larry. İyi bir ajandı. Open Subtitles إني متأسفٌ حول (رينيه)، (لاري) لقد كانت عميلةً جيدة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more